(12:00)"Sunduğumuz hizmetlerin bedeli ödenmeli"

(12:00)"Sunduğumuz hizmetlerin bedeli ödenmeli"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Yapı Kredi Bankası Murahhas Üyesi ve Genel Müdürü Tayfun Bayazıt, kredi kartları ücretleriyle ilgili olarak, Kredi kartlarının, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla bankaların çok ciddi altyapı yatırımları ve çok ciddi sistemlere sahip olduklarını belirterek, "Biz sunduğumuz hizmetlerden yararlanan müşterilerin bunların bedelini ödemesini istiyoruz" dedi. Bayazıt, 2007 yılı değerlendirmesi, büyüme stratejisi ve beklentilerini aktardığı basınla sohbet toplantısında yaptığı konuşmada, küresel çalkantılar ve belirsizlikler hız kesmeden devam ederken, Merkez Bankaları ve hükümetlerin radikal müdahalelerinin durumun ciddiyetini doğruladığını, yurt dışındaki gelişmelerin ciddi bir dönemeçte olduğunu söyledi. Yurt dışında likidite sıkışıklığı olarak başlayan sorunun giderek borç ödeme kabiliyeti kaybına dönüştüğünü, gelişmiş ülkelerdeki finans sektöründe beliren sermaye eksikliğinin kredi arzının kısılmasına yol açtığını kaydeden Bayazıt, küresel büyüme hızında dünya çapındaki yavaşlamanın, son dönemde hızlı artış gösteren emtia fiyatlarındaki yükselişi durdurup, düşüş sürecini başlatacak gibi göründüğünü ifade etti. "Siyasi istikrarla ilgili birtakım riskler var" Dünyada bu gelişmeler yaşanırken, Türkiye'de siyasi istikrarla ilgili birtakım risklerin ortaya çıktığına dikkat çeken Bayazıt, böyle bir ortamda sosyal güvenlik reformunun TBMM'den yakında geçeceği beklentisi, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile mevcut program sonrasındaki görüşmelerin seyri ve Kıbrıs'ta çözüm yolunda umut ışığının belirmesinin piyasaları bir miktar rahatlattığını vurguladı. Türk bankacılık sektörünün küresel çalkantılara karşın, dış fonlara bağımlılığın düşük olması ve 2001 krizi sonrasında mali sektörün yeniden yapılanmasının etkisiyle gücünü koruduğunu dile getiren Bayazıt, bankacılık sektörünün dış kaynakları önemli ölçüde kullanmamasının ülke riskini 2007 yılında bir önceki yıla göre fazla değişmemesini sağladığını söyledi. Yapı Kredi'nin geçen yıl konsolide net karının önceki yıla göre yüzde 57'lik artışla 870 milyon YTL olduğunu hatırlatan Bayazıt, bankanın toplam Koç Finansal Hizmetler grubu gelirlerine katkısının yüzde 76'dan 81'e yükseldiğini, esas faaliyet giderlerinin yüzde 11 büyüdüğünü, takipteki kredilerin oranının yüzde 5,2'ye gerilediğini, bankanın 2006'ya göre daha sağlıklı bilanço yapısına kavuştuğunu aktardı. Bayazıt, geçen yılın son çeyreğinde konut kredilerindeki pazar payını yüzde 7,3'e, destek kredilerindeki payı yüzde 4,6'ya ve taşıt kredilerindeki payı yüzde 8,9'a çıkardıklarını anlattı. Alternatif dağıtım kanallarının kullanımında artış olduğunu ve toplam işlemler içinde şubelerin payının yüzde 45'ten 34'e gerilediğini kaydeden Bayazıt, KOBİ kredilerinin 2007'de yüzde 57 arttığını, Anadolu Buluşmaları ile geçen yıl 4 bin KOBİ'ye ulaştıklarını söyledi. 2008'e ilişkin öngörüler 82 yeni şube açtıkları 2007'yi 68 ilde 676 şubeyle kapattıklarını, 82 şube içinde 9'u hariç tümünün gelir hedeflerini aştığını kaydeden Bayazıt, "2008'de 160 şube açacağız. 2009 sonunda Yapı Kredi bin şubeli bir banka olacak. Belirsizliklerin olduğu bu ortamda dahi programımızı değiştirmeden 160 şube açacağız. 160 şube, bir banka... Adeta bir banka daha açacağız" şeklinde konuştu. Bayazıt, Yapı Kredi'nin sektörün üzerinde büyüyerek hacim ve gelir pazar paylarını hızla artırmaya devam edeceğini, şu andaki konumundan yavaş yavaş yukarıya "tırmanacağını" vurguladı. Türkiye ekonomisine ilişkin 2008 beklentilerine de değinen Bayazıt, büyümenin yüzde 4,9, enflasyonun yüzde 6,1, Merkez Bankası faiz oranlarının yıl sonunda yüzde 14,25, cari işlemler açığının yüzde 5,8 olmasını, yeni serilere göre bu yılki gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) artışının yüzde 5 civarında olmasını öngördüklerini kaydetti. Enflasyondaki katılık ve belirsizlik ortamının Merkez Bankasının faiz indirimlerine ara vermesine neden olduğuna dikkat çeken Bayazıt, küresel sıkıntıların büyük çaplı bir krize dönüşmemesi ve sorunların yaz sonuna kadar biteceği var sayımıyla yılın son çeyreğinde Merkez Bankasının faiz indirimine devam edebileceğini, cari işlemler açığının bu yıl da yüksek düzeyini koruyacağını düşündüklerini söyledi. Tayfun Bayazıt, göstergelerin aslında küresel kriz ve çalkantıların çok büyük çaplı bir krize dönüşmeyeceğini gösterdiğini, ancak etkiler bırakacağını ifade etti. Türk bankacılık sektöründeki beklentilerini de aktaran Bayazıt, sektörde bu yıl toplam mevduatın yüzde 21, toplam kredilerin yüzde 24 oranında büyümesini beklediklerini, tüketici kredileri ve kredi kartlarında yüzde 30'luk büyüme ile geçen yıla göre daha düşük bir performans öngördüklerini, ticari kredilerde ise yüzde 21'lik bir artış beklediklerini bildirdi. "Karşılığını adil ve şeffaf şekilde almak istiyoruz" Toplantıda soruları da yanıtlayan Bayazıt, kredi kartları faizleri ve kart ücretleriyle ilgili kararlara dair bir soru üzerine, sektörde çok ciddi rekabet ve oyuncular bulunduğunu belirterek, şu görüşleri aktardı: "Kredi kartı, müşterilerin ihtiyaçlarını karşılayan bir ödeme aracıdır. Böyle bir kolaylığı sağlamak için bankaların çok ciddi altyapı yatırımları, çok ciddi sistem var. Biz verdiğimiz hizmetin, müşteriye sağladığımız kolaylığın karşılığını almak istiyoruz. Bizde kamuoyunda biraz fazla istismar edilen konu, müşteri şikayetleriyle ilgili konular olan kredi kartı ücretleri ve faizleri... Kredi kartı faiz oranları ve ücretlerinin benzer ülkelere göre çok da aşırı olmadığını, hatta bizde bir miktar geride olduğunu söyleyebiliriz. Bu ortamda biz, sunduğumuz hizmetlerden yararlan müşterilerin bunların bedelini ödemesini istiyoruz. Nasıl ki başka alanlarda hizmet sektöründe bir bedel ödeniyorsa, aynı şekilde kredi kartı ücretlerinde, kredi kartı faiz oranlarında bu var. Biz, müşterilerden verdiğimiz hizmetlerin karşılığını adil ve şeffaf şekilde almak istiyoruz. Tem amacımız bu. Bunun arkasında insana, teknolojiye, altyapıya yatırımımız var. Dolayısıyla bu hizmetlerin bedelini tüketiciden bir şekilde alıyor olmak lazım." Bayazıt, bu konuda "akıllı, sakin" şekilde kredi kartının ne kolaylıklar sağladığının ve rekabet içinde seviyelerin aşırı olup olmadığı gibi konuların göz önünde bulundurulması gerektiğini, tüketicinin haklarını gözetecek birtakım kontrol mekanizmalarının mutlaka olması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu: "Bankaların kendi bindikleri dalı kesmeyecek şekilde verdikleri hizmetleri, yaptıkları yatırımları ve fonlama maliyetleri gibi faktörleri göz önünde bulundurarak piyasada bunun serbest belirlenmesi lazım. Piyasada ticari kredilerde bu konuyu konuşmuyoruz. Neden? Ticari mevduat, ticari kredi faizleri piyasada serbest belirlenirken, kimse bundan şikayet etmiyor? Neden? Çünkü burada çok ciddi rekabet var. Neden ticari kredilerde, ticari mevduatta faiz belirleniyorken, bu iş serbestken, kredi kartlarında bu kadar endişeliyiz bunu anlamıyorum. Tüketici kredi faizleri serbest. Neden bu faiz piyasada oluştuğunda bunun doğru faiz olduğunu düşünüyoruz. Kredi kartlarının neden bu enstrümanlardan çok daha farklı özelliği var anlamıyorum."