Birleşik Krallık, Türkiye’de sağlık alanında işbirlikleri arıyor

Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım Ajansı Ankara ve İzmir Bölge Başkanı Clive Allcorn DÜNYA’nın sorularını yanıtladı.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Mehmet KAYA

ANKARA - Birleşik Krallığın, uluslararası işbirliğini ve ihracatını artırmak için GREAT kampanyasını başlatan Birleşik Krallık Ticaret ve Yatırım (Ajansı)-UKTI Ankara ve İzmir Bölge Başkanı Clive Allcorn, Türkiye’de sağlık alanına yoğunlaştıklarını açıkladı.

DÜNYA’nın sorularını yanıtlayan Allcorn, “Özellikle kamu özel ortaklığı projelerinde ciddi bir deneyimimiz var. Yatırımların ötesinde, hastane yönetiminden sağlık hizmet sunumuna kadar çeşitli alanlarda işbirliği yapabiliriz” dedi. Allcorn, ilaç ve tıbbi cihaz firmalarının yatırım yapması konusunda ise firmaların çekingen davrandığını belirtti. 

Clive Allcorn, Birleşik Krallığın GREAT kampanyasının küresel ölçekte yürütüldüğünü hatırlatarak, Türkiye’de sağlık sektörünün odak noktalarından biri olduğunu anlattı. Kampanyanın, Birleşik Krallık’ın güçlü olduğu alanlarda, ilgili ülkelerdeki şirketler ve kurumlarla iş yapmasını özendirmeye katkı olduğunu anlatan Allcorn, “Türkiye’deki odak özellikle sağlık sektörüne yoğunlaşmış vaziyette. Birleşik Krallık olarak Türkiye’nin sağlık sisteminde çok ciddi atılım ve gelişim gösterdiğini, Birleşik Krallığın güçlü olduğu alanlarda rekabete çok açık hale geldiğini düşünüyoruz. Bu gelişmelerin her iki ülkenin gelişimi açısından önemli fırsatlar ortaya koyduğunu düşünüyoruz. Birleşik Krallık ve Türkiye, Türkiye’deki sağlık reformunu geliştirmesi için ortaklık yapabileceği, geliştirebileceği pek çok alan olduğuna inanıyoruz” dedi. 

Kamu-özel ortaklığı projeleri yoluyla sağlık alanında şirketlerin işbirliği yapmasını istediklerini belirten Allcorn, bu kapsamda hastane yönetiminden, ilaç ve tıbbi cihaz, tıbbi sarf malzemelerine kadar geniş bir alanda işbirliği aradıklarını belirterek, “Birleşik Krallık olarak bu alanda ciddi tecrübelere sahibiz. Kamu özel ortaklığı alanında Birleşik Krallığın çok ciddi deneyim ve kazanımları var. Bu işin başında elde ettiğimiz bazı dersler de var. Bu alanda, Türkiye ile sadece mali olarak olumlu sonuçlar verecek ortaklıklar değil, aynı zamanda sağlık çıktıları açısından da çok olumlu sonuçlar verebilecek ortaklıklar kurabileceğimize inanıyoruz. Biz özellikle hastane gibi büyük yatırımların, kamu özel ortaklığıyla yapılan yatırımlarla ilgileniyoruz. Sağlık sektörü, sağlık hizmetleriyle bağlantılı. İlaç firmalarını ve teknolojiyi sağlayabilecek tıbbi cihazları sağlayabilecek firmaları biraraya getirebilecek projelerden bahsediyoruz. Türkiye çalışmalarında bizim kafamızdaki konular, kamu özel ortaklık projeleri çerçevesinde program ve proje yönetimi sağlayabilmek. Buna muhakkak tesis yönetimi ve tesislerdeki hizmetlerin temini açısından proje ile entegrasyonu da olacak.

Hastaneleri, halka hizmet edebilecek şekilde faaliyete başlayacak diğer proje unsurlarından bahsediyoruz. Özetleyecek olursak, kamu özel ortaklığı içinde sağlık hizmetleriyle ilgili toplam bütün projeyi kapsayacak unsurlardan söz ediyoruz” diye konuştu. 

Türkiye sağlık turizmi konusunda tatil-sağlık birlikte bir strateji belirleyebilir

Clive Allcorn, Türkiye’nin geliştirmeye çalıştığı sağlık turizmi alanında, Birleşik Krallık’ta plastik cerrahi, kozmetik, estetik, yaşlılık bakımı alanlarında potansiyel göründüğünü belirtti. Allcorn, “Birleşik Krallıktaki hastaların başka ülkelere gitmelerinde hayat tarzlarıyla ilgili konuları içeriyor. Kozmetik, estetik cerrahi, yaşlılık bakımı vb. tercihleri var. Bunlar için de hizmet kalitesine bakılıyor. Türkiye’nin bu alanda sunabileceği çok fazla şey var. Türkiye gerçekten güzel bir ülke, iyi tesisler var. İnsanları cazip bulacağı bir ortam. Bu tercihleri biraz daha sunulan hizmet ve tesis kalitesi belirliyor. Bu insanlar mesela sağlık kuruluşlarında da otellerdeki standartları arıyorlar” dedi. 

İlaç yatırımlarında sabit fiyat nedeniyle firmalar çekingen

Clive Allcorn, Sağlık Bakanlığı’nın, Türkiye’de üretim koşuluyla ilaç firmalarına 7 yıla kadar alım garantisi vermesi şeklindeki projenin, ilaç firmaları tarafından çekincelerle karşılandığını belirtti. Allcorn bu konudaki soruya, “Bildiğim kadarıyla, Bakanlık sabit fiyat üzerinden 7 yıl alım teminatı veriyor. Bu fiyatların uluslararası pazarda talebe göre değerlendiren firmalar için çok da tercih edilen bir seçenek olmayabilir. Çekinceler olduğunu biliyorum” yanıtını verdi. 

Sağlıkta maliyetleri kontrol etmek için birinci basamağa ağırlık verilmeli

Clive Allcorn, dünyada genel sağlık sigortasını ilk uygulayan ülke olan Birleşik Krallık’ın sağlık hizmetinin sürdürülebilirliği deneyiminin “birinci basamaktaki sağlık hizmetlerinin kaliteli verilmesi”ni ortaya koyduğunu kaydetti. Çin ve Birleşik Krallık’ın sağlık harcamalarını karşılaştıran bir çalışmadan söz eden Allcorn, Çin’in sağlık harcamalarının yüzde 40’ının ilaçlardan oluştuğunu, Birleşik Krallıkta ise bu oranın yüzde 9 seviyesinde gerçekleştiğini belirtti. Allcorn, “Aradaki fark nereden kaynaklanıyor?.. Birleşik Krallığın Türkiye’de sağlık sektöründe ortaklık teklifinde de bu.. Eğer birinci basamakta sağlık hizmetini etkin biçimde sunarsanız sağlık hizmeti maliyetini düşürebilirsiniz. Bunun için insanlar yerel hastanelere, aile hekimlerine başvurduklarında etkin bir tedavi vermek ve hastalık ilerlemeden tedaviyi sağlamak. Bunu başardığınızda ikinci ve daha ilerideki basamak tedavilere geçmiyorsunuz. Çünkü onlar ciddi ve masraflı tedaviler. Birleşik Krallık, bunu etkin hale getiriyor” dedi.