Merkel, yeni fasılların açılmasını istiyor
Almanya Başbakanı Angela Merkel, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) müzakere sürecine ilişkin, "23. ve 24'üncü fasılların, yani yargı reformu gibi konuları ele alan bu fasılların da açılmasını istiyoruz'' dedi
BERLİN - Berlin'deki Başbakanlık binasında bir araya gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, görüşmelerinin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
Başbakan Erdoğan'ın ziyaretinin Türkiye ile Almanya arasında yakın ilişkilerinin bir göstergesi olduğunu vurgulayan Merkel, "Türkiye ve Almanya büyük ortak stratejik çıkarlara sahip" ifadelerini kullandı.
İlişkileri her alanda daha da güçlendirmek istediklerini ancak Türkiye'nin AB'ye tam üyeliği konusunda soru işaretlerinin sürdüğünü belirten Merkel, yeni koalisyon hükümeti sözleşmesinde Türkiye'nin AB üyeliğini ''ucu açık'' bir süreç olarak gördüklerini hatırlattı. Merkel, "Tabii ki biz bölgesel politikalarla ilgili 22'nci faslın görüşülmesini, 23 ve 24'üncü fasılların, yani yargı reformu gibi konuları ele alan bu fasılların da açılmasını istiyoruz" şeklinde konuştu.
"Gezi Parkı protestoları temel haktır"
Görüşmede uluslararası ve bölgesel gelişmeleri, ikili ilişkileri, Türkiye'deki bazı gelişmeler üzerine konuştuklarını dile getiren Merkel, iki ülke hukuk sistemiyle ilgili de görüştüklerini belirterek, ''Yargının bağımsızlığı, hakim ve savcıların seçimi gibi konuları ele aldık. İki ülke adalet bakanları arasında bu konularda görüş alışverişi öngörüyoruz'' şeklinde konuştu.
Gazetecilerin soruları üzerine, Gezi protestolarına da değinen Merkel, her ülkenin kendi iç sorunlarını kendisinin halletmek zorunda olduğunu belirtirken, "Gezi Parkı'ndaki protestolar konusunda bunun temel hak olduğunu söylemiştim. Protesto bir temel haktır" ifadelerini kullandı.
Görüşmelerinde terörle mücadele konusunu da ele aldıklarını ifade eden Merkel, "İçişleri Bakanlıkları Müsteşarlarının görüşmelerini karara bağladık. Bu alandaki konuları görüşecekler" dedi.
Suriye kamplarına övgü
Başbakan Merkel, görüşmelerinde Suriye konusunu da görüştüklerini belirtirken, Türkiye'nin Suriyeli mülteciler için yaptığı çabaları övdü.
"Türkiye bu alanda çok büyük katkıda bulunuyor. Özellikle Suriye'den kaçmak zorunda kalanlar ve mültecilerle ilgili. Türkiye'de, Suriye'den kaçan 700 bin mülteci bulunuyor" diyen Merkel, gelecek günlerde Alman Uyum Bakanı ile Kalkınma Bakanının Türkiye'deki mülteci kamplarını ziyaret edeceğini, bunun Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'un yapacağı ziyaret öncesinde de bir hazırlık niteliğinde olacağını kaydetti.
"Suriye'deki durumun bu şekilde kabul edilemez olduğunu konuştuk" diyen Merkel, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İnanılmaz trajedi yaşanıyor. Özellikle BM Güvenlik Konseyi'nde bu alanda adımların atılması gerekiyor. Cenevre görüşmelerinde insani çözüm açısından dilediğimiz ilerlemenin kaydedilmediğini görmekteyiz. Rusya, Çin ve İran ile olan temasların sürdürülmesi gerektiğini ele aldık. Özellikle insanların orada çok acı durumda olduklarını, her gün gördüğümüz resimlerin kanıtladığını konuştuk."
Başbakan Merkel, Suriye'deki trajediyle ilgili, Rusya'nın rolünün önemini vurgulayarak, "Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndedir bunun anahtarı. Biz Rusya ile çok yoğun bir şekilde görüşüyoruz. Kimyasal silahlarda ilerleme kaydettik" dedi.
Almanya'da yaşayan Türkler oy kullanacak
Başbakan Erdoğan ile Türkiye'de yakında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerini ve Almanya'da yaşayan Türk vatandaşları için Almanya'da sandık kurulması konusunu da ele aldıklarını açıklayan Merkel, "Almanya'da yaşayan Türk vatandaşların elbette Türkiye'deki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılmaları için destek vereceğiz" ifadesini kullandı. Merkel, ''Almanya'da yaşıyorlar ama Türk vatandaşılar. Elbette Türkiye'de seçimler için oy kullanma haklarının olması gerekiyor'' dedi.
Almanya'da yaşayan herkesin, göçmenlerin de başbakanı olduğunu vurgulayan Merkel, "Almanya'da yaşayan, Alman vatandaşı olan veya çifte vatandaş olan ve Türk kökenli olanlar açısından ebetteki ben kendimi onların da Şansölyesi olarak hissediyorum'' şeklinde konuştu.
Hükümetin koalisyon sözleşmesinde, Almanya'da doğan göçmen kökenli gençler için 18 ila 23 yaş arasında Alman vatandaşlığı ile ebeveynlerinin vatandaşlığı arasında seçim yapmaya zorlayan "opsiyon modelini" kaldırma hedefinin yer aldığını da vurgulayan Merkel, "Bu çok önemi adımdır. İki vatandaşlık arasında tercih etme zorunda kalmaları değil, ikisini de sürdürmelerini istiyoruz" şeklinde konuştu.
Merkel, Başbakan Erdoğan'ın entegrasyon konusundaki açıklamaları ve geçmişte yaşanan tartışmayla ilgili olarak şunları belirtti:
"Bugün tekrar bu konuyu görüştük. Ben şunu ifade ettim, Biz uyum çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Uyum bir çıkmaz yol değildir ve tek taraflı bir yol değildir. Elbette Almanya'ya gelen insanlar burada Almanca öğreniyorlar, burada hayatlarını sürdürüyorlar, uyum aynı zamanda burada uzun süredir yaşayan toplumun da diğer kültürü kucaklamasını gerektirir. Bu her zaman iki taraflı bir ilişkidir. Sayın Başbakan Köln'de olduğu gibi 'asimilasyon olmaz' dediği zaman, sanki bize bunun bir uyarı gibi söylenildiği hissiyatına kapılıyoruz. Sanki bu alanda öyle bir çabamız varmış gibi. Halbuki burada kimse bunu istemiyor. Kesinlikle böyle bir amacımız yok. Almanya kendisi çok yönlü bir ülkedir. Bavyeralılara baktığımız zaman onlar da kültürel kimliklerinin kabul edilmesini istiyorlar. Aynı Kuzey Almanların da bunu istediği gibi. Biz bundan ötürü gurur duyuyoruz. Farklı etkilerin bir zenginlik teşkil ettiğine inanıyoruz. Toplumuzun bir zenginlik kaynağı olduğunu düşünüyoruz. Biz kabine görüşmelerinde bu uyum çabalarımızı artıracağımızı ele aldık. Özoğuz ve ben bu konuda meslek eğitim açısından bir ağırlık noktası oluşturmaya karar verdik. Özellikle Almanya'da yaşayan genç kökenlilerin aynı Alman yaşıtlarına eş değer seviyede meslek eğitiminden faydalanmaları gerektiğini söyledik."