Türkiye, yüzde 8 küçülmeden kurtuldu

IMF Çalışma Raporuna göre Türkiye 2009 krizinde Merkez Bankası önlemleriyle yüzde 4.8 yerine yüzde 6.2, esnek döviz kuruyla desteklenen enflasyon hedeflemeli sistem dolayısıyla da yüzde 8 küçülmekten kurtuldu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA – Krizin sert vurduğu 2009 yılında Türkiye'nin Merkez Bankası önlemleri sayesinde yüzde 6.2, esnek döviz kuruyla desteklenen enflasyon hedeflemeli sistemin uygulanmasıyla da yüzde 8 küçülme yaşamaktan kurtulduğu, küçülmenin bu suretle yüzde 4.8'de kaldığı belirtildi.

IMF uzmanları Harun Alp ve Selim Elekdağ "Küresel Finansal Kriz sırasında Türkiye'de Para Politikasının Rolü" konulu bir Çalışma Raporu hazırladı. IMF'nin resmi görüşlerini yansıtmayan raporda Türkiye'nin, 2009'un ilk çeyreğinde yaşadığı önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 15 daralmayla küresel finansal krizin en sert vurduğu yükselen ekonomilerden biri olduğu, bu nedenle de ilginç bir örnek olay sayıldığı belirtildi.

Merkez Bankası'nın kriz sonrası tahminleriyle Kasım 2008 - Kasım 2009 döneminde politika faizlerini "şaşırtıcı" şekilde 1025 baz puan azalttığı anımsatılan raporda, "esnek döviz kuruyla desteklenmiş bir enflasyon hedeflemeli çerçeve kabul edilmeseydi son resesyon ne kadar derin olabilirdi?" sorusuna yanıt arandı. Raporda, "Deneyler resesyonun önemli ölçüde daha şiddetli olacağını ortaya koyan sayısal kanıtlar temin etti. Diğer bir deyişle Merkez Bankası'nın faiz oranlarında uyguladığı indirimler ve döviz kuru esnekliğinin her ikisinin de küresel finansal krizin etkisinin yumuşatılmasında temel yardımı oldu" denildi.

"Türkiye krizin en sert vurduğu yükselen ekonomilerden"

Raporda şöyle denildi:

"-Türkiye, 2009'un ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 14.7'lik bir daralmayla krizin en sert vurduğu ülkelerden biri olduğu için, yükselen ekonomiler arasında ilgi çekici bir örnek olay. Aynı zamanda kriz sonrasını tahmin ederek Merkez Bankası, Kasım 2008-Kasım 2009 döneminde politika oranlarını şaşırtıcı bir şekilde 1025 baz puan düşürdü. Bu düşüş karşısında karşılık bulunacak soru şuydu: Merkez Bankası'nın uyguladığı para politikası, son krizin etkilerinin yumuşatılmasında yardımcı oldu mu? Çalışmada para politikası açısından, esnek döviz kuruyla uyumlu bir enflasyon hedeflemesi rejimi içinde dengeleyici ve ihtiyari para politikalarının (kısa vadeli faiz oranlarındaki değişiklikler yoluyla) uygulanmasının mümkün olup olmadığına odaklandık. Bu çerçevede şu soruya rakamsal karşılık aradık: Esnek döviz kuru rejimiyle desteklenmiş bir enflasyon hedeflemeli çerçeve kabul edilmeseydi, son resesyon ne kadar daha derin olurdu?

-Çalışma bu durumda resesyonun önemli ölçüde daha şiddetli olacağını saptadı.

-Simülasyonlar Merkez Bankası dengeleyici ve ihtiyari faiz indirimleri uygulamasaydı 2009'da küçülmenin yüzde 4.8 değil, yüzde 6.2'ye ulaşmış olabileceğine işaret etti.

-Ayrıca eğer şimdiki (esnek döviz kuru rejimiyle desteklenen) enflasyon hedeflemeli rejim yerine sabit döviz kuru rejimi uygulansaydı, 2009'da küçülmenin 8.0'e ulaşacağını, yani gerçekleşen rakamdan yüzde 3.2 daha fazla olacağını gösterdi. Diğer bir deyişle simülasyonlar, üretimde olumlu bir istikrarın özelliklerinin, dengeli bir para politikası ve döviz kuru esnekliği kombinasyonuna borçlu olduğunu vurguluyor.

-Özetle esnek bir döviz kuru rejimi tarafından desteklenen enflasyon hedeflemesi çerçevesi benimsenmeseydi, son küresel krizin etkisi önemli ölçüde daha şiddetli olacaktı."

 

Bu konularda ilginizi çekebilir