"Görüşmelerden çekilme lüksümüz yok"
KKTC Cumhurbaşkanı Talat, Kıbrıs sorununun çözümünde en fazla kazancı elde edecek taraf olduklarını belirtti
LEFKOŞA - KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs sorununun çözümünde en fazla kazancı elde edecek taraf olduklarını ifade ederek, "Bu nedenle bizim görüşmelerden çekilme lüksümüz yoktur" dedi.
Cumhurbaşkanı Talat, Bayrak Televizyonu'nda (BRT) bu akşam canlı yayınlanan Akis programında, Avrupa Toplulukları Adalet Divanı'nın (ATAD) Orams davasıyla ilgili aldığı kararı ve karar sonrası gelişmeleri değerledirdi.
ATAD'ın Orams kararından sonra, "müzakerelerden çekilmek gerektiği" yönünde eleştiriler aldığını, bu konuyu uzunca süre "beyninde tarttığını" ve arkadaşları ile konuyu değerlendirdiğini anlatan Talat şöyle devam etti:
"Ve nihayet şuna karar verdim; Biz, görüşmelerden çekilemeyiz. Öyle bir lüksümüz yoktur. Bu çok ciddi bir risk almak demektir. Çünkü biz 'çekildik' dediğimiz andan itibaren Rum tarafının masaya gelme yükümlülüğü veya motivasyonu olmayabilir."
Rumlar görüşme masasından uzaklaşınca, yıllardır masayı yeniden kurmak için çaba harcamak zorunda kalabileceklerini ifade eden Talat, "Niye, çünkü biz çözümden en fazla kazancı elde edecek tarafız. Bu nedenle bizim görüşmelerden çekilme lüksümüz yoktur" dedi.
Müzakerelere hiç bir şey olmamış gibi devam etmelerinin de yanlış olduğunu vurgulayan Talat, bu nedenle dün Kıbrıs Rum yönetimi lideri Dimitiris Hristofyas'ı telefonla arayarak, "ATAD'ın kararının kendilerini çok üzdüğünü, kararı sürece atılmış bir bomba olarak gördüğünü, çözüm geciktikçe dış etkenlerin daha fazla etkili olmaya başladığını, hiç kimsenin Kıbrıs konusunda masum olmadığını, hele siz hiç masum değilsiniz" dediğini, "bir araya gelerek konuyu değerlendirmeleri gerektiğini" söylediğini aktardı.
Hristofyas'la bugün yaptıkları görüşmede, Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin süreci yoğunlaştırma kararı çıkardıklarını belirten Talat, "Bizim de arzumuz buydu, aslında...Yola devam dedik" diye konuştu.
Hedef, cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi referandum
Cumhurbaşkanı Talat, müzakerelerde, ağustos ayı öncesinde ilk iki tur gözden geçirmeyi tamamlayarak, ağustos sonunda al-ver sürecini başlatma, yıl sonuna kadar da süreci tamamlayarak, yıl sonu veya 2010 başında referanduma gitme hedefinde olduğunu söyledi.
Bu hedefini Rum tarafına söylediğini, Rumların takvim ve hakemliğe alerjisi olduğunu ve buna bağlanmak istemediğini kaydeden Talat, ancak Rumların bu doğal takvimi "makul bulduğunu" hissettiğini belirtti.
2010 nisan ayında KKTC'de cumhurbaşkanlığı seçimi olduğuna işaret eden Talat, "Seçimden makul bir süre önce referandumun yapılması lazım, aksi halde kesintiye uğrar" dedi.
"Büyük sorumsuzluk"
ATAD'ın Orams kararının, "büyük bir sorumsuzluk" olduğunu dile getiren Talat, Avrupa Birliği (AB) kurumlarının Kıbrıs konusunda büyük hatalar yaptığını söyledi.
Müzakerelerde mülkiyetin konuşulduğunu ve mülkiyetin en zor konulardan biri olduğunu kaydeden Talat, "Bu şartlar altında bu mahkeme (ATAD) adeta bir bomba atar gibi müzakere masasının altına, böyle bir karar alabiliyor. Bu ciddi bir sorumsuzluktur. AB'nin yaptığı, bana göre ikinci büyük sorumsuzluk budur" dedi.
AB'nin kurumlarının hatalar yaptığını söyleyen Talat, bu hataların birincisinin, Kıbrıs sorunu çözülmeden Güney Kıbrıs'ın AB'ye alınması olduğunu, bunun "hata" olduğunu bugün AB yetkililerinin de kabul ettiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Talat, İngiliz Linda ve David Orams çifti hakkında mülk davası açan Rum Meletios Apostolides'in avukatı Konstantin Kanduras'ın, kamu yararı gereği, KKTC'ye girişinin engellenmesinin gündeme gelebileceğini de açıkladı.
Talat ayrıca, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun ilk resmi ziyaretini yarın KKTC'ye yapmasının, Türk Dışişleri'nde bir gelenek olduğunu belirterek, ziyarette, ATAD'ın kararı, AB ile ilişkiler ve en önemlisi de müzakerelerin gündemlerinde olacağını bildirdi.