Yetkilendirilmiş yükümlü sertifikasına ince bir ayar gerekli

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İlhan BULUT / Ekonomist

10 Ocak 2013 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Gümrük İşlemlerinin Kolaylaştırılması Yönetmeliği ile birlikte Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü aktif olarak gümrük ve dış ticaret literatüründe yerini almıştır. Bir çok farklılığı ve yeniliği beraberinde getiren statünün başta AB üyesi ülkelerin tamamı dahil olmak üzere, Amerika, Güney Kore ve Japonya gibi ticaret hacmi yüksek olan ülkelerin de aralarında olduğu 46 ülkede uygulama alanı bulduğu Gümrük ve Ticaret Bakanlığı tarafından vurgulanırken Avrupa Birliği ülkelerinin 11 bin 564 sertifika sahibi firma ile başı çektiği ifade edilmektedir. Gümrük ve Ticaret Bakanımız birçok platformda sertifika ile ilgili bilgiler veriyor hatta bakanlığın sitesinde konuyla ilgili çok güzel bir de sunum hazırlanmış. İfade edilen bilgilerden farklı olarak uygulamaya yönelik tereddüt edilen ve bizlere sıklıkla sorulan birkaç duruma değinmek istiyorum. İhracatta yerinde gümrükleme ile ilgili kolaylaştırma her ihracat için söz konusu olmadığından bu durum üç kategoride değerlendirilebilir.

1- İhracatta yerinde gümrükleme iznine sahip bir firma izinli gönderici yetkisine sahip nakliyeci ile 1000, 3141 ve 3151 rejim kodundaki ihraç eşyasını yani ürettiği Türk menşeli ürününün ihracı ile dahilde işleme rejimi kapsamında ürettiği ürünü fabrika sahasından yükleyip gümrüklerde bekleme yapmaksızın ihracatını yapabilir.

2- İhracatta yerinde gümrükleme iznine sahip firma ihraç ürünlerini izinli gönderici ile taşıtmıyorsa sadece 1000 yani ürettiği Türk menşeli ürünün ihracatını bu kapsamda gerçekleştirebilir. Ama taşıyıcının izinli gönderici yetkisi olmadığından TIR gümrüğe fiziki olarak gidip işlemelerini tamamlaması gerekecektir.

3- İhracatta yerinde gümrükleme iznine sahip firmanın parsiyel yüklemeleri ise bu kapsamda değerlendirilmeyerek normal ihracat şeklinde işlemlere devam edecektir.
Bunlar ihracatla ilgili durumlar diğer taraftan yönetmeliğin 10'uncu maddesinin 1/e fıkrasına göre de sertifikanın alınmasında "uluslararası kabul görmüş akreditasyon kurumlarınca akredite edilen kuruluşlar tarafından düzenlenmiş ISO 9001ve ISO 27001 sertifikalarına sahip olma şartı aranmaktadır. Bu durum yönetmeliğin uygulama alanını kısıtlayan en önemli maddedir. ISO 9001 kalite yönetim sistemiyle ilgilidir ve birçok kuruluş bu belgeye sahip olduğundan sıkıntı yoktur. Ancak ISO 27001 Bilgi Güvenliği Yönetim Sistemi Belgesi'dir. Yani bu belgeyi alan firmalar bilgilerinin gizlilik, bütünlük ve erişebilirliklerini sağlamak amacı ile bilgi güvenliği yönetim sistemine sahip olduklarını bu alandaki akredite kuruluşlara onaylatmış olmaktadırlar. Ancak ülkemizde bu belgeye sahip sanayi sektöründe çok fazla firma olmadığından yönetmeliğin bu maddesi esnetilmediği müddetçe yetkilendirilmiş yükümlü sertifikasının geniş bir uygulama alanı bulamayacağını düşünüyorum.