(12:00)"Sektör mucize yarattı"
(12:00)"Sektör mucize yarattı"
ANKARA - Şeker-İş Sendikası, Türkiye'de şeker sektörünün, karşı karşıya bulunduğu bütün olumsuzluklara rağmen, AB ortalamasına yakın bir fiyat seviyesini tutturabilmesinin Türk şeker sektörünün yarattığı mucizenin göstergesi olduğu bildirdi. Şeker-İş Sendikası'nın hazırladığı raporda, önceleri tarımda kendine yeten az sayıdaki ülkelerden biri olan Türkiye'nin, bu politikaların terk edilmesiyle başta buğday olmak üzere bir çok üründe dışa bağımlı hale geldiği görüşüne yer verildi. Pancar tarımı ve pancar şekeri sektörünün ayakta kalmasının "kendine yeterlilik politikası"ndan kaynaklandığı ifade edilen raporda, Türkiye'nin dünyada pancar şekeri sektörünü desteklemeyen tek ülke olduğu kaydedildi. Dünya şeker üretiminin yüzde 72'sinin kamış şekerinden oluştuğu belirtilen raporda, dünya şeker piyasasında fiyat oluşumunda kamış şekerinin belirleyici olduğu ifade edildi. Bu nedenle dünya fiyatları ile Türkiye'deki şeker fiyatlarının karşılaştırılmasının anlamsız olacağı savunulan raporda, anlamlı sonuçlara ulaşabilmek için Türkiye'nin fiyat açısından pancar şekeri üreten diğer ülkelerle karşılaştırılması gerektiği görüşüne yer verildi. Raporda, Türk çiftçisinin, AB ve ABD'li çiftçiden 3-5 kat daha yüksek girdi maliyetiyle karşı karşıya olduğu belirtildi. 1 ton şeker üretim maliyetinin AB ülkelerinde 933 dolar, ABD'de 530 dolar iken Türkiye'de bin 300 doları bulduğu ifade edilen raporda, bunun yanı sıra devletin Türk çiftçisine ve şeker sektörüne "hiçbir katkısının olmadığı" öne sürüldü. AB ve ABD'de çiftçilere ve sektöre yönelik desteklerle maliyetlerin düşük tutulup, çiftçi başına ortalama 1,670 euro destek sağlanırken, Türkiye'de bu rakamın 142 euro'da kaldığı ifade edilen raporda, "Türkiye'nin bu olumsuzluklara, AB ve dünya maliyetlerinin çok üzerinde bir maliyetle şeker üretmesine rağmen AB ortalamasına yakın bir fiyat seviyesini tutturabilmesi, Türk şeker sektörünün mucize yarattığını göstermektedir" denildi. "Özelleştirmelerin başarılı olması beklenmemelidir" Şeker fabrikalarının özelleştirme nedeniyle yıllardır ihmal edildiği, eski teknoloji ve düşük kapasite ile üretim yapmak zorunda bırakıldıkları, bundan dolayı maliyetlerinin oldukça yüksek seviyelerde oluştuğu ifade edilen raporda, şu görüşlere yer verildi: "Tüm dünyada şeker fabrikalarının mülkiyeti kamu ve kooperatifler lehine artarken, Türkiye'de yapılacak özelleştirmelerin başarılı olması beklenmemelidir. Ancak dünyadaki ve AB' deki gelişmeler tarımsal sanayilerde mutlaka devletin yer alması gerektiğini, bu sektörlere sadece kar amaçlı bakılmasının yanlışlığını ortaya koymuştur. Dolayısıyla Türkiye'nin de şeker sektöründe devlet-işçi-çiftçi kesimlerinin bir araya gelmesiyle yeni bir yönetim şablonu oluşturması şarttır. AB Şeker Rejimi Reformu sürecinin henüz yeni başlayan ve halen devam eden, ilk sonuçları olumsuzluklarla dolu olan bir süreç olduğu dikkate alınmalıdır. Türkiye'nin sürecin sonucunu beklemesi ve ortaya çıkacak sonuçlara göre kendi politikalarını oluşturması, bunu yaparken de sadece AB'deki değil, tüm dünyadaki gelişmeleri göz önüne alması gerekmektedir. AB Şeker Rejimi Reformu ve biyoetanol üretimi nedeniyle dünya şeker piyasasında arz açığı oluşacağı ve fiyatların yükseleceği beklentisi göz önüne alındığında, Türkiye'nin var gücüyle pancar şekeri üretmesi ve en azından AB reformunun sona ereceği ve Türkiye'nin AB'ye tam üye olacağı tarih olan 2014 yılına kadar mutlaka ve mutlaka sektöre devlet desteği sağlanması gerektiği bugün tüm çevrelerce dile getirilmektedir. Mevcut kotalarını koruyup maliyetlerini minimize edebildiği, hatta pancar ve şeker üretimini arttırabildiği sürece, Orta Asya ve Orta Doğu'daki net şeker ithalatçısı ülkelere yakınlığı nedeniyle Türkiye'nin dünyanın şeker üretiminde lider ülkeleri arasına gireceği bilinmektedir. Bugün tüm dünyada şeker üretim ve tüketim eğilimleri pancar şekeri lehine gelişirken, kamış şekeri üreten ülkeler bile pancar şekerine yönelirken, AB reformu nedeniyle dünyada 4-6 milyon ton şeker açığı oluşması, yenilenebilir enerji kapsamında biyoetanol üretimindeki artış nedeniyle bu açığın artması ve şeker fiyatlarının yükselmesi beklenirken, ülkemizde kurulu ve halen çalışmakta olan bazı fabrikaların kapanması doğru olmaz."