Bali'den Atatürk'ün torunlarına yanıt

İş Bankası Genel Müdürü Atatürk'ün torunlarının hak talebine yanıt verdi. Moody's ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANTALYA - Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, "(Ülkü Adatepe) Vasiyetnamenin içeriği bellidir. İş Bankası'nı bu bakımdan vasiyetnamenin içeriğinden farklı olarak bağlayacak, etkileyecek bir başka boyut, husus yoktur" dedi.
Bali, İş Bankası'nın ana sponsorluğunda Türkiye Satranç Federasyonu tarafından düzenlenen Türkiye Küçükler Satranç Şampiyonası'na ilişkin basın toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
 
Cumhuriyet'in Kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün, manevi kızı Ülkü Adatepe'nin çocuklarının CHP ve İş Bankası'na 1 milyar dolar talepli ihtarname çekmesine ilişkin konunun sorulması üzerine Bali, şunları aktardı:
"Vasiyetnamenin içeriği bellidir. İş Bankası'nı bu bakımdan vasiyetnamenin içeriğinden farklı olarak bağlayacak, etkileyecek bir başka boyut, husus yoktur. Şimdiye kadarki uygulamalarımız da tamamen vasiyetnamenin içeriği paralelindedir. Bizim doğrudan karar alma noktasında olduğumuz bir husus da değildir dolayısıyla...
Biz vasiyetnamenin içeriğine göre bize gelen talimatlar ve bilgiler çerçevesinde hareket ediyoruz.
Bunun ötesinde bir boyutun İş Bankası'nı ilgilendiren bir durumu yok.
Vasiyetnamenin içeriği ne ise ona göre hareket edilmiştir bugüne kadar İş Bankası bakımından."
 
Moody's zaman kazanmaya çalışıyor
 
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye ile ilgili yaptığı son açıklamalara ilişkin görüşlerinin sorulması üzerine Bali, Moody's'in not artırımını bir süre erteleme ihtiyacı duyduğunu veya bu kararı kesinleştireceği süre için biraz zaman istediği anlaşıldığını belirterek şunları kaydetti:
"Yoksa cari açık açısından bakıldığında 78 milyar dolarlardan 53 milyar dolara yakınsayan bir rakam var. Bu olağanüstü bir iyileşme. Büyümenin hız kesmiş olması büyük ölçüde bu sonucu yarattığı için sürdürülebilirliği konusundaki kaygıları bir miktar devam ettirebilir. Türkiye yeniden özellikle de iç talebe dayalı olarak hızlı bir büyüme süreci içerisine girerse bu seviyelerde bir oransal yada mutlak değerdeki cari açığı sürdürülebilir hale getiremeyebilir. Onun için de orada bir kaygı konuyor. Benim kanaatim şu: Türkiye ekonomisinin bugünkü seviyesini yatırım yapılabilir seviyeye çıkartmak biraz kritik bir karar olarak görüldüğünden anladığım kadarıyla ikinci bir derecelendirme şirketi için biraz daha sonuçların somutlaşması ve 2013 yılının yeni şartlarında teyidinin görülmesi ihtiyacı var. Yorumum o."
 
Büyüme, cari açık
 
Yeni bir not artırımının ne zaman geleceğinin sorulmasına ilişkin olarak Bali, şu değerlendirmede bulundu:
"Bu kaygıların giderilebileceği kadar süre. Örneğin 2013 yılı içerisinde biraz özel tüketim ve yatırım harcamalarının daha canlanabileceği, iç talebin biraz daha canlanabileceği, net ihracat katkısına nazaran bu dış talebe göre biraz onun daha fazla kompozisyon payını artıracağı bir büyüme. Bunun normal çıktısı genellikle cari açık, dış ticaret açığı üzerinde genellikle açıcı yönünde, genişletici yönündedir. Büyüme hızı 4,5 civarında bekleniyor. Bunun fevkinde bir şey olur mu ve olursa da onun dış dengeye olan etkisi nasıl olur konusuna bağlı olarak şekillenecek bu. 2013 yılının içerisinde çeyrek çeyrek rakamlara baktığımızda hem büyüme performansı hem de onun dış ticaret, cari açık üzerindeki etkisi değerlendirilecek. Başkaca kritik bir unsur üzerinde bu kadar fazla durulmadığı görülüyor zaten."
Piyasaların ikinci bir not artırımının gelmesi ile gelmeyecek olması arasında bir beklentide kaldığı için genelde piyasaların bir olguyu önceden satın alarak belli bir fiyatlama içerisinde olabildiklerini belirten Bali, "İkinci bir derecelendirme şirketinden de bu yönde bir karar gelebilir düşüncesi bir süredir piyasalarda değişik şekillerde dillendiriliyor idi" dedi.
Hatta Moody's'in bu amaçlı bir toplantı düzenleyeceğini ilk açıkladığı günde bu beklentinin biraz fazlaca satın alınır olduğunu hatırlatan Bali, şunları söyledi:
"Arkasından da bir not artırımı gelmeyince onun etkisi görüldü. Ben bunu gelinen endeks düzeyini de gözönüne alırsak olağan görüyorum. Normalde de bir realizasyon ve belli bir düzeltmenin gelmesini beklemek lazımdı. Dolayısıyla çok ciddi bir dalgalanma olmaz diye düşünüyorum."
Bali, İş Bankası'nın 2013 yılında yüzde 18 civarında sektörün üzerinde bir kredi artışı hedeflediğini kaydetti.