Anormal ama gerekçesi yok
Ekonomi Bakanı Zeybekci, Türkiye'de son günlerde kurda yaşanan değişimlere değinerek, "Türkiye'de kurun bu spekülatif zıplamaları veya hareketlenmeleri ve yaratılan olumsuz ortamın bir gerekçesi yok" dedi.
İzmir'de "Ege Serbest Bölgesi Genişleme ve Süre Uzatımı" ve "Aliağa Serbest Bölgesi Protokolü" imza törenine katılan Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, burada yaptığı konuşmada, Türkiye'nin büyük, güçlü bir ülke olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin özel ve kamu sektörü borcunun 400 milyar dolar, özel sektörün kısa vadeli borcunun ise 120 milyar dolar olduğunu dile getiren Zeybekci, şöyle konuştu:
"Vay şu olmazsa Türkiye'ye kriz gelir... Gelmez arkadaşlar. Bankalarımızın sermaye yeterlilik oranı Avrupa'nın en iyisi. Bütçe açığı dünyanın en iyilerinden. Cari açığa bakıyorsunuz, son 2 yıldan beri muhteşem bir iyileşme var. Dış ticaret açığı iyileşmede tarihi zirveye doğru gidiyor. İhracatın ithalatı karşılama oranı yıl sonunda yüzde 80'ler seviyesine gelecek. İhracattaki gerileme dünyada bütün hızıyla devam ederken ilk defa burada söylüyorum, Ağustos ayında Türkiye olarak ihracatta o söylediğimiz iyileşme yani artı değeri bekliyoruz.
Türkiye'de kurun bu spekülatif zıplamaları veya hareketlenmeleri ve diğer yaratılan bütün olumsuz ortamın bir gerekçesi yoktur. "Gerekçesi vardır" diyen bana "Şu şu gerekçelerden dolayı Türkiye'de şöyle bir olumsuz beklenmektedir" demek zorundadır. 'Ekonomi yorumcuları' diye adı geçen ama 'finans yorumcuları' yani borsa ve kur yorumcuları, ne olur spekülatörlere çanak tutmasınlar. Şu andaki durum normal midir ? Normal değildir. Ama dediğim gibi anormalliğin gerekçesi yoktur. Sadece ortam olarak son günlerde yaşadığımız, hiçbirimizin istemediği, gerek siyasi gerek terör gerekse toplumda yaratılmaya çalışılan olumsuz bir ortam vardır. Yani gerekçesi, tabanı yoktur."
Türkiye'nin milli gelirinin 30-40 bin dolar seviyesine taşınmadığı sürece "çakallar ve vatan hainleriyle muhatap kalmaya devam edeceğini" söyleyen Zeybekci, buna herkesin milli bir dava olarak bakması ve tam bir seferberlik ruhuyla hareket etmesi gerektiğini dile getirdi.
Serbest bölgeler kuralım"
Ekonomi Bakanı Zeybekci, İzmir'in teşvikte 3. bölge olması nedeniyle rekabet edemediği yönündeki sitemleri haksız bulduğunu belirterek, “İzmir'e ilk geldiğimizde önemli şikayetlerden birisi İzmir'in teşvik bölgesinde 1. bölgede olmasıydı. Yakın bölgede başka şehirlerin 3. sırada olmasıydı. Bunun İzmirliler tarafından İzmir'e haksızlık olduğunu söylemiştim. Bunu dile getirmenin yanlış olduğunu ifade etmiştim. 'İzmir 1., başka şehirlerin 3. bölge olması nedeniyle onlarla rekabet edemiyoruz' demek İzmir'in zenginliğine birikimine haksızlık olur. Başka bölgelerle İzmir'in yarışması için 'böyle bir teşvikte ben ikinci, üçüncü bölge olamadığım için yapamıyorum' demek İzmir'in zenginliklerine gözü kapalı olmak demek. Rakamları gördüğünüz zaman inanın belki gözüne küçük gelebilir ama şu anda kapalı alan içinde şuradaki Ege Serbest Bölge içinde yapılan ihracat 1981 yılının Türkiye'nin ihracatına eşit. Ne iş olsa yaparım mantıkla değil uzmanlaşmış serbest bölgeler şehri olsun Ege Serbest Bölgesi, İzmir Serbest Bölgesi, Aliağa Serbest Bölgesi" dedi.
"Çin serbest bölgede ısrarlı"
Ekonomi Bakanı Zeybekci, geçen hafta Cumhurbaşkanı ile birlikte Çin'e gittiğini ve orada Çin özel serbest bölgesinin konuşulduğunu, bunun büyük iştahla istendiğini anlattı. Zeybekci, 5, 6 ve 7 Ekim'de Çin ekonomi ticaret bakanıyla İstanbul'da biraraya geleceğini ve bu konuyu konuşacağını anlattı. Zeybekci o devlet başkanın iki defa İzmir- Antalya hızlı tren ve Aydın- Antalya otoyolunu dile getirdiğini ve Çin'in bu iki işe talip olduğunu ne şekilde ve nasıl olursa olsun belirlenecek şartlara hazır olduklarını ifade etti. Zeybekci, Antalya İzmir arasında çok kısa bir sürede 20 milyon turisti hareket ettirebilir hale getirebilmeyi hedeflediklerini belirten Zeybekci, “Bu 20 milyon turist Antalya'dan çıktığında yaklaşık 2, 2.5 saatte İzmir'e gelebilecek imkanı yarattığınız zaman Efes'e, Denizli'ye, Pamukkale'ye gelebilecek imkanı yarattığınız zaman başka bir bölge ülke haline geliyorsunuz. Yine aynı güzergahta Afyon'daki mermeri İzmir Limanı'na tonunu 30 dolardan taşıyıp da İzmir'den Hamburg Limanı'na 9, 10, 11 dolara götürdüğünüzde arada Afyon'dan ödenen maliyeti bu ülkenin ekonominin üstüne yüklemek beceriksizliktir. Haksızlıktır" dedi.
"Özel alışveriş merkezleri olmalı"
Ekonomi Bakanı Zeybekci, 5, 10 dolar değil her ne alırsa 10 bin euro 50 bin euro ödemekten çekinmeyecek insanların serbest bölgedeki alışveriş merkezlerine getirilmesi gerektiğini belirterek, serbest bölgelerin nasıl çalışacağını şu sözlerle anlattı:
“Ege'de Balıkesir'den Antalya'nın batısına kadar olan coğrafyada Akdeniz çanağının en önemli turizm ticaret serbest bölgelerini kurmamız lazım. İlk başlangıç noktamız da burası olacak dedim. İzmir havzası olacak. Bunun dünyada bir örneği yok. Ama öyle bir ortam ortaya koymamız lazım. Dünyada örnekleri var. Sadece ticaret sadece çok ünlü markaların olduğu bir alışveriş bölgesi. Öyle bir şey hayal etmemiz lazım ki geceliği 100 dolar değil bin dolara gelmeli. Oraya gelen insan Türkiye'de üretilen ürünlere o güzel ürünlere benim insanımızın ürettiği ürünlere 5, 10 dolar değil her ne alırsa 10 bin euro 50 bin euro ödemeyi hiç çekinmeyecek insanları oraya getirmemiz lazım. Burayı koruma altına almak vergi muafiyetleri birçok mükellefiyetlerden de muafiyet getirmemiz lazım. Giriş ve çıkışların kontrol altına almak lazım."
"İhracattaki iyileşmeyi ağustosta göreceğiz"
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Türkiye ekonomisine kriz gelmeyeceğini öne sürerek, şöyle konuştu:
“Türkiye büyük güçlü bir ülke. 'Vay şu olmazsa kriz gelir'. Gelmez arkadalar. Allah aşkına ben söylüyorum. Türkiye'nin toplam borcu 400 milyar dolar özel ve kamu. Özel sektörün kısa vadeli borcu 120 milyar dolar. Toplam kısa vadeli borç. Kamu özel. Çoğunluğu özel. Bankalarımızın sermaye yeterlilik oranı var. Dış ticaret açığı tarihi bir zirveye doğru gidiyor iyileşmede. Yıl sonunda 80'ler seviyesine gelecek. İhracattaki gerileme bütün hızıyla devam ederken ilk defa burada söylüyorum Ağustos ayında Türkiye olarak ihracatta o söylediğimiz iyileşme yani artı değeri bu ay bekliyoruz. Ben bunları söylüyorum"
"Yorumcular spekülatörlere çanak tutmasın"
Dolardaki yükselişe de değinen Zeybekci, "Türkiye'de kurun bu spekülatif zıplamaları ve hareketleri ve diğer tüm olumsuz yaratılan bu ortamın gerekçesi yoktur. 'Gerekçesi vardır' diyen bana biraz önce söylediğim rakamları aynısını söylemek zorundadır. 'Şu şu gerekçelerden dolayı şöyle bir olumsuzluk beklenmektedir' diye söylemek zorundadır. Ekonomi yorumcuları diye adı geçen ama finans yorumcuları borsa ve kur yorumcuları çıkıp da bu ülkede ne olur o spekülatörlere çanak tutmasınlar. Şu andaki normal midir durum değil midir. Ama dediğim gibi anormalliğin gerekçesi yoktur. Sadece ortam olarak son günlerde yaşadığımız hiçbirimizin istemediği gerek siyasi gerek terör gerekse toplumda yaratılmaya çalışılan olumsuzluktandır. Yani tabanı, gerekçesi yoktur. Onun için işinize bakın. Ülkemizin geleceğine bakalım. Biz ülkemizi 20 bin dolar seviyesine taşımadığımız sürece milli gelirde şu andaki bu çakallara bu vatan hainlerine muhatap olmak zorunda kalırız. Yapmamız gereken şey bu ülkeyi biran önce kalkındırmak. Koşarak kalkındırmak. Türkiye'nin büyümesini kalkınmasını istihdamını ihracatını bütün herşeyimizi. Tam bir seferberlikle bunu yapmamız lazım. Bu milli bir dava. Türkiye'ye bakın 1950- 60 arası sonra kayıp 10 yıl. 80- 90 arası kayıp on yıl. Kayıp 10 yıllardan artık kurtulalım."
"ESBAŞ, en çok ihracat yapan 11 şehir gibi"
Ege Serbest Bölgesi Genişleme ve Süre Uzatımı Protokolü imza töreninde konuşan ESBAŞ Yürütme Kurulu Başkanı Faruk Güler, bölgede kuruluşundan bu yana 25 yılda 60 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleştirildiğini, 18 bin 200 kişiye istihdam sağlandığını belirterek, 600 dönümlük genişlemeyle birlikte ticaret hacminin yaklaşık 7 milyar dolara yükseleceğini ve ilave 5 bin kişilik direk istihdamın önünün açılacağını ifade etti.
Güler, “Serbest bölgelerde genişleme ihtiyacı ilk defa ESBAŞ'ta doğmuştur. Genişleme alanımızın ilavesiyle birlikte bölgemize kısa sürede daha fazla yatırımcı getirmeye söz veriyoruz. Bugüne kadar katma değeri yüksek ülkemize değer kazandıran şirketleri buraya nasıl çektiysek sınırlarımıza ilave edilecek genişleme alanında da bu başarılı devam ettirmeyi hedefliyoruz. Ege Serbest Bölgesi'nde geçen yıl 4.3 milyar dolarlık ticaret hacmi gerçekleştirildi. Bu rakamda ciddi bir büyüklükte ihracatımız oldu. 81 ilin ihracat rakamlarına bakıldığında yıllık 2 milyar dolarlık yurtdışı satışıyla 11. sırada yer alıyoruz. Ege serbest bölgesi ihracat miktarı dikkate alındığında 11. büyükşehir gibi çalışmaktadır" dedi. Yeni kurulacak Aliağa Serbest Bölgesi Başkanı Mehmet Turan, 1.3 milyon metrekare alanında kurulacak bölgenin rüzgar tirbünü kule ve kanatlarının yanısıra jeneratör ve ilgili yan sanayi üretimi yapacağını ileri teknoloji ve üretim merkezi haline geleceğini belirterek, “12 bin kişilik istihdam öngörülüyor. 800 bin metrekare kapalı alan düşünülüyor. İşlem hacminin başlaması ve 2017 yılı içerisinde ilk işletmenin faaliyete geçmesi beklenmektedir" dedi. Konuşmaların ardından protokol imzaları atıldı.