Altına talep olmadı, tezgaha gelen 10 kişiden 1'i aldı, 9'u bozdurdu
Altına talep olmadı, tezgaha gelen 10 kişiden 1'i aldı, 9'u bozdurdu
İSTANBUL - ABD Doları'nın değer kaybetmesi ve petrol fiyatlarının 110 dolar seviyesine dayanmasıyla geçtiğimiz hafta 1000 doları aşan altın fiyatları iç talepte artışa neden olmadı. Her ne kadar altın dış piyasaya göre iç piyasada ons'unda 10 dolar daha aşağıdan işlem görse de, fiyatlar karşısında talep bekleme döneminde. Türk altın piyasasının nabzının attığı Kapalıçarşı'da tezgaha uğrayan 10 kişiden ancak 1'i satın alırken, 9'u altın bozdurdu. Koçak: Satışları olumsuz etkiledi Altın fiyatlarındaki artışın ziynet satışlarını olumsuz etkilediğini söyleyen Koçak Gold Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Koçak, "Fiyatlar stabil olmadığından dolayı tüketicide bir güvensizlik var. Dolayısıyla alışverişlerinde tereddüt yaşıyorlar. Bu da tüm piyasayı etkiliyor" dedi. Fiyatlardaki yükselmenin yatırımcıyı da zorlayacağını dile getiren Koçak, yatırımların azalabileceğini belirtti. Temizerler: Kâr marjları da kısıldı Fiyatlar aşırı yükseldiği için tüketicinin bekleme dönemine girdiğini söyleyen Adil Mücevher'in kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Adil Temizerler, bu durumun da altın alımlarını olumsuz etkilediğini ve son zamanlarda kuyumcuya altın almaktan çok bozdurmak için gelindiğini ifade etti. Temizerler, "Almak zorunda kalanlar da 'zamanı gelince daha iyisini alırım' diye daha ekonomik olanlara yöneliyor. Kuyumcular da ona göre pozisyon almaya çalışıyor" diye konuştu. Fiyatların aşırı yükselmesi nedeniyle kuyumcu esnafının kâr marjlarını iyice kıstığını söyleyen Temizerler, maliyet artışlarının kendilerini zorladığını kaydetti. Yalınkaya: İç piyasa daha az etkilendi Goldaş Kuyumculuk'un CEO'su Sedat Yalınkaya, altın fiyatlarındaki artışa rağmen satışların devam ettiğini belirterek, "Sonuç olarak piyasa dengesini buluyor ve yükselen fiyatlara ayak uyduruyor. Özel günlerde takı ve aksesuar en çok tercih edilen hediyelerin başında geliyor. Sevgililer Günü'nde bunu yaşadık. Fiyatlar yüksek olmasına rağmen, Sevgililer Günü'nde en fazla alışveriş kuyumculuk sektöründe gerçekleşti" dedi. Uluslararası piyasadaki fiyat artışına rağmen euro/dolar paritesine bağlı olarak iç piyasada dolar/YTL'nin düşmesinden dolayı, yurtiçi altın fiyatlarında fazla bir artış yaşanmadığını söyleyen Yalınkaya, yurtiçi altın fiyatlarının yurtdışına göre daha az etkilendiğini bildirdi. Evlilik sezonunun başlamasıyla birlikte mayıs-haziran aylarından itibaren altına olan talebin artacağını öngören Yalınkaya, "Altına uzun vadeli bir yatırım aracı olarak bakılmalı. Böylece fiyatlardaki iniş ve yükselişlerden en az düzeyde etkilenilmiş olur. Altın uzun vadeli baktığınızda yatırımcısına en çok getiri sağlayan enstrüman niteliğinde" diye konuştu. Yıldırımtürk'ten "bekleyin" önerisi Mehmet Altın Ticaret'in sahibi Mehmet Ali Yıldırımtürk, altın almak isteyenlere mayıs-haziran aylarını beklemeleri önerisinde bulunurken, temmuz ayında ise altının en düşük seviyesini görebileceğini belirtti. Ağustos ayının ortasından kasım ayı ortalarına kadar yine fiyat yükselmesi olacağını kaydeden Yıldırımtürk, "Altın almak isteyen kısa vadeli değil orta ve uzun vadeli yatırım kalemi olarak düşünmeli. Bana göre yatırımcı portföyünde yüzde 20 altın bulundurmalı" dedi. Hindistan gibi altın ithalatında ilk sırada yer alan ülkeyi izlediklerini de belirten Yıldırımtürk. "bu ocak ayında 6 tonluk bir ithalat yaptı. Geçen yılın aynı ayında Hindistan'ın ithalatı 60 tondu. Dolayısıyla arz cephesi halen geniş. Bu da eninde sonunda bir düzenleme ile altın fiyatlarının gerileyeceğini gösteriyor" diye konuştu. "Fiyatlar nisan-mayıs aylarında geri çekilir" 2001 yılından bu yana dalgalı bir seyir çizen ve 2008'in başından bu yana da hızlı bir tırmanış gösteren altın fiyatlarının daha ne kadar yükseleceği gündemdeki en önemli sorulardan birini oluşturuyor. Koçak Gold'un Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Koçak, yükselmenin devamının beklendiğini ama kesin bir şey söylemenin mümkün olmayacağını dile getirirken, Mehmet Altın Ticaret'in Sahibi Mehmet Ali Yıldırımtürk'ün öngörüsü ise daha iyimser bir görüntü çiziyor. ABD'de seçim yılı olduğu için doların zayıf seyrinin devam etmeyeceğini belirten Yıldırımtürk, "Doların toparlanmasıyla altın da bundan olumsuz etkilenip gerileyecektir. Nisan-mayıs aylarında fiyatlarda hızlı bir geri çekilme olacağını ve yüzde 10 geri çekilme yaşacağımızı düşünüyorum. Çünkü 27 Mart'ta ABD Merkez Bankası'nın (FED), mortgage tahvilleri elinde olan bankalara 2 milyar dolar devlet tahvili verecek olması onları bir miktar rahatlatacaktır" dedi. Yıldırımtürk, "Yıl ortalamalarında olağanüstü bir değişiklik olmaz ve ve ABD ekonomisine yönelik iyileştirme tedbirlerin alınmaya devam ederse altının bu şekildeki likidite daralmasından etkileneceği ve yüksek fiyatlardaki fonların bunu uzun sürece taşıyamayacağı görüşündeyim. Yaklaşık 850 dolara geldikten sonra da 750-800 dolar ons'unda bir fiyat aralığında kalacağını düşünüyorum" diye konuştu. Adil Mücevher'in sahibi Adil Temizerler de, bin 100-bin 500 dolar seviyesini gördükten sonra altının geri geleceği fikrinde. Psikolojik sınır 1000 dolardı Altın fiyatlarında 1000 doların psikolojik bir sınır olduğunu vurgulayan Goldaş Kuyumuluk'un CEO'su Sedat Yalınkaya ise "1000 doların üzerinde ne olacağını şu an için kimse bilmiyor. Altın fiyatlarındaki yükselişin devam etmesi için; petrol fiyatlarındaki artışın sürmesi, ABD ekonomisine yönelik endişeler nedeniyle borsalardan çıkan yatırımcıların emtialara yönelişinin devam etmesi ve doların diğer tüm para birimleri karşısında değer kaybetmesi gerekiyor. Tüm bunlar gerçekleşirse, tahminler fiyatların yükseleceği yönünde" dedi. İAB aylık ağırlıklı ortalama fiyatlar Ay 2008 2007 -YTL/Kg fiyatları Ocak 32.841,55 28.403,91 Şubat 35.207,35 29.375,00 Mart 39.203,56(*) 29.422,57 -USD/ons fiyatları Ocak 885,55 627,33 Şubat 916,38 662,84 Mart - 654,15 (*) MB kuruna göre 14 Mart 2008 fiyatı