'AB, Türkiye ile 'yeni bir başlangıç' yapmak istiyor'
Avrupa Birliği'nin genişlemeden sorumlu yetkilisi Hahn, "AB, Türkiye ile 'yeni bir başlangıç' yapmak istiyor"dedi.
Avrupa Birliği'nin (AB) genişlemeden sorumlu yetkilisi Johannes Hahn, Brüksel'in Ankara'ya insan hakları konusunda yönelik sert eleştirilerinden yaklaşık bir hafta sonra AB liderlerinin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile gerçekleştirilecek bir zirvede Türkiye ile ilişkilerde yeni bir başlangıç yapmak istediklerini belirtti.
Hahn, AB sınırlarında bir "dost çemberi" oluşturma çabaları çerçevesindeki girişimlerinin bir parçası olarak bu yılın sonlarına doğru gerçekleştirilecek olan AB-Türkiye zirvesinde Avrupa'ya mülteci akışını azaltmayı öngören bir anlaşmanın sağlanmasının da olası olduğunu belirtti.
"Türkiye-AB ilişkisinde yeni bir ivme var"
Reuters'e röportaj veren Hahn, "Türkiye-AB ilişkisinde yeni bir ivme var" dedi ve yıl sonuna kadar Ankara ile durmuş olan AB üyelik görüşmelerine yeniden başlamayı önereceğini söyledi. Hahn, "Bu bizim Türkiye ile ilişkimizde kapsamlı bir şekilde yeni bir başlangıç yapmamızla ilgili ve umarım bu da yapılacak zirvede onaylanır" dedi.
Son yılların en büyük mülteci kriziyle karşı karşıya olan AB, Erdoğan'ın AB liderleriyle daha üst düzeyde görüşme talebini karşılamak amacıyla da bu zirvenin yapılması önerisinde bulundu.Türkiye ile genel olarak verimsiz geçen 10 yıllık bir üyelik sürecinin ardından AB ülkeleri Avrupa ve Ortadoğu arasında köprü görevi gören ve büyük ve stratejik olarak önemli olan Türkiye'nin, Erdoğan'ın gittikçe daha fazla otoriterleştiğine dair endişelere rağmen mülteci krizinin çözümü konusunda önemli rol oynayabileceğini düşünüyor.
AB, topraklarındaki 2.2 milyon Suriyeli mülteciyi tutması karşılığında Türkiye'ye 3 milyar euro (3.2 milyar dolar) mali yardım, AB'ye kabul görüşmelerinin hızlanması ve Avrupa'ya gitmek isteyen Türk vatandaşları için vize serbestisinin çabuklaştırılması teklifinde bulundu.
"Böyle bir zirve, bu yöndeki bir anlaşmanın sağlandığının ilan edilmesi için iyi bir fırsat. Bunun hâlâ Noel'den önce gerçekleşmesini bekliyorum" diyerek, Türkiye'nin kuzey Suriye'de bir "güvenli bölge" kurulması isteğinin artık görüşmelerin bir parçası olmadığını belirtti.
"Dost çemberi, ateş çemberi"
Hahn'ın bu pozitif yaklaşımı AB'nin son dönemlerde Ankara'dan medya özgürlüğüne dair sınırlamaları kaldırması ve yargının bağımsızlığı konusunda yaptığı uyarılarla çok da uyumlu değil.
Fakat Hahn bu ikili yaklaşımda herhangi bir çelişki bulunmadığını belirtti. Türkiye'nin AB'ye üye olmaya aday bir ülke olduğunu ve birliğe katılmak istiyorsa AB standartlarını yerine getirmesi gerektiğini söyleyen Hahn, bunu yapmanın en iyi yolunun da görüşmelerden ve hedefleri tutturmaktan geçtiğini belirtti.
Hahn yıl sonu itibariyle AB hükümetlerine Türkiye'nin ekonomi ve para politikasının AB kurallarına göre uyarlanması konusunda Türkiye ile yeniden görüşmelere başlanmasını tavsiye edeceğini söyledi.
Fakat daha fazla başlığın görüşmelere açılması, Birleşmiş Milletler öncülüğünde Kıbrıs'ta yürütülen görüşmelerin sonucuna bağlı.
Avusturyalı merkez sağ politikacı Hahn aynı zamanda AB'nin komşularıyla başarısız olduğuna inanılan dış politikasını bir "dost çemberi" oluşturma yönünde yenilemekten sorumlu.
"Çıkarlarımızı düşünmek zorundayız"
Eski İsveç Başbakanı Carl Bildt, "dost çemberi"ni AB'nin sınırındaki ülkeleri istikrara kavuşturamamasından dolayı şimdi biraz daha "ateş çemberi"ne benzetti.
Hahn 16 ülkeye geçmişte demokrasi hakkında verilen dersler yerine daha pragmatik bir yaklaşım sergileneceğini belirterek, "Çıkarlarımızı düşünmek zorundayız" dedi.