Bağış'tan Estonya'ya teşekkür
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Estonya'ya AB müzakerelerinde verdiği destek için teşekkür etti
TALİNN - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Estonya'ya AB müzakerelerinde verdiği destek için teşekkür etti ve THY yönetimine Estonya'ya doğrudan uçuş başlatması önerisinde bulunacağını söyledi.
Bağış, 3 günlük Baltık ülkeleri turunun ikinci ayağı olan Estonya'nın başkenti Talinn'de, Dışişleri Bakanı Urmas Paet'in onuruna verdiği öğle yemeğinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısına katıldı.
Paet, yaptığı konuşmada, Türkiye'nin üyelik müzakeresinin bekledikleri şekilde hızlı gitmediğini belirterek, Türkiye'nin Avrupa'nın enerji güvenliği açısından son derece önemli bir ülke olduğunu, ancak AB'nin enerji faslını bile Türkiye ile açmadığını ve bunun bir an önce açılması gerektiğini söyledi.
Estonya Dışişleri Bakanı, Estonyalıların büyük bölümünün Türkiye'nin üyeliğini desteklediğini de sözlerine ekledi.
Bağış da yaptığı konuşmada, gezisinin en başlıca amacının, AB müzakereleri sırasında Estonya'nın verdiği desteğe teşekkür etmek olduğunu belirterek, Türkiye'nin dünyanın bu coğrafyasına da büyük önem verdiğini, iki ülke ilişkilerinin, AB ile değil aksine 1920'lerde başladığını hatırlattı.
Türkiye'nin Baltık ülkelerinin işgalini hiçbir zaman onaylamadığını ifade eden Bağış, Türkiye'nin Baltık ülkelerine yönelik yeni vize yaklaşımı çerçevesinde bu ülkeden Türkiye'ye gelen turist sayısında da ciddi artış beklediğini vurguladı.
Bağış, Türkiye'ye dönüşünde THY'ye Talinn'e doğrudan uçuş başlatması önerisinde bulunacağını belirterek, bunun da karşılıklı insani temasları artıracağına inandığını söyledi.
Estonya Cumhurbaşkanının Nisan ayında Türkiye'yi ziyaret edeceğini belirten Bağış, bu ziyaretin zaten çok iyi durumda olan iki ülke ilişkisini daha da güçlendireceğine inandığını kaydetti.
Bağış, Estonya Başbakanının Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik davetini ileteceğini ifade ederek, Erdoğan'ın Estonya'yı tarihte ziyaret edecek ilk Türkiye Başbakanı olacağına dikkat çekti.
Bakan Bağış, bir gazetecinin Türkiye-AB ilişkilerini sorması üzerine, "Biz batının en doğu tarafı, doğunun da en batı tarafıyız. Bazı üye ülkeler Türkiye'nin üye olması halinde bunun onların AB içinde varlığını gölgeleyeceğine inandığı için sık sık engeller ve sorunlar çıkarıyor" dedi.
Türkiye'nin AB'ye üyelik başvurusunun ardından Türkiye'de meydana gelen askeri darbe yüzünden bu sürecin kesintiye uğradığını ifade eden Bağış, "Ama şimdi Türkiye hukukun üstünlüğünün egemen olduğu güçlü bir demokrasiye sahip. Birkaç yıl önce kişi başına 3 bin dolar olan gelir seviyesi 11 bin dolara çıkmış durumda. Bir üyelik tarihi almak için 45 yıl bekledik ama ben bu büyük randevuyu alacağımıza inanıyorum" diye konuştu.
Estonya Başbakanı Bağış'ı kabul etti
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Baltık ülkeleri ziyaretinin ikinci durağı olan Estonya'nın başkenti Talinn'de, Başbakan Andrus Ansip tarafından kabul edildi.
Ansip, samimi şekilde karşıladığı Bağış'a, başbakanlık binasının tarihi hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
Bağış ile yaptığı sohbette, Estonya'da oy verme işleminin internetten yapıldığını ve oy verenlerin kararlarını değiştirmesi halinde verdikleri oyu değiştirebileceğini belirten Ansip, bunu şakayla şöyle anlattı:
"Örneğin ben evde o kadar güçlü biri değilim. Herhangi bir seçimde eşim şu adaya oy vereceksin diye baskı yapıyor ve o evdeyken mecburen o adaya oy veriyorum. Ama kendisi alışverişe çıkar çıkmaz bu oy değiştirme hakkı sayesinde hemen onun desteklediği kişiye verdiğim oyu iptal edip, kendi desteklediğim kişiye veriyorum."
Ansip, bilişim ve internet alanında ülkelerinin çok büyük ilerleme kaydettiğini belirterek, "Halkın yüzde 99'unun internete erişimi var" diye konuştu.
Bağış daha sonra, Ansip ile heyetlerarası görüşmelere geçti. Basın mensuplarının görüşmenin başında sadece görüntü almasına izin verildi.
Viking tren hattı
Bakan Bağış'ın dün Litvanya, bugün de Estonya'da yaptığı temaslar sırasında Baltık yetkilileri, Odesa ve Klaipeda limanları arasında konteynır taşımacılığına katkı sağlayacak, Baltık Denizi'nden Karadeniz'e kadar uzanacak Viking Tren Hattı için destek istedi.
Özellikle Litvanya Cumhurbaşkanı Dalia Grybausketa, dün Bağış'ı kabulünde Türkiye'yi, Litvanya, Belarus ve Ukrayna ortaklığı projesi olan Viking Tren Hattı'nı desteklemeye davet ederek, bu sayede yük taşımacılığının daha ucuza mal olacağı ve gümrük prosedürlerinin de çok daha aza ineceğini vurguladı.
Edinilen bilgiye göre, Bağış, bu konudaki kararın Türkiye'deki özel sektör tarafından verileceğini, özel sektörün bu projeyi yararlı bulması halinde Türkiye'nin devlet olarak her türlü desteği sağlayacağı mesajını verdi.
Litvanya ve Ukrayna'dan yetkililer, Nisan ayında Türkiye'yi ziyaret ederek özel sektörle bu konuda toplantılar yapacak.
Türkiye Sovyetlerin Baltık işgalini tanımadı
Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Türkiye'nin, Sovyetler Birliği'nin 1944 yılında Baltık ülkelerinin işgalini tanımayan ülkelerden biri olduğunu söyledi.
Bağış, 3 günlük Baltık ülkeleri ziyaretinin ikinci ayağı olan Estonya'nın başkenti Talinn'de Dışişleri Bakanlığı Dış Politika Enstitüsü'nde verdiği konferansta Türkiye'nin AB üyelik sürecini anlattı.
Estonya'nın, Türkiye'nin AB müzakerelerinde verdiği desteğe teşekkür eden Bağış, iki ülke arasındaki ilişkilerin her zaman mükemmel olduğunu ve herhangi bir sorunun bulunmadığını kaydetti.
Türkiye'nin Baltık ülkelerinin Sovyetler Birliği tarafından 1944 yılındaki işgalini tanımadığını hatırlatan Bağış, "Sayın Dışişleri Bakanı Urmas Paet'in de belirttiği gibi, Türkiye Akdeniz bölgesinden Estonya ve Baltık ülkelerinin hava sahasını koruyan ilk NATO ülkesiydi ve Türkiye bunu olağandan daha uzun bir süre yaptı" dedi.
Bağış, Estonya ve Türkiye'nin NATO ve BM şemsiyesi altında birçok barış gücü operasyonunda işbirliği yaptığını ifade ederek, "Estonya ile ekonomik ve ticari ilişkileri daha da güçlendirmeye büyük önem veriyoruz. İkili ticaret hacmimiz istikrarlı bir şekilde artıp 2008 yılında 500 milyon dolara ulaştı. Ne yazık ki bu oran 2009'daki küresel ekonomik kriz yüzünden 208 milyon dolara düştü" diye konuştu.
"Talat sonrasında Kıbrıs sorununun çözümü zor"
Bağış, Kıbrıs sorununun çözümüyle ilgili bir soru üzerine, AK Parti'nin, iktidara geldiğinden beri Kıbrıs'taki iki ayrı devleti birleştirmeye çalıştığını dile getirerek, "Biz iktidara geldiğimizde Kıbrıslı Rumlar Türkiye'ye bile giremiyordu ve biz bunu kaldırdık. Ocak 2003'te Başbakanımız BM Genel Sekreteri Kofi Annan'dan adadaki bölünmüşlüğü sona erdirmesi için yeni bir girişim başlatmasını istedi. Annan da bu konuda 3 girişim yaptığını ve üçünün de başarısız olduğunu, dördüncü kez başarısız olmak istemediğini söyledi" ifadesini kullandı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Annan'ın girişimi başlatması halinde Türkiye ve Kıbrıs Türklerinin her zaman bir adım önde olacağı sözünü verdiğini kaydeden Bağış, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Ve Annan Planı süreci başladı. Ben de bu planın hazırlanma sürecinde yer aldım. Dengeli ve adil bir planın ortaya çıkması için çabaladık. Planda tasvip etmediğimiz noktalar vardı, ancak Annan'a boşlukları doldurması yetkisi verdik. O da adil olmaya çalıştı. Bizim sindirmemiz zor olan şeyler vardı. Tüm bu güçlüklere rağmen Türkiye planı destekleme kararı verdi. AB Genişleme Komiseri Gunther Verheugen'a Ankara'da Türk tarafının planı kabul etmesi, Rum tarafının reddetmesi halinde ne olacağını sorduk. O da böyle bir şey olmayacağını söyledi. Ama ya olursa deyince, o da KKTC'ye yönelik izolasyonların kalkacağını söyledi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin yüzde 66'sı plan lehinde oy kullandı, ama Rum tarafı da yüzde 76 ile planı reddetti. Bu referandumdan iki gün sonra Avrupa Konseyi KKTC'ye yönelik yaptırımlara son verilmesi yönünde karar aldı. Ancak 3 gün sonra genişleme çerçevesinde Güney Kıbrıs üye haline geldi ve bu kararı bloke ettiler.
Bugün KKTC ile tek doğrudan ticaret hakkı olan, KKTC'ye seyahat özgürlüğü olan tek AB üyesi ülke Güney Kıbrıs. Kıbrıs Rumlarının KKTC ile ticaret ve seyahat yapma özgürlüğü varken, diğer Avrupa ülkelerine bu ayrıcalıklardan yararlanma izni vermiyor. Bu kelimenin tam anlamıyla çifte standarttır. Türkiye, Avrupa Konseyi'nin (KKTC'ye izolasyonları kaldıran kararları) kararı uygulandığında, Türkiye limanlarını Rum gemilerine açmaktan memnuniyet duyacaktır."
"Hristofyas ve Talat Nisan'a kadar bir çözüm bulmalı"
Türkiye'nin kalıcı ve adil bir çözüm için hem KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ı hem de Rum lider Dimitris Hristofyas'ı teşvik etmeye çalıştığını, iki liderin son bir yıl içinde 65 kez bir araya geldiğini vurgulayan Bağış, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"İlk defa hem Türkiye, hem Yunanistan, hem Kıbrıs'taki iki tarafta da çözüm isteyen yönetimler var. Ama ne yazık ki şu ana kadar bir çözüm ortaya çıkmadı. Nisan ayına kadar bir çözümle gelmelerini ümit ederim. Çünkü, Sayın Talat'ın görev süresi Nisan ayında sona erecek ve eğer bir çözüm bulunmaması halinde yeniden seçilebilmesi mümkün görülmüyor. Bu yüzden ondan sonra bir çözüm için aynı platformu bulabileceğimiz konusunda emin değilim. Kıbrıs sorunu Türkiye'nin üyeliği için bir önkoşul olamaz. Eğer Kıbrıs konusu AB için bu kadar önemliyse, o zaman Rum tarafı sınır sorunlarını çözememiş Rum kesimini üye yapmamalıydı."
Bakan Bağış, bir başka soru üzerine, Türkiye'nin AB müzakerelerinde şu ana kadar 12 bölümü açtığına ve açması gereken 21 bölüm daha olduğuna dikkati çekerek, "Ne yazık ki bunların 17 veya 18'i siyasi nedenlerden dolayı bloke edilmiş durumda. Dolayısıyla önümüzde 4 bölüm kalmış durumda. Enerji gibi hiçbir kriter gerektirmeyen bölüm bile Kıbrıs Rum yönetimi tarafından bloke edilmiş durumda. Bunu açamıyoruz ve özellikle enerjinin Avrupa'nın en önemli konusu olduğu, Türkiye'nin de Avrupa'nın ihtiyaç duyduğu enerjinin yüzde 70'inin geçiş kavşağı olduğu bir dönemde açamıyoruz" diye konuştu.