Yıpratıcı gerçekler

Gelmiş geçmiş en büyük fütürist, mucit ve bilim kurgu yazarlarından biri sayılan Arthur C. Clarke “Yeterince gelişmiş bir teknoloji, sihirden ayırt edilemez” diyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Gelmiş geçmiş en büyük fütürist, mucit ve bilim kurgu yazarlarından biri sayılan Arthur C. Clarke “Yeterince gelişmiş bir teknoloji, sihirden ayırt edilemez” diyor. Tarihsel olarak, sihirden ayırt edilemez teknolojilerin şafağında yaşadığımızı söylemek mümkün. Adım adım, geri dönüşü olmayan hayati buluşlarla yaşantımızı baştan aşağı değiştirme yolunda ilerliyoruz. Yapay zeka, robotlar ya da sanal gerçeklik gibi üzerine konuşmayı ve karamsar gelecek tahminleri yapmayı sevdiğimiz konular hakkında yazıp çizsek de, son derece uçucu olmasına rağmen gün boyu içinde olduğumuz doğal bir akışa kapılmış durumdayız. Peki bu akış içerisinde fiziksel ya da psikolojik ne kadar ve nasıl yıpranıyoruz?

SENİNLE 1 DAKİKA SOSYALLEŞTİRİYOR BENİ 

Bu ilk paragrafı okumak 1 dakikanızı aldı varsayacak olursak, o arada dünyada neler yaşandı dersiniz?

900 bin kişi Facebook’ta giriş yaptı. 16 milyon adet mesaj atıldı. Youtube’da 4.1 milyon video izlendi. Google Play ve App Store’dan 342 bin uygulama indirildi. Instagram’a 46 binden fazla yeni post yüklendi. 452 bin tweet, Twitter’da dolaşıma girdi. Birkaç tanesi sizin mail kutunuza düşmüş olmak üzere toplam 156 milyon mail gönderildi. Google’da 3.5 milyon farklı arama yapıldı. Facebook, Twitter, Instagram, Snapchat aracılığıyla ‘sosyalleşiyor’; Youtube üzerinden ‘daha önce hiç görmediğimiz on beş görünmez şey’ hakkında videolar izliyor; Messenger, Whatsapp yardımıyla ne yaptıklarını bilmeden duramadığımız tanıdıklarımızla iletişim kuruyoruz. Elektrik, su ve doğalgaz faturalarına bir de Spotify Premium faturası eklendi. Tinder’da aradığımız şey hayatımızın aşkı olmasa da, ‘şans’ denilen şey bu tip durumlar için varlığını sürdürüyor olabilir. Günlük hayatlarımız böyle değişirken, günde en az 8 saatimizi ayırdığımız işyerinde durumlar nasıl? Satış kotaları tutturulabildi mi, projeler takvime uygun şekilde tamamlanabildi mi, ikinci çeyreğe kadar aşılması hedefl enen kârlılık oranı yakalanabildi mi? Bu ‘ufacık’ dertler bir kenarda dursun, ister çalışan ister işveren olalım değişime direnmek çalışma hayatında da mümkün değil.

EV’DE, İŞ’TE, İŞ’TE, İŞ’TE…

Gözardı ebilebilir bir azınlık haricinde çoğumuz için, bilgisayar başında geçen iş yaşamımız bize en büyük değişimi ayna karşısında ve kıyafet dolabımız önünde yaşatıyor. Hayır ‘yarın ne giyeceğim’ derdini kastetmiyoruz. Önlenemez bir şekilde kilo alıyoruz ve hayır çoğumuzun kemikleri iri değil. Çağımızın en büyük dertlerinden biri olan obezite, pek üzerine şaka yapılacak bir konu değil ve tehlike gitgide büyüyor.

Çin’in Xian şehrinde bir yatırım danışmanlığı firması patronu Wang Xuebao, iş hayatının insan sağlığına en doğrudan zararının obeziteye yolculuk olduğunu görmüş, yepyeni bir uygulamayı hayata geçirmiş. Çalışanların sağlıklı bir şekilde yaşamasını ve kilo vermesini sağlamak için bir ödül sistemi oluşturulmuş. Bu sistem le ideal kilonuza kavuşmaya çabalarken, çabanızın karşılığı olarak kilo başına 100 yuan(50-55 TL) kazanıyorsunuz. Genç bir kadın çalışan olan Zhou Wei, son iki ay içinde 20 kilo vermeyi başararak, 2 bin yuan (1100 TL) kazanmış. Teknoloji ve hareketsizleşen iş hayatımızın yan etkileriyle savaşmak için çok teknolojik olmak gerekmiyor. Basit bir ödül sistemi de sonuç veriyor.Gün bitti, yatağa uzanıp günün yorgunluğunu atma zamanı. “Ama son kez sosyal medyaya göz atıp, uyumak daha güzel olur” diyorsanız, büyük yanılgılar içindesiniz. Ortalama bir sosyal medya kullanıcısı için, kullandığı uygulamaları takip etmediği ve dönüp bakmadığı her onbeş dakika da yaklaşık yarım saatlik içerik timeline’da birikiyor. Tüm paylaşımları eksiksiz görüntülemek isterseniz ekstradan bir ömre daha ihtiyacınız olacak demek oluyor bu. Online mecralara bakmadığımda bir şeyler kaçırıyorum dürtüsü, hayatı kaçırmanıza sebep olabilir.

KAÇIRMAK MI?

Twitter, Facebook, Google, Instagram, Snapchat, Tinder, Whatsapp, Youtube, Spotify... Yeni paylaşılan hiçbir şeyi kaçırmak istemiyor musunuz? Ya kaçırdığınız daha ciddi ve önemli başka şeyler de varsa?

OBEZİTE TEHLİKESİ BÜYÜYOR

Gelecekte Çin’deki beslenme alışkanlığından ötürü obezitenin büyük sorunlar yaratacağını öngören sağlık uzmanları 2030 yılına kadar her 4 Çinli’den 1’inin aşırı kilolara sahip olacağını belirtiyor. Obezite konusunda Asya'da da tehlike çanları çalmaya başlıyor.