”Bu dönemde en aktif piyasalardan biri tefeci piyasası”
BDDK Başkanı Bilgin, Merkez Bankası faizi ve piyasa faizi dışında üçüncü bir faizin ortaya çıktığını belirtti
ANKARA - Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, içinde bulunduğumuz dönemde Merkez Bankası faizi ve piyasa faizi dışında üçüncü bir faizin ortaya çıktığını belirterek, "Bu her zaman olan bir faizdi ama biraz daha fazla gündeme geldi, tefeci faizi. Maalesef bu dönemde en aktif çalışan piyasalardan biri de tefeci piyasası ve faizleri de çok yüksek" dedi.
Türkiye Ekonomi Kurumu, Ankara Üniversitesi ATAUM Konferans Salonunda "Küresel Bunalım ve Türkiye Ekonomisi" konulu çalıştay düzenledi.
BDDK Başkanı Bilgin toplantının açılışında yaptığı konuşmada, krizi değerlendirirken, dönemin Amerikan Merkez Bankası Başkanı Alan Greenspan'ın 11 Eylül saldırısını öğrendiğinde "artık B planına geçebiliriz" dediğini anımsatarak, her şeyin bu ölçüde dizayn edildiği bir ülkenin, "yıllarca bu kadar şişmiş bir balonu" nasıl göremediğini anlamakta zorlandığını belirtti.
Kriz hakkında bir çok veri ve endeks bulunduğunu, ancak kendisinin bir takım başka göstergelere de baktığını ifade ederek, "Ankara'da OSTİM'de 6-7 aydır elektrik tüketimi giderek azalıyor. Bankaların çağrı merkezlerine gelen telefonlar şiddetli bir şekilde azalıyor. Bilgisayar oyun satışları çok yüksek bir oranda artıyor ve Milli Piyango biletlerinin yüzde 90'ı dün itibariyle satılmış...bunlar da farklı göstergeler" dedi.
Gösterge ve beklentiler arasındaki fark
Gösterge ve beklentiler arasındaki farkın da önem taşıdığına dikkati çeken Bilgin, göstergelerin mi beklentileri, beklentilerin mi göstergeleri değiştirdiğinin tartışıldığını söyledi ve gözlemlerinin "beklentiler, göstergeleri değiştirdiği" yönünde olduğunu kaydetti.
Bilgin, "Dolayısıyla göstergelerin sırrına vakıf olabilme de ayrı bir yetenek ve sırrına vakıf olamadığımız bir şeyin de politikasını başarıyla yapmamız oldukça güç" dedi.
Tefeci faizi
Konuşmasında, kriz sürecinde "tefeci faizinin" gündeme geldiğine dikkati çeken BDDK Başkanı Bilgin, konuya ilişkin şunları kaydetti:
"Şu anda piyasada 3 tür faiz bulunuyor. Birincisi Merkez Bankası faizi, ikincisi piyasa faizi ki normal dönemlerde Merkez Bankası faizi ile bankaların uyguladığı faizin birbirine yakın olması lazım, ama arada bayağı bir fark görüyoruz şu anda, bu da piyasadaki tansiyonu gösteriyor.
Yalnız bu dönemde üçüncü bir faiz daha çıktı karşımıza. Bu her zaman olan bir faizdi ama biraz daha fazla gündeme geldi, tefeci faizi. Eğer bankalara gidemeyen iş adamı varsa ya da paraya ihtiyacı olan kesimler varsa... maalesef bu dönemde en aktif çalışan piyasalardan biri de tefeci piyasası ve faizleri de çok yüksek."
"Bankacılık eski basit günlerine geri dönecek"
2001 krizinde devlet kesiminin problemli olduğunu, bu dönemde ise devlette sorun görünmediğini bankacılık ve reel sektörde sıkıntı gözlendiğini dile getiren Bilgin, "Hiçbir devlet kurumu, 'devlette sorun yok, reel sektör veya bankacılık kendi sorununu kendi halletsin, bırakalım kendi kendine yoluna devam etsin' anlayışında olmamalı. Gerektiği yerde, gerekli politikalarla bunlar bir şekilde teşvik edilmeli" diye konuştu.
Bankacılık sektörünün çok dinamik bir sektör olduğunu, süreci iyi izlemek ve "önleyici hekimlik yapmak" gerektiğini dile getiren Bilgin, bu arada ölçüyü dengelemek, bankacılık sektörünün yaratıcılığına zarar vermemek gerektiğini söyledi.
Bilgin, bu çerçevede attıkları adımları anlatırken lisans vermede çekimser davrandıklarını, türev ürünlere izin vermediklerini söyledi. Türev ürünlere hep kuşkuyla yaklaştığını vurgulayan Bilgin, bankacıların "anlamadıkları enstrümanlara imza atmaması" gerektiğini vurguladı. Bilgin, "Bana göre bugünler şunu gösterecektir ki; yeni finansal mimari de muhtemelen onu göreceğiz, bankacılık eski basit günlerine geri dönecek. 100 yıl önceki bankacılıktan bugünkü bankacılığın aslında pek bir farkı yok, pasifte topladığınız parayı aktifte satıyorsunuz. Bunu çok karmaşık hale getirdiğiniz zaman anlaşılmaz problemlerle karşılaşabiliyorsunuz, nitekim batıda, Amerika'da örneklerini görüyoruz" diye konuştu.
Kar dağıtımında çekimser davrandıklarını ve ödenmiş sermayenin artmasını sağladıklarını dile getiren Bilgin, yüzde 12 hedef rasyo getirdiklerini ve bankaların bugün bıraktıkları bu temponun rahatlığını yaşadıklarını söyledi. Bilgin, yaklaşık 1,5 yıl önce Merkez Bankası ile ortak düzenleme yaptıklarını da ifade ederek, bankalara belli bir oranda likidite bıraktırdıklarını anlattı.
"Bankalar kaynak problemiyle karşı karşıya"
Bilgin, bankaların bir kaynak problemi ile karşı karşıya olduğunu ifade ederek, "Pasifte kaynak çok kuvvetli değil, gelmiyor, yurt dışı kaynaklar da kurumuş durumda. Aktifte de bankalar buna göre davranıyor. Bankacılığın temel fonksiyonudur, aktif ile pasifi dengelemezseniz başınız derde girer. 3 ayda bankacılığımız sabit kalmış, fazla hareket etmemiş, tamamen içinden geçtiği dönemin özelliği nedeniyle" dedi.
Geleceğe yönelik öngörüleri de dile getiren Tevfik Bilgin, karlılıkların düşeceğini, takipteki kredilerin artacağını, kredilendirme oranının azalacağını ve bir miktar hazine bonosu, devlet tahviline dönüşün söz konusu olabileceğini söyledi.
Bilgin, sanayi, KOBİ'ler ve bankacılığın birbirinden ayrılamayacağını ifade ederek, hepsini bir arada gözeten tedbirler almak gerektiğini bildirdi.
Bankacılığın geçmişten farklı durumda olduğunu, yurt dışından kaynak bulması gerektiğini, ancak kaynakların kurumuş durumda olduğunu ifade eden Bilgin, bankaların Ekim, Kasım, Aralık aylarında, 16 milyar dolar ödeme yükümlülüğü altında olduğuna dikkati çekti. Bilgin, "Bu bir baskı yaptı bankalar üzerinde. Gelecek yıl yapacağımız tüm bu ödemeler, 22 milyar dolar. Bu 3 aya sıkışması nedeniyle sistemde bir stres oluştu. Gelecek yıl çok daha rahat olacağız göreceksiniz, bankalarımız yurt dışı ödemelerinde bu 3 ayı atlattığına göre gelecek yıl çok daha rahat olacaklar" diye konuştu.