Çağlar: Kamu bankacılığı 'in' olacak

Ziraat Bankası Genel Müdürü Çağlar, bankanın özelleştirmesini 5 yıl unutmak gerektiğini söyledi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 

İSTANBUL -  Ziraat Bankası özelleştirmesini konuşmamak gerektiğini belirten Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, "Çünkü 5 sene, kamu bankacılığı 'in' olacak, öyle gözüküyor. Zaten satmaya kalksanız, kime satacaksınız" dedi.

Çağlar, Ziraat Bankası şube açılışı için gittiği Yunanistan'ın Gümülcine kentinde, gazetecilerle bir sohbet toplantısı düzenledi.

Ziraat Bankası'nın özelleştirmesini 2009, 2010, 2011, 2012 gibi yıllarda unutmak gerektiğini ifade eden Çağlar, küresel kriz ortamında alacak sermayenin de bulunmadığını, bu kadar büyük, kamulaştırılmış bir yapıyı satmaya kalkmanın da çok kolay olmadığını söyledi. "Türkiye örneğini düşünün, biz Halk Bankası'nın yüzde 25'ini, Vakıfların yüzde 25'ini halka açabildik. O da piyasanın en iyi olduğu dönemde" diyen Çağlar, dolayısıyla bu kadar küçülünülen bir ortamda bankaların özelleştirilmesinin hiç konuşulmaması gerektiğini belirtti.

"Karın yarısını vermek istiyoruz"

Çağlar, kar dağıtımı ile ilgili soru üzerine, bunun Hazine'nin ve Genel Kurulun kararına göre olacağını söyleyerek, "Tavsiyemiz mutlaka olacak. Her sene elimizden tamamı alındığı için, ben Hazine Müsteşarı ile bunun pazarlığını yaptım. Herhalde yarısında anlaştık. Karın yarısını vereceğiz gibi gözüküyor, ama son söz onların" dedi. Can Akın Çağlar, Ziraat Bankası'nın kar rakamlarını önümüzdeki hafta açıklayacaklarını bildirdi.

"Dolar bir süre 1.50-1.70 bandında gider"

Dolar kurunun izleyeceği seviyeye ilişkin Çağlar, piyasanın sığ hale geldiğini, Botaş'ın yurt dışına olan borçlarını ödemek için piyasaya girmesi durumunda kurun 5-6 lira birden yukarı gidebildiğini kaydetti. Çağlar, "Ama şu anda bir süre daha 1,50-1,70 bandında gideriz gibi gözüküyor" diye konuştu.

BDDK Başkanı Tevfik Bilgin'in "döviz kredisi vermekte biraz esnetilmemiz gerekli" sözlerinin hatırlatılması üzerine de Çağlar, döviz kredilerinde esneklik konusunun öteden beri Bankalar Birliği olarak da üzerinde durdukları bir konu olduğunu kaydetti.

İhracat taahhüdü olan ya da yurt dışı döviz kazandırıcı hizmetleri olan kişilere Türkiye'deki bankalar tarafından döviz kredisi kullandırılabileceğini, bunun dışında döviz kredisi kullandırmanın mümkün olmadığını belirten Çağlar, bundan dolayı Türk bankacılığının zaman içerisinde kullanamadığı miktarların yurt dışındaki bankalarda durmak durumunda kaldığını anlattı.

"Kredilerde yavaşlama var, vatandaş yine karta yüklenecek"

Kredi kartlarına ilişkin soru üzerine de Çağlar, kredi kartlarındaki problemin yüzde 50'lere kadar çıktığını hatırlatarak, daha sonra tüketici kredilerinin hızla artıyor olması nedeniyle müşterilerin kredi kartlarına 4-4,5 faiz maliyeti yerine, tüketici ve bireysel kredilerdeki kolaylık yerine o tarafa doğru yöneldiklerini söyledi.

Çağlar, bu nedenle sektörde bireysel kredilerin, kredi kartları hariç hızla artmaya başladığını, takip oranının da 6,7'lere kadar gerilediğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Fakat bu süreçte, tüketici kredilerinde bir yavaşlama söz konusu olduğu için, insanlar yine kredi kartlarına yükleneceklerdir diye düşünüyorum. Buradaki takip oranının da biraz artması beklenmektedir.

Bizdeki oranlara bakıldığında, sektörde şimdi yüzde 3,7 toplam geri dönmeyen kredi oranının toplam krediler içindeki payı, bizde ise 1,6. Tarımsal kredilerde ise yüzde 2,2 civarında. Sektörden biraz daha iyi bir orana sahibiz geri dönmeme oranında."

"Taahhüt sektörüne karşı herhangi bir tutumumuz yok"

Çağlar, taahhüt sektörünün Ziraat Bankası'na yönelik bazı sıkıntıları bulunduğuna ilişkin soru üzerine, Ziraat Bankası olarak, bu sektör ile diğer sektörler arasında bir ayrım içinde olmadıklarını, taahhüt sektörüne karşı herhangi bir tutumlarının bulunmadığını belirterek, şu yanıtı verdi:

"Gelinen noktada, sanki böyle karşıymışız gibi bir imaj oluştu, EKK Toplantısı'nda da benzer bir hava oluşturuldu. Banka olarak bir stratejimiz var. Bizde günde 1,5 milyon insan şubelerimizden içeri girip, çıkıyor ve dolayısıyla, 'bu kadar insanın girdiği yerde, bireysel bankacılıkta yoğunlaşmamız gerekir' dedik.

Tarım sektörü 45 yıldır vazgeçmediğimiz bir uğraşımız bizim. "Toplam kredilerin yüzde 75'ini buraya pas edeceğiz, geri kalan yüzde 25'ini ticari kredi olarak kullandıracağız' dedik. Ticari kredi olarak kullandırdığımız bölümün de kendi içinde iki segmenti var. Firmalarla çalışırız dedik, sonra ilk 5 bindeki firmalarla çalışırız ve alttaki 100-150 bin dolarlık KOBİ'lerle çalışırız dedik. Böyle bir ticari segmentimiz var.

Bu süreç içerisinde taahhüt sektörüne karşı bir durum olmadı. Firmalar geldiğinde tek baktığımız şey, kredibl olup olmadıkları. Dolayısıyla taahhüt sektörü, inşaat sektörü, madencilik sektörü gibi bir ayrım içerisine şu ana kadar girmedik."

"Yunanistan'daki şubelerde 4 milyon euro mevduat var"

Çağlar, Yunanistan'daki şubelerde 937 mudinin ve 4 milyon euro mevduatın bulunduğunu söyledi. Faiz oranlarında çalışılan ülkenin oranlarına paralel hareket edildiğini belirten Çağlar, Ziraat Bankası'nın Yunanistan şubelerinde Yunan müşterilerinin de bulunduğunu ve söz konusu müşterilerin yaklaşık 150 bininin Türkiye'den emekli olduğunu kaydetti. Çağlar, Yunanistan'da 3 milyon euro üzerinde kredilerinin bulunduğunu da belirtti.

"Yunanistan'da ne tip krediler vereceklerine, özellikle tarımsal kredi verip vermeyeceklerine" ilişkin soru üzerine de Çağlar, Ziraat Bankası'nın 145 yıldır tarımı finanse ettiğini yineledi. Çağlar, Türkiye'de yüzde 17,5 tarımsal faizli kredi kullandırırken, bunun çiftçiye yansımasının yüzde 7 ile 13 arasında değiştiğini, ancak, Yunanistan'da ise buradaki oranlar çerçevesinde tarımı finanse edebileceklerini kaydetti. Atina şubelerinde biraz daha toptancı bir iş yapacaklarını, koşulları nedeniyle Gümülcine'de ise biraz daha bireysel, esnaf boyutunda çalışacaklarını anlatan Çağlar, 2 şubenin maliyetinin de 1 milyon 100 bin euro civarında olduğunu ifade etti.