"Türkiye'nin genç ve tüketen orta sınıfı ilgimizi çekiyor"

Didem ERYAR ÜNLÜ

Evonik Industries, otomotiv, lastik, kauçuk sektöründe dünya kimya endüstrisini yönlendiren şirketlerden birisi. Türkiye pazarında önemli bir deneyime sahip olan şirket 25 yılı aşkın bir süredir Türkiye'de faaliyet gösteriyor. İlk faaliyet alanımız Tuzla olan Evonik, burada tekstil sektörü ve su için kimyasallar üretti. Daha sonrasında Tuzla, Türkiye'deki tüm faaliyetlerinin merkezine dönüştü. Bugün gerek iç pazar gerekse Orta Asya'ya yönelik üretim burada gerçekleşiyor.

Evonik CEO'su Dr. Klaus Engel, "Ülkenin büyüyen, genç ve tüketen orta sınıfı bizim çok ilgimizi çekiyor. Size bir örnek vermek gerekirse; Türkiye'de doğum oranı diğer ülkelerden oldukça yüksek. Bu da, bebek bezleri için ürettiğimiz süper emicilerin çok başarılı olduğu anlamına geliyor. Süper emiciler Çocuk Bakımı Birimi'miz kapsamında 35 Türk şirketine satıyor" diyor.

Dağıtım yapılarını sürekli olarak geliştirmeyi amaçlayan şirketin önceliği, Türk pazarının beklentilerine yönelik ürün ve çözümler sunmak.
1990'ların ortasından itibaren Türkiye'de süper emiciler alanında faaliyet gösteren Evonik, bu alanda önemli bir pazar konumuna sahip. Şirketin İstanbul'da bulunan dağıtım merkezi önde gelen uluslararası bebek bezi üreticilerinin yanı sıra, Türk KOBİ'lerine de hizmet sunuyor.

4 milyondan fazla bebek

Bugün Türkiye'de bebek bezi üreticilerinin sayısı 30'un üzerinde. Üç yaşın atındaki bebeklerin sayısı ise dört milyonun üzerinde. Bebek bezi pazarı penetrasyonunun yüzde 60 civarında olması, pazarın önemli fırsatlar sunduğunun göstergesi. Bunun yanı sıra, Türkiye'deki bebek bezi üretiminin bir bölümü de Orta Asya ve Kuzey Afrika'ya ihraç ediliyor.

Dünyanın önde gelen süper emici malzeme üreticilerinden biri olab Evonik, bu konuda önemli inovasyonlara da imza atıyor.

Kriz, büyüme beklentilerimizi değiştirmedi

Kriz, büyüme beklentilerimizi değiştirmedi

Evonik Başkanı Dr. Klaus Engel, şirketin 2012 Yıllık Raporu'nda şu yorumları yapıyor: "2012 yılında küresel ekonomide belirsizlik hakimdi. Avrupa'daki devlet borçları; ABD'de konsolidasyon çabalarına yönelik endişeler ve gelişen ekonomilerde büyüme oranlarında yaşanan düşüş, şirketleri ve yatırımcıları olumlu etkilemedi. Küresel ekonomik büyüme beklentilerin altında kaldı. Bunun sonucunda, küresel finans piyasalarına yüksek volatilite ve belirsizlik hakim oldu. Tüm bu gelişmeler, bizim büyüme beklentilerimizi değiştirmedi. Tam tersine, zorlu ekonomik ortama rağmen, 2012 yılında da Evonik bir önceki yılın iyi seviyesine yaklaştı. Evonik'in geleceğine güvenle bakıyorum Yönümüz ve stratejimiz doğru. Bu performansımıza ve rakamlarımıza da yansıyor. Hedefimiz çekici pazarlarda büyümeye devam etmek. Yatırımlarımız küresel megatrendler ve büyüme bölgelerine yoğunlaşırken, yaratıcı gücümüzle yarının pazarlarında da varlığımızı artırıyoruz. Geçen sene dünya nüfusu 80 milyon kişi arttı. Bu trend her yıl hız kazanıyor. Dünyadaki her bir kişinin temiz suya, sağlıklı gıdaya, sağlık bakımına ve konuta ulaşmaya hakkı var. Rekabetin ve satın alma gücünün artması için temel şartlardan birisi enerji arzının artması. Enerji ve kaynakların korunmasına yönelik çözümler daha önemli bir konuma geliyor. Megaşehirlerin sayısının artması, trafik yoğunluğunu beraberinde getirecek. Bu da gelecekte sürdürülebilir kişisel mobilite talebini artıracak. Bazı raporlara göre dünya genelinde araç sayısı 2030 yılına kadar iki kat artış gösterip, 2 milyara ulaşacak."
Evonik'in ürün portföyünün özellikle sağlık, beslenme, kaynakların verimli kullanımı ve küreselleşmenin getirdiği megatrendlere odaklandığını söyleyen Dr. Engel, bu alanlarda müşterilerine gerçek anlamda katma değer yarattıklarını söylüyor.
Dr. Engel, Türkiye pazarı ve sektöre yönelik görüşlerini DÜNYA ile paylaştı:


* Ekonomik kriz şirketinizi nasıl etkiledi? Kriz sonrasında odaklandığınız pazarlarda değişiklik oldu mu?

Krizi fırsat olarak değerlendirdik. Kimya sektöründeki faaliyetlerimizi sağlık, beslenme, verimlilik ve küreselleşmeye yönelik sosyal ve ekonomik megatrendler doğrultusunda düzenlemeye çalıştık. Amacımız piyasalara ve müşterilerimize her zamankinden daha yakın olmak ve Evonik'in, geleceğin temel sorunlarına cevap vermak adına yapabileceklerine işaret etmek oldu. Bu strateji başarılı oldu. Avrupa'da yükselen bir ekonomik güç olan Türkiye, bizim için önemli bir ticaret ortağı. Türkiye'de çok önemli bir kalkınma potansiyeli görüyoruz ve orta vadede buradaki ciromuzu artırmayı arzu ediyoruz.

* Bu süreçte Ar&Ge faaliyetleriniz nasıl gelişti?

Yeniden yaratmak ve inovasyonun başarının temel faktörleri olduğuna inanıyorum. Zor zamanlarda rekabetçi kalmak için bu özellikler çok büyük önem taşıyor. Bu yüzden dolayı, 2009 yılında birle Ar-Ge harcamalarımızdaki kısıntı son derece sınırlı oldu. Mevcut Ar-Ge çalışmalarımızda odak noktamız tüm ulaşım modellerinde tasarım ve enerji verimliliğine odaklı. Şu anda yaklaşık 500 proje üzerinde çalışmalarımız sürüyor.
 
* Yenilenebilir enerji günümüzün yükselen alanlarından birisi. Herkes bundan bahsetse de, yatırımlar hala yavaş. Avrupa dışında, bu alana ilgi ne düzeyde ve geleceğe dair öngörüleriniz neler?

Yenilenebilir enerji uzun bir zaman boyunca odaklanacağımız konulardan birisi. Güneş enerjisini örnek alalım. Yüksek teşvikler sayesinde senelerdir yaşanan patlamanın ardından, bugün piyasada önemli bir kapasite fazlası oluşmuş durumda. Öte yandan, güneş enerjisi talebinin artacağı da kesin. Dolayısıyla, güneş enerjisine biraz zaman tanımamız gerektiğini düşünüyorum. Bunun sonunda, güneş enerjisi, enerji arzının temel taşı olabilir.

* Türkiye pazarına ne zaman girdiniz?

* Türkiye pazarına ne zaman girdiniz?

Evonik Group 25 yılı aşkın bir süredir Türkiye'de faaliyet gösteriyor. İlk faaliyet alanımız Tuzla oldu. Burada tekstil sektörü ve su için kimyasallar ürettik. O kadar başarılı olduk ki, Tuzla'yı Türkiye'deki tüm faaliyetlerimizin merkezine dönüştürdük. Ülkenin büyüyen, genç ve tüketen orta sınıfı bizim çok ilgimizi çekiyor. Size bir örnek vermek gerekirse; Türkiye'de doğum oranı diğer ülkelerden oldukça yüksek. Bu da, bebek bezleri için ürettiğimiz süper emicilerin çok başarılı olduğu anlamına geliyor. Süper emicileri Çocuk Bakımı Birimi'miz kapsamında 35 Türk şirketine satıyoruz.  

* Önümüzdeki dönemde Türkiye'de özellikle hangi alanlara odaklanıyorsunuz? Hedefleriniz neler?

Türkiye'de faaliyetlerimizin odak noktasını kişisel bakım, gıda ve beslenme, kaplama-boya alanları ve otomotiv sektörü oluşturuyor. Müşterilerimizle olan yakın işbirliğimizi desteklemek amacıyla geçtiğimiz yıl Tuzla'da bir showroom kurduk. Burada PLEXIGLAS®'ın kullanışlılığını anlatıyoruz. Buna ek olarak müşterilerimize Tuzla'da DL-metionin için yeni bir teknoloji uygulama laboratuarı açtık. Türkiye temsilcimiz Evonik Degussa Ticaret Ltd., iç pazardaki dağıtımı ve orta Asya'ya yaptığımız ihracatı yönetiyor.

* Dünya genelinde ortaklıklarınız var. Türkiye'de üretim ve dağıtımda benzer ortak girişimler düşünüyor musunuz?

2002 yılında Türkiye'de başarılı bir ortak girişim gerçekleştirdik. EgeKimya ortaklığında kurulan Egesil, otomobil lastiği, kaplama ve boya sanayi için kimyasallar üretiyor. Şirket, Adapazarı'nda faaliyet gösteriyor ve yaklaşık 50 kişiye istihdam sağlıyor. Burada aynı zamanda Balkan bölgesi için de üretim yapıyoruz.

* AB, çevre dostu üretim konusunda önemli düzenlemeler getiriyor. Türkiye'deki uygulamaları nasıl değerlendiriyorsunuz?

Müşterilerimizi çevreye duyarlı, sürdürülebilir ve kaynakları verimli kullanan ürünler üretme çabalarında destekliyoruz. Bunun örneklerinden birisi, otomobillerin neden olduğu karbon emisyonunu azaltmaya yardımcı olan "yeşil" lastikler. Bu silika ve organosilan temelli bir sistemle mümkün. Silika üretimi, Türkiye'deki en önemli aktivitelerimizden birisi.

Rakamlarla Evonik
 

Rakamlarla Evonik

* 2012 yılında Evonik'in satışları,13.6 milyar euroya ulaştı.
* Şirketin 2012 yılı kar oranı 1.2 milyar euro oldu.
* Evonik 2016 yılında kadar her yıl 500 milyon euro tasarruf yapmayı hedefliyor. Tasarruf önlemleri 2012 sonunda devreye girdi ve şirket şimdiden 140 milyon euro tasarruf sağladı.
* Evonik 2012 yılında Ar-Ge'ye 393 milyon euro yatırım gerçekleştirdi. Bu oran 2011'e oranlda yüzde 8 daha fazla.
* Şirketin dünya genelinde 33 bin 298 çalışanı bulunuyor.


Türkiye'nin ümit vadeden büyüme potansiyeli

"Türkiye ve Almanya çok taraflı, güçlü ilişkilere sahipler" diyen Dr. Engel, şöyle devam ediyor: "Her ne kadar Türkiye ekonomisi geçmiş senelerdeki olağanüstü büyüme hızını sürdürdümüyor olsa da, Alman Dışişleri Bakanlığı verilerine göre 2012 yılında yüzde 3 gibi takdire değer bir büyüme gösterdi. Türkiye'ye olan ilgimiz bu mükemmel ortam ve ümit vadeden büyüme potansiyeline dayanıyor".