Yeniden yargılanmaya başladı

Gazeteci Ahmet Şık'ın tahliyesinin ardından yaptığı açıklamalar nedeniyle hakkında 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada yargılanmasına başlandı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME





İSTANBUL  - "Odatv" davası kapsamında tutuklu bulunduğu cezaevinden tahliye edildikten sonra yaptığı açıklamalar nedeniyle hakkında, "tehdit" ve "kamu görevlisine hakaret etmek" suçlarından 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan gazeteci Ahmet Şık'ın yargılanmasına başlandı.

Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuksuz yargılanan Ahmet Şık ile avukatları katıldı.
Duruşmada savunma yapan Şık, suçlamaları kabul etmeyerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile HSYK 1. Daire Başkanı İbrahim Okur'un özel yetkili mahkemeler hakkındaki sözlerini hatırlattı.

MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifadeye çağrılması üzerine pek çok gazetecinin de yazılarında "Emniyet ve yargıda otonom güç", "Paralel devlet", "Devlet içinde devlet", "Polis ve yargıyı ele geçirmiş olan dini yapı" şeklinde ifadelere yer verdiğini anlatan Ahmet Şık, "Her ne kadar yeterince açık ve net şekilde konuşulmasa da polis teşkilatında ve özel yetkili mahkemeler düzeninde malum cemaatin açık ve tartışmasız iktidar olduğu, belirsiz sözlerle de olsa anlatılmış oldu. Sorunun sadece belirli bir güç tarafından oluşturulan özel yargı ya da polis teşkilatının kendisi değil, bizzat o gücün kendisi olduğu dolaylı olarak dile getirildi" dedi.
Ahmet Şık, savunmasını şöyle sürdürdü:
"Polis teşkilatı ve yargının içinde bulunduğu problematik durumu tüm açıklığıyla ve adlarını koyarak somut muhatapları ile tartışılmaktan kaçınmak, geçici çözümler bulmak, demokrasi ve hukuk devleti anlayışıyla bağdaşmaz. Bu yüzden savcının suç olduğunu iddia ettiği konuşmamda, ben bu çetenin kim olduğunu adlı adınca dile getirdim o kadar. O konuşmamda söylediğim 'Gülen cemaatine bağlı olup çete faaliyeti yürüten polis, hakim ve savcılar' tanımlamasıyla, 'Emniyet ve yargıda örtülü otonom güç', 'Paralel devlet', 'Polis ve yargıyı ele geçirmiş olan dini yapı' ve nihayetinde Başbakan Erdoğan'ın söylemiyle 'Devlet içinde devlet' gibi tanımlamalar arasında bir fark yoktur. Hepsi aynı olguya, yani bir çetenin varlığına işaret eder. Mesele bundan ibarettir."
Ortada tehdit ya da hakaret olmadığını iddia eden Şık, "Haklı olduğuma inandığım bir konuda, yani çete tarafından haksızlığa uğradığım konusunda, haksızlık yapanların hapse gireceğini söylemek tehdit olmaz. Olsa olsa hukukun ve demokrasinin gereği olur. Çünkü 'Devlet içinde devlet' olarak tanımlanan bir çeteye karşı olmak hukukun ve demokrasinin gereğidir. Hukuksal bir süreç talep edilen bir konuşma olarak nitelenemez" diye konuştu.
Şık, savunmasını, kendisine dava açılmasına neden olan konuşmasını tekrarlayarak tamamladı.
Hakimin sorusu üzerine Şık, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hakkından yararlanmak istemediğini ifade ederek, "Ortada bir suç olmadığını düşünüyorum ve yalnızca beraatımı istiyorum" dedi.
Duruşmada söz alan Ahmet Şık'ın avukatı Şerafettin Can Atalay da daha önce 41 hakim ve savcı mağdur olarak gösterilirken iddianamede 39 hakim ve savcının mağdur sıfatıyla yer aldığını, dosyada mağdurların belirsiz olduğunu ileri sürdü.
Atalay, dava dosyasında müvekkilinin Avrupa Parlamentosu'ndaki konuşmalarını içeren haberlerin yer aldığını ve buna anlam veremediklerini söyledi.
Hakim, dosyanın mağdurlarının beyanlarının alınması için talimat yazılmasına karar vererek, duruşmayı erteledi.

Davanın geçmişi

"Odatv" davası nedeniyle 13 ay cezaevinde kaldıktan sonra 12 Mart 2012 tarihinde tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan Ahmet Şık, cezaevi çıkışında kendisini bekleyenler ve gazetecilere yaptığı açıklamada, "Bu komployu kuran, yürüten polisler, savcılar ve hakimler, bu cezaevine girecek. Onlar buraya girdiğinde adalet gelecek" şeklinde ifadeler kullanmıştı. Yine Ahmet Şık, katıldığı bir televizyon programında, "Eğer bu bir savaş ise bu savaş şimdi başlıyor" şeklinde açıklamalarda bulunmuştu.
Ahmet Şık'ın bu konuşmaları nedeniyle Silivri Cumhuriyet Savcısı Necip Doğan, iddianame hazırlamış ve Şık'ın "tehdit" ve "kamu görevlisine hakaret etmek" suçlarından 3 yıldan 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanmasını istemişti.
 

Bu konularda ilginizi çekebilir