Türkiye, Göteborg'da başkonsolosluk açacak

STOCKHOLM  - Türkiye'nin Stockholm Büyükelçisi Kaya Türkmen, İsveç'in en büyük ikinci kenti Göteborg'da başkonsolosluk şubesi açılması için gerekli izinlerin alındığını, başkonsolosluğun uygun görülen bir tarihte açılacağını bildirdi.

Büyükelçi Türkmen, İsveç'te yaşayan Türk vatandaşları tarafından kurulan İsveç-Türk İş Dünyası Federasyonu (SWETURK) bünyesinde yer alan SWETURK Profesyoneller Kulübü'nün düzenlediği "Tecrübe Paylaşımı Toplantıları"na katıldı.

Stockholm Slussen Hilton Otel'de yapılan toplantıda konuşan Türkmen, kendi hayatı ve bu anlamda yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının yaşadığı zorlukları anlattı. Ailesinde kendisiyle birlikte 3 kuşağın büyükelçi olarak görev yaptığını belirten Türkmen, babasının yurt dışı tayinleri nedeniyle kendisinin ilkokulu 3 ayrı ülkede tamamlayabildiğini belirtti.

Bütün zorluklara rağmen, baba mesleğini seçtiğini ifade eden Büyükelçi Türkmen, "Bütün zorluklarını bildiği halde insan babasının mesleğine ilgi duyuyor. Ben de üniversite eğitimimi tamamladıktan sonra babamın mesleğini seçtim. Yurt dışında memleketimi temsil etmek bana daha cazip geldi. Bütün zorluklarına rağmen göçebe hayatını seviyorum" dedi.

Konuşması sırasında katılımcıların sorularını da yanıtlayan Türkmen, Türkiye'nin yurt dışındaki görünümüyle ilgili bir soru üzerine, Türkiye'nin daha önceki ekonomik ve siyasi durumundan örnek verirken, askeri yönetimlerin, insan hakları ve demokrasi ihlalleri nedeniyle yurt dışındaki görünümünün "sevimli" olmadığını vurguladı. Büyükelçi Türkmen, "Şu anda durum daha iyi tabii ki. Nordic (Kuzey ülkeler) bizler için hep zor ülkelerdir. Şu anda Türkiye'nin ekonomik durumundaki gelişmesi olsun, bölgesel güç anlamında olsun bu ülkeler tarafından da ilgiyle izleniyor ve ilişkiler çok iyi düzeyde. İsveç ile ilişkiler de gayet iyi bir düzeyde" diye konuştu.

"Başkonsolosluk için prensip kararı tamam"

Stockholm'de birkaç ay önce göreve başladığını hatırlatan Türkmen, göreve geldiğinden bu yana, binanın yetersiz olması nedeniyle konsolosluk hizmetleri konusunda çok şikayet aldığını, görev süresi boyunca bu şikayetleri en aza indirdiği takdirde çok mutlu olacağını söyledi.

İsveç'te ikinci bir konsolosluk merkezi açılması için karar çıktığı müjdesini veren Türkmen, Göteborg kentinde başkonsolosluk şubesinin açılması kararının çıktığını bildirdi. Şubenin açılması için gerek İsveç tarafından gerekse Türkiye tarafından bütün izinlerin alındığını belirten Türkmen, "Yani prensip kararı tamam ancak ne zaman açacağımızı tam olarak bilemiyorum. Artık Ankara'nın uygun gördüğü bir tarihte açacağız. Ben de bu konuda Ankara'ya sık sık talepte bulunacağım" diye konuştu.

 "Normal şartlarda AB üyeliği mümkün değil"

Katılımcıların Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) üyeliği konusundaki sorularını da yantılayan Büyükelçi Türkmen, Türkiye'nin AB üyeliğini içeren Ankara Anlaşması'nın 50. yılının kutlandığını hatırlattı. Türkmen, şöyle konuştu:

"30 yıldır AB konularına bakan bir diplomat olarak şunu söyleyebilirim. Türkiye AB'ye üyelik konusunda Özal'ın yaptığı tam üyelik başvurusuna kadar pek birşey yapmadı. Bir de 12 Eylül askeri darbesi Türkiye'nin AB macerasına çok büyük darbe vurmuştur. Darbe ile Türkiye, insan haklarından, demokrasiden yoksun bir ülke haline geldi. Bunların yanında bir de Avrupa ülkelerinde 'Türkiye neden AB üyesi olamaz' konusu ile ilgili her zaman öne sürülen 3 engel hatırlatılır. Bunlar, çünkü çok büyük, çok fakir ve çok Müslüman bir ülke olması neden olarak gösterilir. İlk sıralarda yer alan iki neden aşılabilir olarak görülüyor. Almanya'ya bakarsanız Almanya da çok büyük bir ülke, fakirlik konusuda aynı aşılabilecek bir neden. Ancak ben Türkiye'ye üyelik konusunda sıcak bakılmamasına neden olarak kültürel nedenlerin önemli olduğunu görüyorum. Diğer konular bir bahanedir. AB üyesi olmamız için olağandışı bir siyasi gelişme olması lazım, normal şartlarda mümkün değil diye düşünüyorum."

Türkiye'ye çıkarılan engeller nedeniyle Türk insanının da AB üyeliğine ilgisinin azaldığına dikkat çeken Türkmen, "Daha önce AB üyeliği konusunda Türkiye'de insanlar yüzde 70-80 oranında ilgi gösteriyordu. Bu oran yüzde 35'lere indi. 'Türkiye AB üyesi olacak mı?' diye sorduğunuzda ise olumlu yanıt verenlerin oranı yüzde 14. Çünkü Almanya, Fransa'dan sürekli olumsuz mesajlar alıyoruz" dedi.