Yeni Papa'nın bilinmeyen yönleri

İtalyan aziz Assissili Francis'in adını alan Jorge Mario Bergoglio, AIDS hastalarına gösterdiği yakınlıkla biliniyor. 2012'de Buenos Aires'teki bir hastaneyi ziyaret ederek tedavi gören 12 AIDS hastasının ayaklarını yıkamıştı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 
ANKARA - Katolik dünyasının yeni ruhani lideri seçildikten sonra, merak konusu olan Papa Francis, kendisi hakkında konuşmaktan hoşlanmıyor. İtalyan aziz Assissili Francis'in adını alan Jorge Mario Bergoglio'nun konuşmaktan hoşlanmadığı bir diğer konu ise binlerce kişinin kaçırıldığı ve öldürüldüğü 7 yıllık askeri cunta dönemi.
 
Katolik nüfusunun neredeyse yarısının yaşadığı Kuzey ve Güney Amerika kıtalarından seçilen ilk papa olarak tarihe geçen Francis, askeri devrimin olduğu 1976 yılında Arjantin Cizvit Tarikatı'nın liderliğini yürütüyordu. İsa Peygamber'in Askerleri olarak da bilinen Cizvit Tarikatı, Arjantin, Brezilya, Bolivya ve Paraguay'da son derece etkili bir konuma sahip.
1976'dan 1983'e kadar devam eden askeri cunta dönemi sırasında insanları cuntanın elinden kurtarmak için aldığı riskleri gizli tutan Bergoglio, yaşadıklarını 2010'da yayımlanan "The Jesuit (Cizvit)" adlı biyografisinde anlattı.
Buna karşın, insan hakları eylemcileri 76 yaşındaki Bergoglio'yu insan hakları ihlalleri ile ilgili davalarda delil sunmak yerine kilisenin imajını korumaya çalışmakla suçluyor.
Askeri cunta döneminde işlenen insan hakları ihlalleriyle ilgili açılan davalarda ifade vermeye davet edilen, ancak duruşmalara katılmayı reddetme hakkını kullanan Bergoglio, ancak 2010'da ifade vermişti.
Askeri dikta rejiminin kilisenin desteği olmadan bazı eylemlerde bulunamayacağını ileri süren insan hakları eylemcileri, Bergoglio'nun ifadesini yetersiz ve kaçamak olarak nitelemişti.
Bergoglio biyografisinde, amacının kendisini eleştirenlere yalakalık yapmak değil, yaşadıklarını anlatmak olduğunu söyleyerek, bir keresinde aranan bir kişiye kendisine benzediği için kimlik kartını verdiğini, çok sayıda kişiyi de kiliselerde sakladıklarını belirtiyor.
 
İki Cizvit papaz
Askeri cunta yönetimi sırasında Cizvit Tarikatı'nın liderliğini yürüten Bergoglio'nun adı iki olaya karıştı.
Bunlardan ilki, gecekondu mahallelerinde halkı aydınlatmaya çalışan Orlando Yorio ve Francisco Jalics adlı iki Cizvit rahibin kaçırılması ve işkence görmesiyle ilgiliydi. Yorio ve Jalics, 1976 yılında askeri cunta tarafından kaçırılmış ve Donanma Teknik Akademisi'nde işkence gördükten sonra gözleri bağlı olarak helikopterle bir araziye bırakılmıştı.
Yorio, Bergoglio'yu kendilerini ölüm taburunun eline teslim etmekle suçlamıştı. Serbest bırakıldıktan sonra Almanya'daki bin manastıra yerleşen Jalics ise konuşmayı reddetmişti.
Yorio'nun suçlamalarıyla ilgili konuşmaktan yıllarca kaçınan Bergoglio, biyografisinde Yorio ile Jalics'e güvenlikleri için gecekondu mahallelerindeki faaliyetlerine son vermeleri öğüdünde bulunduğunu, ancak rahiplerin bildiklerini okumaya devam ettiklerini ileri sürüyor.
O sıralar 30'lu yaşlarında olan Bergoglio, Yoiro'nun iddialarının aksine rahipleri kendisinin kurtardığını savunuyor. Biyografisinde yazılanlara göre Bergoglio, diktatör Jorge Videla'nın aile rahibini ikna ederek Videla'nın evindeki vaaza kendisi katılmış. Bergoglio, vaazdan sonra Yorio ile Jalics'in affedilmesi için diktatöre ricada bulunmuş.
 
36 yıl geciken özür
Latin Amerika'daki en muhafazakar kilise olarak tanınan Arjantin Kilisesi, askeri cunta liderleri ile kurduğu iletişim nedeniyle eleştirilmişti. O sıralar Arjantin'de bulunan 50 piskoposun büyük bir kısmının muhafazakar, küçük bir kısmının ise ilerlemeden yana olduğu biliniyor. Bergoglio, bu iki grubun ortasında yer alıyordu.
Ancak din adamları da askeri cuntanın zulmünden kaçamıyordu.
Piskopos Enrique Angelelli, 1976 yılında öldürülen papazlarla ilgili kanıt taşırken şüpheli bir trafik kazasına kurban gitmişti.
Halk, kiliseyi askeri cunta yönetimi sırasında işlenen suçlara sessiz kaldığı için özür dilemekte geç kalmakla da suçluyor.
Kilise, ancak 2012 yılında Kardinal Bergoglio'nun liderliği altında özür dilemiş ve yaptığı açıklamada işlenen suçlardan askeri cunta rejimi ile muhalifleri sorumlu tutmuştu.
2001 yılında Buenos Aires kardinali seçilen Bergoglio ise hem askeri cunta rejimini hem de solcu gerillaları eleştirmişti.
 
De la Cuadra davası ve Arjantin'in çalıntı bebekleri
Bergoglio'nun ismi, De la Cuadra ailesinin davasında da geçiyor.
Devlet terörüne 5 kurban veren De la Cuadra ailesi, yıllar sonra açtığı davada Bergoglio'yu kendilerine sırt çevirmekle suçlamıştı.
Kız kardeşleri Elena'nın 1977'de kaçırıldığı sırada 5 aylık hamile olduğunu anlatan aile, Roma'daki Cizvit Tarikatı'na başvurarak yardım talep etmiş, tarikat da Bergoglio'dan aileye yardımcı olmasını istemişti.
Bergoglio, genç kadının serbest bırakılması için güvenlik güçleri ile görüşmek üzere bir rahip göndermiş, ancak komünist olduğu iddia edilen genç kadını kurtaramamıştı. Genç kadının parmaklıklar ardında dünyaya getirdiği kız çocuğu, yüzlerce diğer çocuk gibi başka ailelere evlatlık verilmişti.
De la Cuadra davasında 2010 yılında ifade vererek askeri dikta yönetimi sırasında bazı bebeklerin ailelerinden çalınıp başka ailelere evlatlık verildiğini bilmediğini öne süren Bergoglio, insan hakları eylemcileri tarafından korkaklıkla suçlanmıştı.
 
Papa Francis ile ilgili bilinmeyenler
Katolik dünyasının ilk Cizvit kökenli ve Güney Amerikalı papası olan Francis'in sadece tek akciğeri bulunuyor. Akciğerinin diğer yarısı, henüz çocukken enfeksiyon nedeniyle alınmış. Papa Francis, enfeksiyona neyin neden olduğunu hatırlamıyor.
Bu, Bergoglio'nun katıldığı ilk seçim değil. Bergoglio, 16. Benediktus'un papa seçildiği 2005'teki seçimde üçüncü oylama sırasında 40 oy aldı.
Bergoglio, 2010 yılında Arjantin'de yasallaştırılan eşcinsel evliliğe muhalefeti ile de tanınıyor. Bergoglio, "eşcinsel evliliği, Tanrı'nın planlarını yok edecek bir komplo olarak nitelemişti.
Bergoglio, evlilik dışı ilişkilerden doğan çocukları vaftiz etmeyi reddeden rahiplere sert tepki göstermişti.
AIDS hastalarına gösterdiği yakınlıkla bilinen Bergoglio, 2012'de Buenos Aires'teki bir hastaneyi ziyaret ederek tedavi gören 12 AIDS hastasının ayaklarını yıkamıştı.
Arjantin Devlet Başkanı Cristina Kirchner, eşcinsel ve lezbiyen çiftlerin evlat edinmesine karşı çıkan Bergoglio'nun tavrını "Ortaçağ ve Engizisyon"a benzetmişti.
Papa Francis, İspanyolca'nın yanı sıra İtalyanca, Almanca ve Latince'ye de hakim. Papa, okuyabilecek kadar İngilizce de biliyor. Kimya eğitimi alan Papa Francis, 1998'de Buenos Başpiskoposu olana dek edebiyat, psikoloji, felsefe ve teoloji dersleri verdi. 2001'de kardinalliğe yükselen Papa Francis, çökmekte olan ülke ekonomisinden kapitalizmi sorumlu tutarak yoksul Arjantinlilerin saygısını kazanmıştı.