12. Kalkınma Planı'nın TBMM Plan ve Bütçe Komisyonundaki görüşmeleri başladı

12. Kalkınma Planı'nın görüşmelerine TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda başlandı.

Haber Merkezi
YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Komisyon, 12. Kalkınma Planı'nı görüşmek üzere, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz'ın katılımıyla AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplandı.

Muş, kalkınma planlarının TBMM'deki görüşme usullerinin kanunla belirlendiğini ifade ederek, Yılmaz'ın, geçen hafta Kalkınma Planı'nı Komisyona sunduğunu, ardından ara verdiklerini anımsattı.

Bugün Plan'ın birinci bölümünün, yarın ise ikinci bölümünün görüşüleceğini belirten Muş, komisyon üyelerinin önergeleri olması durumunda divana iletilmesi gerektiğini söyledi.

CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Kalkınma Planı'nda Türkiye ekonomisine ilişkin uzun vadeli hedeflerin yer aldığını dile getirerek, buna ilişkin dokümanların kendilerine iletilmesini talep etti.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, 12. Kalkınma Planı'nda, uzun zamanlı bir perspektifin de ortaya konulduğunu ve bunun 2053 perspektifi olduğunu söyledi.

Bu konuda ilk defa detaylı bir yaklaşımın ortaya konulduğuna işaret eden Yılmaz, "Size dağıttığımız dokümanın dışında ayrı bir doküman söz konusu değil. Uzun vadeli perspektifler, çok detaylı dokümanlar olmaz malumunuz olduğu üzere. Daha çok geleceğe dönük yol gösterici, ışık tutucu dokümanlardır. Bunlarda daha çok dünyada küresel eğilimler dikkate alınarak bir çerçeve çizilir ve çok makro hedefler ve iddialar ortaya konulur. Bu çerçevede bir hazırlık yapılmış ve mevcut dokümana derç edilmiştir." diye konuştu.

CHP'li Türeli'nin 2053 hedeflerinin inanılırlığı açısından bunların temel varsayımlarına ve ne zaman gerçekleşeceğine ilişkin bilgilendirme yapılması gerektiğini belirtmesi üzerine de Cevdet Yılmaz, bunun arkasında birtakım model çalışmaları yapıldığını ancak bir dokümana dönüşmediğini bildirdi. Yılmaz, şunları kaydetti:

"Strateji ve Bütçe Başkanlığımız, elbette birtakım varsayımlarla, büyüme tahminleriyle, dünyanın ve Türkiye'nin büyümesine ilişkin varsayımlarla, teknik analizlerle birtakım sonuçlar elde etmiş durumda. Çok uzun vadeli tahminler yapılırken, çok detaylara girmek mümkün değil. Bu rakamların arkasında, ilk dönemlerde daha hızlı bir büyüme, giderek olgunlaştıkça büyüme hızının gelişmiş ülkelere benzer bir şekilde biraz daha yavaşlaması şeklinde bir varsayım var."

Komisyonda milletvekilleri, plana ilişkin eleştirilerini ve değerlendirmelerini dile getiriyor.

 CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, göçmen sorununun, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisi olduğunu belirterek "Ekonomi bazen kötü olabilir, gün gelir doğru yönetenler düzeltir ama göçmenler büyük risk oluşturmaya devam ediyor." dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, milletvekilleri, 12. Kalkınma Planı'na ilişkin değerlendirme ve eleştirilerde bulundu.

CHP Antalya Milletvekili Mustafa Erdem, 12. Kalkınma Planı'nın TBMM'ye sunulduktan kısa süre sonra görüşülmeye başlandığını, birkaç günde de karara bağlanacağını belirterek ülkenin gelecek 5 yılının hedeflerini içermesi bağlamında bunun doğru olmadığını öne sürdü.

Kalkınma Planı'nda, "ülkedeki sorunların kaynağının küresel etkilerde arandığını" savunan Erdem, iktidarın, sorunların nedeni olarak kendisini görmemesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Erdem, "İktidarın, kalkınmayı, büyümeyi sağlaması pek mümkün değil. Önce sorumluluklarını ve hatalarını kabul etmeli." ifadelerini kullandı.

CHP Antalya Milletvekili Cavit Arı, iktidarın, devleti ve kamu kurumlarını yozlaştırdığını; iyi olan her şeyi kendine mal ederken, olumsuz gelişmelerin gerekçelerini dış kaynaklarda aradığını iddia etti.

Kontrolsüz göç nedeniyle ülkenin geleceğinin risk ve tehlike altında olduğunu söyleyen Arı, ülkesine bayramlaşmaya giden bazı Suriyelilerin Türkiye'ye döndüğünü belirtti. Arı, "Yanında eşi ve çocuğu olmayan Afgan göçmenler araçlarla sınır kapılarına bırakılıyor. Bunlar yüzünden ülkede büyük sıkıntılar olacak. İktidarın bu konuda kafası karışık. Göçmenlerin gönderilip gönderilmeyeceği net değil. Göçmen sorunu, Türkiye'nin en önemli sorunlarından birisidir. Ekonomi bazen kötü olabilir, gün gelir doğru yönetenler düzeltir ama göçmenler büyük risk oluşturmaya devam ediyor." ifadelerini kullandı.

"Kredinin alınmasında sığınmacıların iş gücüne katılımı şartı mı koşuldu?"

İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban, AK Parti iktidarlarının kötü ve yanlış ekonomi politikaları sonucu Türkiye'nin büyük sorunlarla boğuştuğunu savundu.

OECD ülkeleri arasında en fazla enflasyona sahip ülkenin Türkiye olduğunu belirten Gürban, "Sorunlar ortada. 'Ben ekonomistim, ABD'de raflar boş, bizde dolu' diyenler, halktan ne kadar kopuk olduklarını gösteriyor. Sürekli değişen Merkez Bankası başkanları, Hazine ve Maliye bakanları ve TÜİK başkanları... Bu açıdan bakınca Kalkınma Planı'nda yazanların beklenti değil temenni olması ciddi bir güvensizlik oluşturuyor." diye konuştu.

Gürban, Dünya Bankasının Türkiye'ye 35 milyar dolar kredi vereceğini ifade ederek bu kredinin alınması karşılığında hangi garantilerin verildiğinin açıklanması gerektiğini dile getirdi. Plan'da, sığınmacıların iş gücüne katılımıyla ilgili bir madde bulunduğunun altını çizen Gürban, "Bu kredinin alınmasında sığınmacıların iş gücüne katılımı şartı mı koşuldu?" sorusunu yöneltti.

İYİ Parti Manisa Milletvekili Şenol Sunat da Türkiye'de nitelikli eğitimin giderek kötüleştiğini öne sürdü.

12. Kalkınma Planı döneminde öğretmen liselerinin yeniden açılması gerektiğini söyleyen Sunat, ücretli öğretmenliğin kaldırılacağına ilişkin bir ibarenin Plan'da yer almadığını; "kölelik sistemi" olarak nitelendirdiği bu uygulamanın ortadan kaldırılması için mücadele edeceklerini belirtti.

"İnternet hürriyetinde 'özgür değil' kategorisindeyiz"

DEVA Partisi Balıkesir Milletvekili Burak Dalgın, Plan'da, Türkiye'nin ekonomisinin "vasatlıktan çıkışı" nasıl yapacağı ve kredibilitesini nasıl artıracağı konularına değinilmediğini belirterek "Hedefler konur, olursa olur olmazsa olmaz" denilemeyeceğini söyledi.

Türkiye'de yeşil ve dijital dönüşümü yapacak beyinlerin yurt dışına gittiğini öne süren Dalgın, sahadaki gerçeklerle Plan'da yazanların çeliştiğini savundu.

Dalgın, Plan'da afetlere dirençli yaşam alanları oluşturulması hedefi de bulunduğunu anımsatarak "Çok doğru bir hedef. İstanbul ve çevresi çok ciddi bir deprem riski altında ama İstanbul'da biz kentsel dönüşüme Bağdat Caddesi'nden başlıyoruz. Türkiye'de kentsel dönüşümün başlayacağı yer Bağdat Caddesi değil." dedi.

Plan'daki "adaleti esas alan demokratik, iyi yönetişim" ile ilgili bölümü de eleştiren Dalgın, "Fakat biz demokraside ve hukukun üstünlüğünde dünyada ilk 100'e, basın özgürlüğünde de ilk 150'ye giremiyoruz. İnternet hürriyetinde 'özgür değil' kategorisindeyiz. Plan'ın temenniden ibaret kalmaması için bütün bu alanlarda icap edilen adımların atılması şart. Yoksa 5 yıl sonra 13. Kalkınma Planı'nda da aynı kavramlar tekrar eder." şeklinde konuştu.