(13:00)"Yasama, ağır ithamları hak etmedi"

(13:00)"Yasama, ağır ithamları hak etmedi"

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

ANKARA - TBMM Başkanı Köksal Toptan, Türkiye'nin en yüksek yargı organından, yasamanın yetki kullanış biçimine ağır tepki gelmesinden incindiğini, Türkiye demokrasisi açısından doğru bulmadığını söyledi. Toptan, "Parlamento, bu kadar ağır ithamları kesinlikle hak etmedi" dedi. Toptan, CNN Türk'te, gündemdeki konulara ilişkin Ankara Temsilcisi Yavuz Oğhan'ın sorularını yanıtladı. Konuşmasına Cannes Film Festivali'nde, 'Üç Maymun' filmiyle 'En İyi Yönetmen' ödülünü kazanan Nuri Bilge Ceylan'ı kutlayarak başlayan Toptan, Ceylan'ın, "Bu ödülü ülkeme adıyorum" sözünü anımsattı. Bunun, özlemini duydukları bir söz olduğunu belirten Toptan, zaman zaman bu güzel ülkeye haksızlık yaptıklarını düşündüğünü ifade etti. Köksal Toptan, "Bu güzel ülkeden böyle başarılı insanlar çıkıyor. Yürekten inanıyorum ki biraz daha destek olsak, önlerini açabilsek başka alanlarda da böylesine yüzümüzü güldürecek gelişmeler, başarılarla övünme imkanı buluruz" diye konuştu. Orhan Pamuk ile de geçen yıl aldığı ödül dolayısıyla gurur duyduklarını belirten Toptan'a, Pamuk'un yargılandığı anımsatıldı. Toptan, "Bir uygulama yanlışlığı vardı. Ama bu ne Sayın Pamuk'un bu ülkenin çocuğu olduğu gerçeğini ne de milletimizin ona olan sevgisini ortadan kaldırır" dedi. "Bildiri sahipleri birbiriyle konuşmalı" Danıştay ve Yargıtayın bildirilerine ilişkin soru üzerine Toptan, "Fikirlerin çatışmasından doğru fikirler ortaya çıkar" kültüründen geldiklerini dile getirdi. Toptan, bunu, deyiş haline getirmemeleri gerektiğini vurgulayarak, şöyle devam etti: "Sürdürülebilir fikri çatışma, bir ülkenin kazanımıdır, gelecek vizyonunu çok iyi onarması, kurmasıdır. Yönetilemez, bir fikri çatışma kaosa dönüşebilir. Şu anda Türkiye, bir kaos noktasında değil. Sürdürülebilir, yönetilebilir bir fikri çatışma ortamı içinde de değiliz. Niçin oturup konuşmuyoruz, gazeteler, televizyonlar aracılığıyla düşüncelerimizi birbirimize iletmeye çalışıyoruz. Bunun, sorgulanması gerekir, ciddi bir eksikliğimiz var. Bildiri sahipleri birbiriyle konuşmalı. Oturup, bildiriyi kamuoyuna, gazetelere açıklamak yerine, o bildirideki düşüncelerin muhataplarına anlatılması kadar kolay bir şey olamaz. Bize söylenecek lafı olan varsa, yasama organı olarak, benimle Türkiye'de herkes konuşuyor, bana herkes ulaşıyor, gelip benimle konuşmalı. Hükümet ile böyle bir sorunu olan grup, kişi, kurum varsa, hükümet ile konuşmalı. "Sert tepkiyi anlamakta zorluk çekiyorum" "Olli Rehn'e verilen yargı reformuna ilişkin taslağın bardağını taşırdığının" belirtilmesi üzerine Toptan, şunları kaydetti: "Keşke öyle olmasaydı. Yargıtayımız çok iyi bilir ki geçen dönemde bütün ceza mevzuatını, Yargıtay üyesi arkadaşlarla yazdık. Belki Adalet Bakanı'nın çok sponten bir şeyi vardır, kötü niyet de aramamak lazım. Bunu gidip kendisine söylemek mümkünken, böylesine çok sert tepkiyi anlamakta zorluk çekiyorum. Ama hükümet ile ilişkilerine çok fazla girmek istemiyorum." "Düzeltilecek yer Anayasa Mahkemesidir" Kuvvetler ayrılığı ilkesinin, yasama, yürütme, yargıdan oluştuğuna işaret eden Toptan, bunların, bir ülkede birbirinden bağımsız değil, uyumlu çalışması gereken erkler olduğunu kaydetti. Toptan şöyle konuştu: "Yargı bizim işimize, Anayasaya göre karışır. Bizim, hoşa gitmeyen, yanlış bir kararımız, yasamız çıkarsa, anamuhalefet, belli sayıda milletvekili veya ilerki aşamalarda bir yargı organı, düzenlememizi Anayasa Mahkemesine, 'Anayasaya aykırıdır' diyerek götürür. Mahkeme, Anayasadan aldığı kuvvetle, bu tasarrufumuzu ortadan kaldırır, buna herkes saygı gösterir. Bu anayasal yargı denetimidir. Bunun yerine, ilave yargı denetimleri koyarsanız, o zaman olmuyor. Yanlış karar verebiliriz, düzeltileceği yer Anayasa Mahkemesidir." "Yasama organına karşı böyle yapılmamalıydı" TBMM Başkanı Toptan, "Yargıtaya, (Siz neden karışıyorsunuz) söylediğiniz bu" denilmesi üzerine, "Ondan incindim. Başka birileri yapsa bir şey diyemem. Ama Türkiye'nin en yüksek yargı organından, yasamanın yetki kullanış biçimine, böylesine ağır tepki gelince, bu organın başı olarak incindim, üzüldüm, Türkiye demokrasisi açısından doğru bulmadım" dedi. Bu Parlamentonun, bu kadar ağır ithamları kesinlikle hak etmediğini ifade eden Toptan, bundan fevkalade incindiğini dile getirdi. "Yasama organına karşı böyle yapılmamalıydı" diyen Toptan, "Anayasa Mahkemesi denetimi var, oradan bir karar çıkacak. Oradan çıkacak karara herkes saygı gösterecek. Olay bu kadar netken, bizim aldığımız bir kararın hala tartışma konusu yapılmasını anlayamıyor, kabul edemiyorum" diye konuştu. Parlamentonun Yargıtayın görüşünü almadan, Yargıtaya rağmen bir şey yapmasının aklından geçmeyeceğini belirten Toptan, "Keşke Adalet Bakanımız, daha önce bu tartışmayı yargıyla yapsaydı. Muhtemel ki yabancı konuğa, sponten olarak bir metin vermiştir. Bu kadar ağır tepkiyle karşılamak, bana göre sert tepki oldu" dedi. "Türkiye'ye yakışır bir görüntü değil" Toptan, Oğhan'ın Yargıtay bildirisine karşı yapılan açıklamalarla ilgili sorusuna, "Hiçbir açıklamayı tasvip etmiyorum. Bunlar Türkiye'ye yakışır bir görüntü değil" karşılığını verdi. Yurt dışına çok sayıda kişinin gidip geldiğini, oradan da Türkiye'ye insanların geldiğini belirten Toptan, bu ziyaretler sırasında parti kapatmalara ilişkin soruların gündeme geldiğini bildirdi. Parti kapatılmasına ilişkin sorular karşısında herkesin yanından, kıyısından dolanarak cevap verdiğini ifade eden Toptan, şunları söyledi: "Bunun cevabını kim gönül rahatlığı içinde verebiliyor. Bana da soruyorlar 'Partiler kapatılma davası var sizin memlekette bu ne olacak' diye soruyorlar. 'Türkiye böylesine çok kriz aştı, bunu da aşar geçer' diyorum. Kimse kusursuz olamaz. Zaten sadece demokrasilerde kusurlar, yanlış yönetim vardır. İmparatorluklarda, diktatörlüklerde totaliter yönetimlerde yanlış, hata yoktur. Bizim endişeleri ortaya koymamız, refleks göstermemiz güzel şeyler. Ama bunu dövüş haline dönüştürme gayretlerini ne anlamak mümkün ne de onaylamak mümkün." "Bir makul çizgi umuyorum" Oğhan'ın, "Anayasa Mahkemesi Başkanı, 'Karar ne olursa olsun Türkiye'de demokrasi kazanacak' diyor. Bu çok net açıklama. Siz, 3'üncü yol diyorsunuz. Bunlar, birbiriyle örtüşüyor" demesi üzerine Toptan, böyle bir düşünceyi, Anayasa Mahkemesinin yapısına ve geçmişine uygun bulduğunu söyledi. Toptan, "Yani Anayasa Mahkemesi laiklikten ödün verecek, demokratik gelişmeden ödün verecek bir kararın altına imza atmaz. Geçmişte de atmadı, bundan sonra da atmayacaktır, şimdi de atmayacaktır" diyerek, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın ifadesinin, Anayasa Mahkemesinin var oluş nedenini yansıtması bakımından önem taşıdığını belirtti. Toptan, "Benim de söylemek istediğim aşağı yukarı aynı şeyler" dedi. Toptan, "Bu durumda kapatılsa da kapatılmasa da birilerinde bir yenilmiş hissi olacak" diyen Oğhan'ı yanıtlarken de "Sadece yenilmişlik değil. Türkiye gerginliği yaşamaya devam edecek, belirsizlikler ortaya çıkacak. Kapatılmasa, 'kapatılması lazım' diyenlerin tereddütleri, endişeleri nasıl giderilebilir, bilmiyorum. Tersi olursa, siyasi istikrara nasıl darbe vuracağının kestirilmesi şu anda çok mümkün olamaz. Bu nedenle bunların hepsini, eskilerin deyimiyle telif edecek bir makul çizgi umuyorum ki ortaya çıkar" diye konuştu. "Ara rejim formülü içinde olmam" TBMM Başkanı Toptan, "AKP kapatılmadı, Başbakan Erdoğan'a yasak geldi. Köksal Toptan, Türkiye'de AKP'nin başında başbakan olur mu?" diye sorulması üzerine, "Ben ara formül yahut ara rejim formülü hiçbir şeyin içinde şimdiye kadar olmadım, bundan sonra da olmam" dedi. "Peki öyle bir şey ara rejim mi olur?" denilmesi üzerine Toptan, "AK Parti gibi güçlü, çok büyük bir partinin kapatılmasıyla" diye sözlerini sürdürürken, "Kapatılmadan, lider kadrosuna yasak gelmesi" değerlendirmesi yapılması üzerine, "Mevcut anayasal sisteme göre olmaz o" diye konuştu. Toptan, "Kapatılma yerine para cezası verilir. Orada da hukukçular arasında tartışma var. O halde siyasi yasaklama olmaz diyenler var" dedi. Oğhan'ın, "İşte içtihat. Sizin önerinizle ortaya çıkan bir öneri bu" değerlendirmesi üzerine Toptan, siyaseti bırakma noktasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın önerisiyle yeniden siyasete döndüğünü, şimdi de muhalefet partilerinin desteğiyle Meclis Başkanı seçildiğini söyledi. Toptan, "Ben, bundan sonra geçmiş çizgime uymayan hiç bir davranışın içerisinde olmam" diye konuştu.