Mısır'da 'DGM'ler geri döndü

Mısır'da Hüsnü Mübarek döneminin kapanmasını sağlayan 25 Ocak devriminin ardından 2012 yılında kaldırılan "olağanüstü devlet güvenlik mahkemeleri"nin yeniden göreve başladığı bildirildi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mısır Başbakanı Şerif İsmail'in olağanüstü devlet güvenlik mahkemelerinin yeniden göreve başlamasıyla ilgili kararı resmi gazetede yayımlandı.

Kararın birinci maddesinde "Başsavcılık, izinsiz toplanma, izinsiz gösteri düzenleme, halkı korkutma, baltacılık yapma, çalışma özgürlüğüne saldırı, kamu malına zarar verme, terör kanunlarını ihlal etme gibi çeşitli suçlar işleyenleri olağanüstü devlet güvenlik mahkemelerine sevk edebilir." ifadeleri yer aldı.

Söz konusu kararın şu ana kadar mahkemelere sevk edilmemiş davalar için geçerli olacağı ve yayın tarihinden itibaren yürürlüğe girdiği aktarıldı.

"Mübarek döneminin uygulamasıydı"

Cenevre'de yaşayan Mısırlı hukukçu ve araştırmacı Ahmed Mufrah, kararla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Bu mahkemeler, yönetimi boyunca olağanüstü hal dayatan Hüsnü Mübarek döneminin uygulamasıydı ve 2012'de kaldırılmıştı. Bunlar olağanüstü hal dönemlerinde getirilen mahkemeler." dedi.

Bunların 3 Temmuz 2013'teki askeri darbenin ardından gelen yönetimin adımı olduğuna dikkati çeken Mufrah, "Birleşmiş Milletler Keyfi Tutuklamalar Çalışma Grubu, daha önceki raporlarında bunun olağanüstü hal ve istisnai durumlar da dahi olsa adil yargılama kriterlerine aykırı olduğunu ifade etmişti. Bu mahkemelere itiraz hakkı yok. Hüküm, doğrudan onaylaması ya da reddetmesi için cumhurbaşkanına gidiyor." diye konuştu.

Mufrah, "Mahkemelere, adalet bakanının görüşü alınarak cumhurbaşkanı ya da yetkili temsilcisi tarafından atanan hakimler bakıyor. Aralarında askeri hakimler de bulunabiliyor. Olağanüstü haller kalktığında mahkemeler bir süre kalıyor ve davalar bitinceye dek görevini sürdürüyor." ifadelerini kullandı.

Mısır'ın İskenderiye ve Tanta kentlerindeki iki kiliseye nisan ayında düzenlenen ve terör örgütü DEAŞ'ın üstlendiği bombalı saldırılarda 45 kişi hayatını kaybetmiş, 125 kişi yaralanmıştı. Olayın ardından ülkede 3 ay süreyle olağanüstü hal ilan edilmiş, temmuz ayında da 3 ay daha uzatıldığı bildirilmişti.