"İngiltere, Kıbrıslı Rumların taraftarı oldu"
Talat, Kıbrıs sorunuyla ilgili son gelişmeleri ve Türk tarafının tutumunu değerlendirdi
MOSKOVA - KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, İngiltere'nin Kıbrıslı Rumların taraftarı haline geldiğini belirtti.
Talat, Rus "Gazeta" gazetesine verdiği demeçte, Kıbrıs sorunuyla ilgili son gelişmeleri ve Türk tarafının tutumunu değerlendirdi. Talat, KKTC'nin 1. Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'ın "adanın birleştirilmesi için hiçbir şey yapmadığını, kendisinin bu konuda neler yaptığı" yolundaki soruya, "Önceki Cumhurbaşkanı, Kıbrıs'ın birleştirilmesine karşıydı. Ben ise birleştirilmesi taraftarıyım" yanıtını verdi. Kıbrıslı Rumların adanın tamamını yeniden ele geçirme yönünde emeli olmaması halinde, birleşmede olumsuz bir yön görmediğini ifade eden Talat, "Bu yönde bir endişemiz var. Ancak böyle bir şeyin gerçekleşmemesini ümit ediyorum. Birleşme hem ekonomik, hem siyasi, hem de askeri açıdan yararlar sağlayacak" dedi.
İngiltere'nin eski sömürgesi Kıbrıs'taki rolünün ne olduğu yolundaki bir soru üzerine de Talat, İngiltere'nin de tüm devletler gibi adanın güney kısmında yaşayan Rumları Kıbrıs'ın tamamını yöneten iktidar gibi gördüğünü söyledi. İngiltere'nin garantör devletlerden biri olduğunu anımsatan Talat, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Ancak İngiltere, 1963 yılından beri garantörlük sorumluluklarını yerine getirmedi. Garantörlük sorumluluklarını sadece Türkiye yerine getiriyor. İngiltere ise Kıbrıs Rumlarının taraftarı pozisyonuna geldi. Bundan dolayı sorunun çözümünde olumsuz rol oynadı. İngiltere'nin çabaları, burada kendi askeri üslerini korunmaya yönelik."
Talat, ambargodan sonra KKTC'ye hangi ülkelerin yardımcı olduğuna dair bir soru üzerine de, "Türkiye bize herkesten fazla yardımcı oluyor. Diğer ülkelerden bize doğrudan yardımlar yapılmıyor. Bu anlamda ABD ve İngiltere, Kıbrıslı Türklere karşı daha dürüst davranıyor" dedi.
"Aldığımız yardım 300 milyon dolar civarında"
Türkiye'nin KKTC ekonomisine yardımıyla ilgili bir soru üzerine de Talat, "Kesin rakamları tam olarak bilmiyorum. Ancak Türkiye'den aldığımız yardım, 300 milyon dolara yakın. Bu da bütçenin yüzde 30'unu oluşturuyor" karşılığını verdi. Ambargoların KKTC ekonomisine yabancı yatırımın önündeki en büyük engeli oluşturduğuna dikkati çeken Talat, "Ancak yatırımcılar bize buna rağmen gelmeye devam ediyor. Elbette başta Türkiye olmak üzere, İsrail, Almanya ve İngiltere gibi ülkelerden yatırımcılar geliyorum" dedi.. Talat, bir soru üzerine, KKTC'nin 1983 yılında ilk kuruluşunda devlet modeli olarak Türkiye'yi örnek aldığını, ancak KKTC Anayasasında kendine has bazı özelliklerin de bulunduğunu söyledi.
"Ambargo kalkarsa gidenlerin büyük bölümü döner"
Talat, ambargonun kaldırılması halinde Kıbrıs'tan ayılan Türklerin geri dönüp dönmeyeceği sorusu üzerine, "Evet, bence birçoğu vatanlarına geri dönecek. Ancak mesela nükleer enerji mühendisleri adaya geri dönmeyip Rusya'ya gidecek (gülerek)" dedi. Uluslararası normlara göre yaşamak ve tüm dünya tarafından kabul edilen bir ülke olmak istediklerinden uluslararası yasalarla ciddi sorunları bulunduğunu belirten Talat şunları söyledi:
"Uluslararası yasalara uygun yaşamak istemeseydik, her şey daha iyi olurdu. Ancak biz bu yasalara göre yaşamak istiyoruz. Maalesef diğer devletlerle işbirliği kuramıyoruz. Rum kesimi böyle ilişkiler kurulmasına karşı çıkıyor. Herhangi bir devletin lideri hakkımızda kötü konuştuğu zaman, ona telefon edip konuşmak istiyorum, ancak bunu bile yapamıyorum."
KKTC'ye yönelik ambargonun başka devletlerin çıkarına olup olmadığı yolundaki bir soru üzerine Talat, "Elbette olabilir. Ancak büyük devletlerin böyle küçük bir halka karşı ambargo uygulamakla ne kazandığını ben anlamıyorum" ifadelerini kullandı.
"Biz bölücülük yapmıyoruz"
Talat, "Kıbrıslı Türklerin kendilerini Basklar, Kürtler, İçkeryalılar veya Abhazlarla karşılaştırıp karşılaştırmadığı" sorusuna, "Hayır. Burada her şey farklı. Biz onlardan farklı olarak bölücülük yapmıyoruz. Biz, Kıbrıs sorunun çözülmesini istiyoruz. Kıbrıs'ın birleşmesini istiyoruz" karşılığını verdi. Adanın yeniden birleştirilmesi şansı olup olmadığı yolundaki bir soru üzerine de Talat, şunları belirtti:
"Birleşme yasal olacak. Kıbrıslılar, farklı dil, kültür, etnik yapıya sahip iki farklı halktır. Ancak bu halklar, kendi aralarında işbirliği yapacak. Ben Kıbrıs sorunun çabuk çözülmesini istiyorum. Biz buna görüşmeler yoluyla ulaşacağız. Rum tarafının lideriyle görüşme sırasında, çok taraflı görüşme sürecine start vereceğimizi düşünüyorum. Böylece bu sorunu kısa sürede çözebiliriz."