‘Tersanelerde kriz bitti büyüme dönemi başlıyor’

Tersaneciler için en kötü dönemin atlatıldığını ifade eden DTO Başkanı Metin Kalkavan, “Gemi inşada, özellikle de bakım-onarımda hızlı büyüme dönemi başlıyor. Bakım-onarımda Türkiye üs olmaya doğru gidiyor” dedi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Deniz Ticaret Odası (DTO) Yönetim Kurulu Başkanı Metin Kalkavan, denizcilik sektöründe en kötü dönemin 2013’te atlatıldığını belirterek, tersaneciler için hızlı bir büyüme sürecinin başladığını söyledi. Zamanın tersanecilerin lehine işlediğini ifade eden Kalkavan,  özellikle bakım-onarımda Türk tersanelerinin rekabet gücünün giderek arttığına dikkat çekti. Kalkavan, Türkiye’nin bakım-onarımda dünyada önemli bir üs olma yolunda hızla ilerlediğini vurguladı. DÜNYA Ekonomi, Denizcilik ve Lojistik TV’de yayınlanan PUSULA programına katılan Kalkavan, sektöre ve denizcilik piyasalarına yönelik önemli açıklamalarda bulundu. 

‘Bakım onarımda çok rekabetçiyiz’

 DTO Başkanı Metin Kalkavan, 2002-2008’de en parlak dönemini geçiren Türk gemi inşa sanayinin küresel ekonomik krizden büyük bir darbe aldığını ifade etti. Sektörün bu dönemde karlılık ve değer anlamında kayıplar yaşamasına rağmen ayakta kalmayı başardığını belirten Kalkavan,  bu dönemde bakım-onarıma yönelen sektörün bu alanda çok iyi bir noktaya geldiğini vurguladı. Kalkavan, kriz öncesinde çok az tersanenin bakım- onarım yaptığını, bugün ise tersanelerin yaklaşık yüzde 80 oranında faaliyetlerini bu alana yoğunlaştırdığını belirtti. Şu anda 72’si faal olan Türk tersanelerinin bakım-onarımda çok daha iyi bir noktaya geleceğini vurgulayan Kalkavan, şöyle konuştu: “Dünya filosu 1.6 milyar tona ulaştı ve her sene de neredeyse 100 milyon tonunun üzerinde artış gösteriyor.  Dünya ekonomisi büyümesi bunu gerektiriyor.  Bir gemi 5 yılda bir bakıma girer. 5’te biri 321 milyon ton yapar. Her bir gemi de 2.5 yılda bir ara bakım yapar. Yani senede 640 milyon ton tersanelere bakıma girmek zorunda. Bu bölgede bizim gibi bir bakım üssü yok. Üretimde henüz olmasak da bakımda çok rekabetçiyiz. Bütün gemilerin Uzakdoğu’ya gitmesi mümkün değil, dolayısıyla da giderek burada büyüyeceğiz. Avrupa’da ve dünyada ciddi bir bakım üssü olacağız.  Çok iyiye gidiyoruz. Tersanelerimizdeki bakım havuzlarının sayısı 30’u geçti. Daha da büyüyeceğiz. Bu alanda daha fazla pay alacağız.Yüzde 5’i askeri gemilerde uzmanlaşacak. Bu ayak üzerinde tersanecilik artık daha hızlı daha iyi günlere gidecek.”

Limancılık sektörünün de Türkiye’de hızla büyüdüğünü ve büyümeye devam edeceğini söyleyen Kalkavan, gemi inşa alanında ise henüz Türkiye’nin rekabetçi bir konuma ulaşılamadığını dile getirdi. Kalkavan, “Gemi inşada devletler çok ciddi oyunun içine girdi, bizim devletimiz ise geride kaldı” dedi.

‘Koster filosunun yenilenmesi şart’

Gemi inşa sanayiinin artık devletlerin yarıştığı bir alan olduğunu ve devlet desteği olmadan bu alanda rekabetçi olunamayacağını belirten Kalkavan, şunları kaydetti: “Dünyada devletler bu oyunu farklı oynuyorlar. Türkiye’de de bir kredi garanti fonu devreye girdi ama  hedef orada 40-50 gemiyi kurtarmak iken 15 gemiyi kurtarabildik. Onu da ekonomiye kazandırdık. Orada verilen bir teminat var. Çok önemli bir sistem kredi garanti fonu. O nedenle devletin yaptığı en büyük şey karşılıklar yönetmeliği. Denizcilik firmalarının bankalardaki normal veya normalin üstünde sıkıntıya girmiş kredilerinin yapılandırılmasında alınacak olan karşılıkların düşük tutulması yönetmeliği… En büyük yapılan iyiliklerden biri odur. Bu sene de çıkarmaya çalışıyoruz.”

Türk gemi filosunun bugün 31 milyon tonun üzerine çıktığını ve bununda  9 milyon tonunun Türk bayraklı olduğunu açıklayan Kalkavan, sektöre uluslararası alanda rekabet eden büyük oyuncuların da girdiğini belirtti. Kalkavan, “Bu alanda da büyüdük ama bundan sonra büyür müyüz, küçülür müyüz? Bunu zaman gösterecek, hep birlikte göreceğiz” dedi. Koster filosunda ciddi bir sıkıntı yaşandığını ve yenilenmesin şart olduğunu dile Kalkavan, şu açıklamayı yaptı: “Koster tonajını hurda teşviği ile yenileme projemiz var. Filoyu çevreci yeşil gemilerle yenilemek istiyoruz. Bununla ilgili görüşmelerimiz sürüyor. Bugün 100 koster yapsak olan da çöker yapan da. Ama yenileme olarak yapacağız o projeyi.  Hem yenileyeceğiz, hem çevreci filoya dönüştürerek karbon emisyonundan tasarruf edeceğiz. Ayrıca bir değer yaratacağız ve piyasadan eskileri çekip arzı da kısacağız. Yoksa bugün 500 bin dolarlık bir gemi ile 6 milyon dolarlık bir gemi rekabet edemez.”

 Gemi finansmanı konusunda da değerlendirme yapan Kalkavan, “Sektörde çok büyük oyuncu olan ve kredibilitesi çok yüksek olan birkaç firma dışında piyasa normalleşene kadar Avrupa’da gemi finansmanı imkanları şu anda yok” diye konuştu.

‘50 milyon TL’lik geliri eğitime harcıyoruz dünyada tekiz’

Deniz Ticaret Odası’nın bu seneki brüt gelir hedefinin 50 milyon TL’yi aşmak olduğunu ifade eden DTO Başkanı Metin Kalkavan,  odanın gelirinin tamamına yakınını eğitime harcadığını vurguladı. Dünyanın başka hiçbir yerinde bir odanın gelirinin tamamına yakınını eğitime yatırdığının görülmediğini belirten Kalkavan, şöyle konuştu: “Biz her sene iki liseye ve iki üniversiteye odanın eğitim vakfı kanalı ile simülatör yardımı yaparız. Biz zaten devletin üzerinden yük aldığımız için devlet okullarına bir şey yapmamız mümkün değil. Odamız tarafından kurulan Piri Reis Üniversitesi yokken yapıyorduk. Şimdi bütün yatırımlar kendi okulumuza gidiyor. Onun fazları var. Şu anda ikinci fazdayız. Ondan sonra 3. ve 4. fazlar gelecek. Hedefimiz Piri Reis Üniversitesi’ni dünyada kabul gören bir denizcilik ihtisas üniversitesi yapmak.”