“Türkiye, fuar sektöründe Avrupa’nın gerisinde kalıyor farkındalık gerekiyor"

Türkiye’nin fuar kültürünü, fuar fırsatlarını denetleyen geliştiren bir sisteme ihtiyacı olduğunu söyleyen Farabi Fuar, Stand, Organizasyon Yönetim Kurulu Başkanı İlker Yasin Yiğit, tüm bu işleri kültür bakanlığına bağlayarak bir gelişme kaydedilemeyeceğini söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Nilgün ÖZDEMİR

Türkiye’nin fuar organizasyonları konusunda Avrupa’nın gerisinde kaldığını anlatan Yiğit, Avrupa’da fuar organizasyonlarının çok şık organize edildiğini belirtti.

Ayağı yere basmayan standlar, kolonsuz mekânlar sayesinde dinamizmin gözler önüne serildiğini vurgulayan Yiğit, “İlk uçağını uçurmuş bir ülke olarak, profesyonel ölçekte fuar organize edememiş olmamızı şaşkınlıkla karşılıyorum. Türkiye’nin büyük gücünü ve potansiyelini görmemiz gerekiyor. Bu konuda yöneticilerimizin farkındalığına ihtiyacımız var” dedi. Ticaret bakanlığının ticarete ne kadar entegre olduğu, ne kadar ticareti yönlendirdiği konusunda soru işaretlerinin olduğunu söyleyen Yiğit, toplumun yönlendirilmeye ihtiyacı olduğunu belirtti.

Geçmişe vakıf olmayanın geleceğe hâkim olamayacağı sözünü hatırlatan Yiğit, “Geçmişteki bilgiyi, gücü ve fırsatları geleceğe taşıyamıyoruz. İstanbul’da etkinlik yapılabilecek pek çok alan var. TÜYAP, İFM, Haliç bunlardan birkaçı. Ancak tam olarak istenilen ölçekte entegre değil. Ne yazık ki bir yerde amatör kalınıyor” diye konuştu.

“Fuar organizasyonları bir fırsat”

 Fuar organizasyonlarını, ticaretle sanayinin birlikte kendini gösterebileceği en güzel vitrin olarak değerlendiren Yiğit, bu konunun kültür bakanlığı ve sanayi bakanlığının da içinde yer aldığı büyük bir oluşum olduğunu belirtti. Fuar organizasyonlarının düzenlendiği zaman sanayi bakanlığının bu işin neresinde olduğuna bakmak gerektiğini söyleyen Yiğit, fuarın ne ölçüde fonlandığı, ne kadar desteklendiği, ne kadar arkasında durabildiğinin büyük önem arz ettiğini vurguladı.

Türkiye’de KOSGEB desteği alarak fuara katılabilindiğini anlatan Yiğit, “Ancak bu destek bütün harcama yapıldıktan ne kadar süre sonra ve hangi şartlarda geri alınacağı belli olmalı. Bu konuda sanayicinin pek çok şikayeti var. Sanayicinin bu konuda tam desteğe ihtiyacı var” dedi. Fuar organizasyonlarının bir fırsat olduğunu söyleyen Yiğit, ülke olarak bu konudaki farkındalığımızın gözden geçirilmesi gerektiğini belirti. Konuyla ilgili gerekli finansman desteklerine, Ar-Ge desteklerine bakılması gerektiğini anlatan Yiğit, A’dan Z’ye tüm hizmetlerin içinde olduğu bir konsepte ihtiyacın olduğunu kaydetti.

İki günde bin, 2 bin hatta 3 bin standı hazırlayarak fuarı başlattıklarını vurgulayan Yiğit, tüm bu işler için büyük bir performansa dolayısıyla da nitelikli insan gücüne ihtiyaç olduğunu belirtti. Her sektörde olduğu gibi nitelikli insan bulmakta zorlandıklarını bildiren Yiğit, Türkiye’nin bu konuda alması gereken önlemlere dikkat çekti.

İnsan bilgi değer merkezli bir dünya inşa etmemiz gerektiğini ifade eden Yiğit, “Ülkemizin prototipi İstanbul’da neden bunu başarmayalım? Bunun için gerekli adımları atmak lazım. En büyük sorunlarımızdan biri de çalışma hayatıyla akademi kurumlarını birbiriyle entegre edemeyişimizdir. Bunu başarabilirsek insan kaynağını da yaratmış oluruz” diye konuştu.