Daçka Başkanı Erdoğan'ın verdiği mesajlar...
Darüşşafaka'da tarihi kararlar alındı...
Bundan böyle ‘şefkat yuvası'nda annesi hayatta olmayan çocuklar da okuyabilecek...
Ayrıca, Darüşşafaka'ya girişte Türk ve İslam şartı aranmayacak...
Yani, yoksul, yetim, öksüz ve yetenekli Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bütün çocuklara eğitimde fırsat eşitliği sağlanacak...
Kökü Osmanlı'nın eğitim alanındaki ilk sivil toplum hareketi Cemiyet-i Tedrisiyye-i İslamiye'ye dayanan Darüşşafaka gelecek yıl 150 yaşına basacak...
150 yılı devirmesine bir kala Daçka tarihi bir karara imza attı...
Aslında bir değil iki karara...
Kısa bir dönem hariç sadece yoksul yetimler, yani babasız çocuklar alınıyordu okula...
Bundan böyle Darüşşafaka'nın kapıları yoksul öksüzlere, yani annesini yitiren çocuklara da açılıyor...
Ve bugüne kadar, bu okulda okuyabilmek için gerekli olan Türk ve İslam olma şartı da kalkıyor...
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaları yetecek...
Annesini veya babasını ya da her ikisini birden kaybetmiş yoksul gayrimüslim çocuklar da Darüşşafaka'da okuyabilecek...
***
Bu tarihi kararlar geçen cumartesi Darüşşafaka Cemiyeti'nin olağanüstü genel kurulunda alındı...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında...
Şaşırmayın...
Her başbakan Darüşşafaka Cemiyeti'nin başkanıdır...
Darüşşafaka Cemiyeti'nin tüzüğü, dernek adı, amacı, bağış usulleri ve kurucuları gibi maddeleri sayıldıktan sonra 5. Madde olarak; “Darüşşafaka Cemiyeti'nin Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'dır” der...
***
Başbakan Erdoğan, cumartesi günü bir ilki gerçekleştirdi...
İlk kez bir başbakan, başkanı olduğu Darüşşafaka Cemiyeti'nin genel kuruluna katıldı...
Yaptığı konuşmayla da, orada bulunuşunun ‘öylesine' olmadığını gösterdi...
Başbakan ve Cemiyet başkanı olarak söylediği hemen her cümlesinde önemli mesajlar vardı...
Sadece Darüşşafaka'yı değil, tüm toplumu ilgilendiren mesajlar...
Mesajları, pek çok televizyon kanalından verildi...
Birçok gazetede de yer aldı...
Ama şu ya da bu nedenle herkes bir yanından tutmuştu...
Oysa, verilen mesajlarla birlikte, konuşmasını oturttuğu çerçeve de önemliydi Başbakan'ın...
O nedenle, genel kurulda tuttuğum notları sizinle paylaşmak istiyorum...
***
Erdoğan'ın mesajları netti: “Tüzükte yapacağımız değişiklikle, bugünden itibaren, Darüşşafaka Eğitim Kurumları artık sadece babasını kaybetmiş vatan evlatlarına değil, babası veya annesinden her ikisini veya herhangi birini kaybetmiş çocuklarımıza da kapılarını açacak...”
Ve ekledi: “Yine yapacağımız değişiklikle, tüzüğün ikinci maddesindeki Türk ve İslam olma şartını, ‘Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı ‘ olarak değiştiriyor, cemiyetin kapsama alanını böylece genişletiyoruz...
Böylece Darüşşafaka'nın vizyon ve misyonunu da çağın gereklerine uygun bir düzeye yükseltiyoruz. TC vatandaşlığı üst kimliğinde buluşmuş herkes, hem devletin hem de devlet kurumlarının karşısında her yönüyle eşittir. Özellikle, çocuklar arasında din ve etnik köken bakımından bir ayrıma gidilmesine müsaade edemeyiz...”
***
Başbakan konuşmasında, “toplum olarak, yüzyılların, hatta bin yılların içinden süzülerek gelmiş dayanışma kültürümüzün 1863 yılında Darüşşafaka'da kurumsal bir kimliğe büründüğünü” söyledi...
“Türkiye'de yetimlerin, öksüzlerin, yoksulların ve yolda kalmışların elinden tutmak isteyen her oluşumun her kuruluşun kendisine Darüşşafaka'yı örnek aldığını” vurguladı...
Tecrübesinin ardıllarınca model alındığının altını çizdi...
“O nedenle Darüşşafaka, hem bu ülkenin, hem bu milletinin göz bebeğidir” dedi...
***
Başbakan şöyle devam etti: “1971 yılında Darüşşafaka, sadece yetim erkekleri değil, yetim kızları da çatısı altına kabul ederek, toplumdaki değişime, dünyadaki gelişmelere paralel bir düzenlemeyi
gerçekleştirmişti. Ancak sadece yetimlerin, sadece Türk ve İslam olanların kabulü gibi, Darüşşafaka'nın özüne, ruhuna, misyonuna paralel düşmeyen bir durum vardı...
Elbette kurulduğu yıllarda, sadece yetimlerin, sadece Türk ve İslam olanların kabulü bir ihtiyaçtı. Zira, ordumuz onlarca cephede mücadele ediyor, vatan savunmasında yüz binlerce Mehmetçiğimiz şehit düşüyordu. Hemen her gün, Anadolu'nun yoksul köylerine mektuplar ulaşıyor, hemen her gün çocuklar yetim kaldıklarını öğreniyordu...
150 yıl önce tamamen bir gereklilikten bir ihtiyaçtan hasıl olan, esasen hedef kitleyi mümkün olduğunca daraltarak, kaliteli hizmet vermeyi sağlayan şartlar bugün artık geride kaldı...
Çocuklar bizim istikbalimiz, çocuklar bizim umudumuz... Biz çocuklarımıza daha yaşanabilir, daha müreffeh ve daha aydınlık bir Türkiye'yi miras bırakmak, emanet etmek zorundayız...
Çocukların eğitimlerini, sağlıklarını, istihdamlarını ve güvenliklerini düşündüğümüz kadar, onlara sıcaklığı, şefkati ve bütün bunlarla beraber çağın en ileri seviyelerini yakalayabilecek bir eğitim ve öğretimi sağlamanın bilinci içerisindeyiz...
Bu hassasiyeti gözetmek herkesin ortak görevi...
Bakın ben bu yaşımda çocuk sahibi, torun sahibi olduğum halde yüreğimin derinlerinde hala öksüzlüğün ve yetimliğin sızısını taşıyorum...
Bu sızının masum çocukların küçük yüreğinde ne büyük bir yük olduğunu hissedebiliyor, bu sızıyı anlayabiliyorum... Biz, arkasından yürüdüğü peygamberi yetim ve öksüz olan bir dinin mensuplarıyız...
Yetimlerine, öksüzlerine sahip çıkmayan bir toplum çürüyen bir toplumdur...
Yetimlerine, öksüzlerine kol kanat germeyen bir devlet vazifesini yerine getirmeyen bir devlettir. Biz yetimlerimize, öksüzlerimize sahip çıkmaya devam edeceğiz...
Onların anne, baba hasretini bir nebze olsun ortadan kaldırabilmek için elimizden ne geliyorsa bunu yapmak durumundayız...
Darüşşafaka'yı, bu ülkenin medarı iftiharı olarak, bir iyilik, bir sevgi ve şefkat timsali olarak yaşatmaya, büyütmeye aynı şekilde devam edeceğiz...”
***
Erdoğan, Darüşşafaka ailesinin önüne bir de hedef koydu: Darüşşafaka Üniversitesi...
“Artık” dedi Başbakan, “Darüşşafaka, üniversitesini de kurmak suretiyle kurumsal yapıyı tamamlamak durumunda...
İnanıyorum ki, 150 yıl önce atılmış adımı bugün artık taçlandırmak ve böylece Darüşşafaka'ya girenlerin, Darüşşafaka Üniversitesi'ni de bitirmiş olarak mezun olması onlara çok daha farklı bir özgüven ve güç katacaktır...”
***
Başbakan, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş'ın da hazır bulunduğu genel kurulda, Darüşşafaka'nın arazisi üzerinde yapılan çalışmalara da değindi: “Gerek belediyemiz, gerek Çevre ve Sağlık bakanlıklarımızla birlikte burada bizim vakıf ruhumuzda olan bir sabit akarın temin edilmesine yönelik çalışma da yapılıyor. İnanıyorum ki, bu çalışmanın da nihayete ermesiyle birlikte çok ciddi bir akarın sağlanması Darüşşafaka'nın geleceğini de teminat altına alması bakımından isabetli olacaktır...
Kurumlarımızı fanilerle ayakta tutmaktan çok, ilkelerle, kurumsallaştırarak ayakta tutmak çok daha sağlam olacaktır...
İnanıyorum ki, şu andaki yönetimin de en başarılı girişimi bu olacaktır...”
***
Başbakan ve aynı zamanda Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı olan Erdoğan'ın mesajları böyle...
Darüşşafaka toplumdaki önemli dönüşümlere hep liderlik etti...
Adeta genlerinde var bu...
Değişirken, değiştiriyor...
Dönüşürken, dönüştürüyor...
TARİHİ GENEL KURULDA TARİHİ KONUŞMA
Tarihi kararların alındığı Darüşşafaka Cemiyeti'nin TİM Maslak Show Center'da gerçekleşen olağanüstü Genel Kurulu'nda Başbakan ve Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da tarihi bir konuşma yaptı