"Arabuluculuk değil kader birliği yapıyoruz"

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, Irak ve Suriye arasında arabuluculuk değil kader birliği yaptıklarını söyledi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

AMMAN – Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye ile Irak arasında yaşanan gelişmelerle ilgili olarak, Türkiye ve Ürdün'ün bu iki ülke ile sınır paylaştıklarını belirterek, "Onların kaderi bizim kaderimiz. Biz bu konu gündeme geldiğinde konuya 'arabuluculuk' adını vermedik. Çünkü, biz bu konuda iki taraf görmüyoruz. Bu sorun, aile içi bir sorundur ve sorun tek taraflıdır. Bizim bu konuya bakışımız 'tek bölge, tek gelecek' şeklinde özetlenebilir" dedi.

Ürdün Dışişleri Bakanlığında bir araya gelen Davutoğlu ve mevkidaşı Nasir Cevde, baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Davutoğlu, Amman;da 1988 yılında 8 ay kaldığını ve buranın kendisi için ayrı bir önemi olduğunu vurgulayarak başladığı konuşmasında "Burası benim ikinci vatanım değil, birinci vatanım" diye konuştu.

Ürdün'deki temaslarıyla ilgili bilgi veren Davutoğlu, bugün Kral Abdullah ve Başbakan Nadir Dahabi ile çok yararlı görüşmeler yaptıklarını söyledi.

Türkiye ile Ürdün arasındaki ilişkilerin her zaman çok özel olduğunun altını çizen Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Biz, Ürdün ile aynı kültüre, tarihe sahibiz. İki ülke arasında belirli düzeyde ekonomik ilişkiler mevcut. Bizim yüksek düzeyli ilişkilerimiz devam edecek. Kısa zamanda Kral Abdullah'ın ülkemize geleceği ve Cumhurbaşkanımızın da Ürdün;e en kısa zamanda ziyarette bulunacağı söyleyebiliriz."

Ekonomik olarak iki ülke arasında serbest ticaret anlaşması yapılacağını belirten Davutoğlu şöyle konuştu:

"Yeni ekonomik projeleri hayata geçireceğiz. Elektrik, elektrik altyapısı, Arap doğal gazının Ürdün ve Suriye üzerinden Türkiye;ye taşınması, kara ve hava yolu taşımacılığının geliştirilmesi gibi bir çok alanda işbirliği olanaklarını geliştiriyoruz. Biz, aynı karasal sınırı paylaşmıyoruz ama Ürdün'ü komşumuz olarak görüyoruz. Ürdün'ün ekonomik kalkınması doğrudan Türkiye'yi etkilemektedir. Dolayısıyla ekonomik ilişkilerimizi geliştireceğiz."

Kültürel olarak bugün Ürdün Üniversitesi'nde Türk Dili programının açılışına katıldığını kaydeden Davutoğlu, bu tür girişimlerle kültürel işbirliğinin daha da ilerletileceğini söyledi.

"Bölgesel olarak ise inanıyorum ki, biz bölgemizde tarihi dönüm noktasındayız" diyen Davutoğlu, ülkelerin önünde büyük şanslar olduğu gibi büyük risklerin de bulunduğunu bildirdi.

Filistin-İsrail

Bölgede kalıcı ve geniş kapsamlı bir barışın var olması için mutlaka 1967 öncesindeki Filistin topraklarına geri dönülmesi gerektiğini ifade eden Dışişleri Bakanı Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Umut ediyoruz ki, artık geçici yerleşimler yerine nihai olarak bu konuda anlaşmaya varılır. Bu konunun çözülmesi sadece bölgeye değil, tüm dünyaya barış getirecektir. Biz, Arap barış planını destekliyoruz. Biz, Filistinli kardeşlerimizin yeniden bir araya gelmelerini, birlik olmalarını destekliyoruz. Birlik olmadan müzakerelerde kalıcı barışa yönelik ciddi adımlar atılamaz. Ürdün ve diğer dost ülkelerle birlikte Mısır'ın arabuluculuğunda yapılan planı destekliyoruz."

Bir gazetecinin İsrail'e gezisini neden iptal ettiği yönündeki sorusuna Davutoğlu, bu konuda ciddi spekülasyon yapıldığını ancak gelecek ay İsral;e planlanmış bir ziyaretin olmadığını dolayısıyla iptal etmenin de söz konusu olamayacağını belirtti.

İsrail ile Türkiye arasında şu anda sorun olup olmadığıyla ilişkin bir soruya da Davutoğlu, iki ülke arasında ikili ilişkilerde bir problem bulunmadığını ancak Filistin ve Gazze konularında sorun bulunduğunu ve kendilerinin İsrail'i eleştirdiğini söyledi.

Davutoğlu şöyle konuştu:

"Bugün uluslar arası kamuoyuna diyorum ki, Gazze'de insanlık dramı yaşanmaktadır. Bu insanlık dramını görmek zorundayız. Sekiz ay oldu ancak Gazze'de en ufak bir gelişme yaşanmadı. Bu gerçeğin farkındayız. Eğer bölgede kriz varsa hepimiz yüzümüzü o yöne çeviriyoruz. Eğer kriz yoksa çatışmalar, savaş durmuşsa biz, krizin bittiğini düşünüyoruz.

Gazze'de binlerce insanın evleri yok, okul sezonunda binlerce öğrencinin gidecek bir okulu yok. Bizim insan olarak, uluslararası komitenin bir üyesi olarak bu sorunlara işaret etmek bizim görevimizdir. İsrail ile Türkiye arasındaki ilişkiler uzun bir süreye dayanıyor ve bu devam edecek."

"Kaderimiz bir"

Türkiye ile Arap ülkeleri asındaki ilişkilerin sorulması ve dışarıdan bir ülke olarak Türkiye;nin bölgedeki sorunlara müdahale etmesinin nasıl karşılandığı yönündeki soruya ise Bakan Davutoğlu, "Lütfen Araplar var, Türkler var, bunlar diğerlerinden ayrı diye düşünmeyin. Biz, çok uzun bir tarihe sahibiz, kaderimiz bir ve geleceğimiz de aynı… Türkiye, özel olarak Arap Birliği ile ilgileniyor. Peki biz neden bu konuyu Müslüman Müslümana ilişkiler olarak söylemiyoruz? Neden komşu komşuya ilişki olarak tanımlamıyoruz? Bunu biz dışardan bir müdahale olarak görmüyoruz, kendimizi Arap Birliği'nin bir parçası olarak görüyoruz ve görmeye de devam edeceğiz" diye yanıt verdi.

Cevde

Ürdün Dışişleri Bakanı Nasır Cevde de Ürdün olarak Türkiye;nin bölgede oynadığı arabulucu rolünü desteklediklediklerini söyledi.

Davutoğlu ile uluslararası birçok toplantıya katıldıklarını ve bugün de Davutoğlu'nun Kral Abdullah ile görüşmesinde Suriye ve Irak arasında yaşanan son gelişmeler ile Türkiye'nin burada oynadığı arabuluculuk rolünün gündeme geldiğini söyledi.

Cevde, dün yapılan Arap Birliği toplantısında ülkeler arasında bu tür toplantıların devam etmesi halinde sorunun çözüleceğini gördüğünü anlattı

Türkiye'nin bölgedeki konumuna dikkati çeken Cevde, bölge ülkelerinde yaşanan sorunlarda Türkiye'nin arabulucu olmasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti, Türkiye ile bölgede kalıcı bir barışın sağlanması konusunda ortak fikre sahip olduklarını kaydetti.

İsrail'in bölgedeki yeni yerleşim yerlerinin uluslararası hukuk kurallarını ihlal ettiğini söyleyen Cevde, sorunun çözüme kavuşması için iki ülkenin de elinden geleni yaptığını sözlerine ekledi.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, toplantının ardından Amman'da bulunan Salt Şehitliği'ni ziyaret etti ve çelenk koydu.

Ürdün Üniversitesi'nde Türk Dili ve Kültürü Programı açılmasına ilişkin protokolün imza törenine katılan Davutoğlu, Ürdün Dışişleri Bakanı Cevde'nin onuruna vereceği iftar yemeğine katıldı.