Afrika'nın enerji potansiyeli yatırım bekliyor

Afrika kıtasının petrol ve doğalgaz zenginlikleri kullanılmak için yatırımcıları bekliyor.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Küresel rekabetin artması ve uluslararası şirketlerin yeni piyasa arayışlarını hızlandırmasıyla, Afrika kıtası, enerji başta olmak üzere birçok sektörde sunduğu imkanlarla yatırımcıların ilgi odağı haline geldi.

Afrika'daki yatırım imkanlarıyla, kıtada bulunan rezervlerin nasıl değerlendirileceğinin tartışılacağı ve Anadolu Ajansı’nın "Global İletişim Ortağı" olduğu "Africa Oil and Power Konferansı", 6-7 Haziran tarihlerinde, Güney Afrika Cumhuriyeti'nin başkenti Cape Town'da yapılacak.

Petrol, doğalgaz ve yenilenebilir enerji potansiyeli yüksek olan Afrika, teknolojik yetersizlikler, altyapı eksiklikleri ve siyasi faktörler nedeniyle bu kaynaklardan istediği seviyede üretim yapamıyor.

Dünyadaki kanıtlanmış petrol rezervinin yüzde 7,6’sı Afrika'da bulunuyor. Geçen yıl dünya genelindeki petrol, doğalgaz keşiflerinin yüzde 40 da Afrika'da gerçekleştirildi. Afrika, yurt dışından gelecek yatırımlarla doğalgaz ve yenilenebilir enerji alanında da potansiyelini açığa çıkarmayı hedefliyor.

Afrika kıtasının, enerjinin yanı sıra diğer sektörlerde de sunduğu fırsatlar bakımından öneminin farkında olan Türkiye, 1998 yılında "Afrika’ya Açılım Eylem Planı"nı kabul etti, 2003'te de "Afrika ile Ekonomik ve Ticari İlişkileri Güçlendirme Stratejisi"ni geliştirdi.

Dışişleri Bakanlığı verilerine göre, Afrika kıtası ile Türkiye’nin ticaret hacmi geçen yıl 17,5 milyar doları aşarken, Türk firmalarının Afrika’ya yönelik yatırımları, 400 milyon doları buldu.

Türk şirketleri, Kuzey Afrika ülkelerinde özellikle tekstil, inşaat ve gıda sektörlerinde yoğun faaliyet gösterirken, Güney Afrika, Sudan, Etiyopya, Kenya, Tanzanya, Uganda ve Nijerya'da inşaat, gıda ve enerji sektörlerinde yatırım yapmayı tercih ediyor.

Afrika'daki Türk enerji şirketlerinin durumu

Dünya genelinde inşaat ve altyapı sektöründe başarı gösteren Türk şirketleri, bu alanda kazandıkları deneyimleri enerji sektörüne de aktarmaya çalışıyor.

Gama Holding, Cezayir'de 750 megavat kapasiteli elektrik üretim santrali inşa ediyor. Şirket, Libya'da ise termik santral projesi kapsamında santral sahasının hazırlanmasında inşaat, çelik ve mimari işleri yapıyor.

Elektrik sıkıntısı çeken ülkelere yüzer santral aracılığıyla elektrik götüren Karadeniz Holding, Lübnan ve Irak'ta yürüttüğü projelere, Afrika'da ilk olarak Gana'yı ve daha sonra da Zambiya'yı eklemek için çalışmalarını sürdürüyor. Şirkete göre, Mozambik ve Zambiya arasında yer alan mevcut iletim hatlarını kullanarak gerçekleştirilecek proje, 2016 yılında Afrika kıtasında özel bir şirket tarafından yapılacak en büyük elektrik projesi olacak.

Aksa Enerji Gana'da elektrik üretim santrali kurmayı planlıyor

Gana'da elektrik üretim santrali kurmayı planlayan Aksa Enerji'nin Genel Müdürü Cüneyt Uygun, kuracakları 370 megavatlık elektrik üretim santralinin yanı sıra bölgede yeni ülkelerle sıcak temasta olduklarını bildirdi. Uygun, "Şu anda ekiplerimiz Afrika'da bir ülkede kontratla ilgili görüşmeler yapıyor." ifadesini kullandı.

Türkiye Petrolleri (TP) Genel Müdürü Besim Şişman, geçen yıl kasım ayında Malezyalı Petronas şirketi ile Gabon'da petrol arama projesine başlama planları bulunduğunu ve bunun TP'nin Sahraaltı Afrika'da gerçekleştireceği ilk proje olacağını duyurmuştu.

Limak ise aralık ayında, Fildişi Sahili'nin Abidjan şehrinde 58 milyon avro yatırımla kuracağı çimento tesisinin temelini attı. Limak Çimento'nun yerel bir ortakla kurduğu Limak Afrika şirketi, çimento tesisini 2017 yılının ilk çeyreğinde devreye almayı planlıyor. 

"Afrika çok iyi gözlemlenmeli"

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Enerji İş Konseyi Başkanı Süreyya Yücel Özden, yaptığı değerlendirmede, Afrika kıtasının Türk enerji şirketleri için birinci derecede önemli olduğunu söyledi. Özden, "Bütün enerji şirketlerimiz Afrika'ya yatırımla ilgileniyor, ancak bölgeye yönelik çok iyi gözlem yapıp oradaki ihtiyaçları ve realiteyi doğru belirlemeliyiz." dedi.

Toplam 54 ülkeden oluşan kıtanın enerji ve altyapıda yatırım eksikliklerinin öne çıktığını dile getiren Özden, sağlık, eğitim ve hukuk alanında da yatırım imkanları bulunduğunu, fakat bunların gerçekleşebilmesi için öncelikle altyapı sorunlarının çözülmesinin gerektiğini belirtti.

Kıta analizinin çok iyi yapılması gerektiğini vurgulayan Özden, "Önce Afrika'yı çok iyi tanımak ve burada nelere ihtiyaç olduğunu saptamak gerek. Bu kıtaya hangi ülkeler yatırım yapıyor ve ilk yatırımlarını nasıl yapmışlar? sorusunu doğru cevaplamak lazım. Ayrıca Türkiye'nin bu ülkelerden hangisine öncelik vermesi gerektiğini de iyi analiz etmeliyiz." diye konuştu.

DEİK bünyesinde Afrika ile ilgili enerji çalışma grubu oluşturdukları bilgisini veren Özden, "Şu anda Afrika kıtasının bir gecede tükettiği elektriği, New York şehri tek başına tüketiyor. Bu, Afrika'da ne kadar büyük talep ve açık olduğunu gösteriyor." dedi.

DEİK Afrika İş Konseyleri Koordinatör Başkanı Tamer Taşkın da "Türkiye'de enerji sektöründe yatırımlarımızla çok tecrübelendik. Bugün Afrika'da bir çok ülkede elektrik sıkıntısı var. Bu ülkeler, elektrik sektörlerine yatırım yapılması için yurtdışına çağrıda bulunuyor. Enerji sektöründe yatırım ise ancak oradaki hükümetlerin organizasyonuyla olur. Örneğin yatırım yapacak şirketlere 10-15 yıl yatırım garantisi verilerek teşvik edilebilir. Enerji ihtiyacı açısından bütün Afrika'da potansiyel var." değerlendirmesinde bulundu. 

Uluslararası şirketlerin Afrika'daki keşifleri

Türkiye Petrolleri'nin raporuna göre, 2015 yılında dünyada yapılan petrol ve doğalgaz keşiflerinin yüzde 40'ı Afrika derin deniz sahalarında gerçekleşirken, ağırlıklı olarak doğalgaz rezervlerine rastlandı.

Petrol üretiminin uzun yıllardır gerçekleştiği kıtada, kayda değer doğalgaz üretimi henüz yapılamıyor. Geçen yıl Mısır açıklarında dünyanın en büyük doğalgaz keşfiyle birlikte, kıta doğalgaz potansiyelini fark etmeye başladı.

Uluslararası şirketlerin giderek artan keşif ve altyapı yatırımlarıyla Afrika, doğalgazın enerji üretimi içindeki payını artırmayı hedefliyor. 

ABD'li enerji şirketi, Kosmos, Moritanya'da 1,4 milyar varil petrol eşdeğeri doğalgaz bulurken, bölgedeki bir başka sahada ise 360 milyon varil petrol eşdeğeri doğalgaz rezervlerine rastlandı.

İngiliz BP şirketi bölgede yaptığı arama çalışmaları sonrası Mısır'da büyük çoğunluğu petrolden oluşan 318 milyon varil petrol eşdeğeri kondensat kaynak bulurken, Norveç'li Statoil şirketi Tanzanya'da 177 milyon varil petrol eşdeğeri doğalgaz keşfetti.

Hollandalı Enerji Risk Danışmanlık Firması VEROCY'nin ortağı Cyril Widdershoven da bölgedeki enerji yatırımlarına ilişkin, "Sahra altı Afrika'da petrol ve doğalgaz arama yatırımları genelde Çin, Japonya ve Hindistan tarafından yapılıyor. Batılı şirketlerin ilgisi genellikle Angola, Nijerya ve büyük oranda Mozambik odaklı gelişiyor, ama Avrupa ve ABD merkezli şirketler, bölgedeki siyasi istikrarsızlık, yolsuzluk ve hırsızlık gibi olaylar sebebiyle Afrika'dan kısmen uzaklaşıyorlar." değerlendirmesinde bulundu. 

Afrika'da petrol rezerv ve üretimleri

Dünyada ortalama 1 trilyon 700 milyar varil kanıtlanmış petrol rezervinin yüzde 7,6'sına denk gelen 129 milyar 200 milyon varili Afrika kıtasında bulunuyor. 

Afrika'da 48 milyar 400 milyon varille en çok petrol rezervi Libya'dayken, bu ülkeyi 37 milyar 100 milyon varille Nijerya ve 12 milyar 700 milyon varille Angola izliyor.

Cezayir 12 milyar 200 milyon varille dördüncü sırada yer alırken, Mısır 3 milyar 600 milyon varil rezerviyle ilk beş arasına giriyor.

Dünyada günlük ortalama 95 milyon varilin üzerinde petrol üretimi gerçekleşirken, Afrika buna 8 milyon 263 bin varille katkı sağlıyor.