Dünya mirasının yıkımı uydudan görüntülendi
Suriye'de IŞİD terör örgütünün ele geçirdiği antik Tedmur (Palmira) kentinden alınan son uydu görüntüleri, Bel Tapınağı'nın yok edildiğini ortaya çıkardı.
Uydu görüntüleri, Bel Tapınağı önündeki sütunların yıkıldığını gösteriyor.
Merkezi Cenevre'de bulunan Operasyonel Uydu Uygulama Programı (UNOSAT) Müdürü Einar Bjorgo, "Pazartesi günü uydudan elde edilen görüntüler, ne yazık ki tapınağın ana binasının ve önündeki sütunların yok edildiğini gösteriyor" dedi.
Bjorgo, pazartesi günü çekilen görüntüleri 27 Ağustos tarihli görüntülerle karşılaştırdıklarını belirtti. Hafta sonunda tapınağın yakınlarında büyük bir patlama olduğu bildirilmişti.
Suriye Tarihi Eserler ve Müzeler Genel Müdürü Mamun Abdulkarim, patlamanın ardından yaptığı açıklamada, bölgede bulunanların tapınağa yaklaşamadığını, 2 bin yıllık binanın akıbetinin bilinmediğini söylemişti.
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından 1980'de Dünya Mirası Listesi'ne alınan ve Ortadoğu'nun en önemli arkeolojik alanlarından biri kabul edilen antik kentteki Baalşamin Tapınağı da geçen hafta IŞİD tarafından yıkılmıştı. UNESCO, tapınağın yıkılmasını "savaş suçu" olarak nitelemişti.
"Çölün Gelini"
Çölün ortasında, palmiye ağaçlarıyla çevrili Tedmur, tarihi öneminin yanı sıra başkent Şam ile diğer kentleri birbirine bağlayan kavşak noktası olarak tanınıyor. "Çölün Gelini" olarak da bilinen ve başkente 215 kilometre uzaklıktaki kentte sonradan kiliseye çevrilmiş tapınaklar, mezarlar ve sıra sütunlar yer alıyor. Antik kentte 3 bin kişi kapasiteli bir amfitiyatro da bulunuyordu.
Yaklaşık 4 bin yıl önce kurulduğu sanılan kent, Helenistik çağda gelişmiş, daha sonra Roma İmparatorluğu'nun bir parçası haline gelmişti. Kent, Roma İmparatorluğu ile Asya ülkeleri arasında ipek ve baharat taşıyan kervanların en önemli uğrak noktalarından biri olmuştu. Kentin asi kraliçesi Zenobia, Roma'nın otoritesine başkaldırıp Palmira İmparatorluğu'nu kurmuş, daha sonra Anadolu'nun doğusunu, Fırat ve Dicle havzasının bir bölümünü, Suriye'yi, Sina Yarımadası'nı ve Mısır'ın bir kısmını ele geçirmişti.
M.S. 272'de Roma İmparatoru Aurelian, kaybedilen toprakları almak üzere Palmira'ya sefer düzenlemiş ve Kraliçe Zenobia ile oğlunu esir alarak İtalya'ya götürmüştü. Sefer sırasında Romalı askerler tarafından yağmalanan kent, bir daha toparlanamamıştı. Roma İmparatorluğu'nun yıkılmasının ardından Bizans İmparatorluğu'nun eline geçen kent, askeri üs olarak kullanılmış ve kentteki tapınaklar kiliseye çevrilmişti.
Suriye'deki iç savaştan önce Palmira, ülkenin en önemli turistik merkezlerinden biriydi. Her yıl binlerce turist, antik kenti görmek için bölgeye akın ediyordu.
UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova, "Palmira, çölün ortasında olağanüstü bir arkeolojik site. Bu antik kentin yıkımı, sadece savaş suçu değil, insanlık için de büyük bir kayıp olacaktır" diyerek duyduğu endişeyi dile getirmişti.
IŞİD, mart ayında Irak'taki Nimrud ve Hatra antik kentlerini yerle bir etmiş, militanlarının Musul'daki müzede tarihi eserleri balyozlarla yok ettiğini gösteren videolar yayınlamıştı. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, saldırıyı "savaş suçu" olarak nitelemişti.