Ekonomi soğuyor, cari açık küçülüyor

İlk beş ayda cari açıkta yaşanan küçülmede dış ticaret açığındaki hızlı azalmanın yanında, lehte seyreden hizmetler dengesindeki büyüme etkili oldu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

 


Naki BAKIR


ANKARA - İç talepte daralma ve ekonomide yavaşlamanın etkisiyle ithalatta gerileme ve dış ticaret dengesindeki iyileşme paralelinde cari açıkta başlayan küçülme mayıs ayında da devam etti.
Merkez Bankası'nın açıkladığı mayıs ayı ödemeler dengesi verilerine göre, cari işlemler açığı geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 25.6 küçülerek, 5 milyar 828 milyon dolarla beklentilerin de altında gerçekleşti. Mayısta, geçen yılın aynı ayına göre 2 milyar dolar daha az cari açık verildi. Mayıstaki gelişme ile birlikte beş aylık cari işlemler açığı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26.9 azalarak 27 milyar 51 milyon dolar düzeyinde oluştu.
On ay aradan sonra bu yıl nisan sonu itibariyle yeniden 70 milyar doların altına inen cari işlemler açığı mayıs sonu itibariyle 66 milyar 965 milyon dolara kadar geriledi. Yıllık cari açık Geçen yılın haziran ayında ilk kez 70 milyar doları aşan cari açık, ekim sonunda ise 78 milyar 631 milyon dolarla tarihi tepe noktasına çıkmıştı. Merkez Bankası'nın revize ettiği verilere göre yıllık cari açık, 2011 sonu itibariyle 76 milyar 906 milyon, bu yılın ocak sonu itibariyle 76 milyar 656 milyon, şubat sonunda 74 milyar 904 milyon, mart sonunda da 71 milyar 624 milyon dolara, nisan sonunda da 68 milyar 973 milyon dolara gerilemişti.

[PAGE]

İthalatta düşüş cari açığı küçülttü

Cari açığın ana kaynağı olan dış ticaret açığında yılın ilk beş ayındaki küçülme, cari açıktaki hızlı gerilemede etkili oldu. Ödemeler dengesi kapsamındaki tanımıyla dış ticaret açığı mayıs ayında yüzde 21 küçülerek 7 milyar 52 milyon, ilk beş ay itibariyle de yüzde 22.4'lük küçülmeyle 27 milyar 51 milyon dolara geriledi.  Bu kapsamda toplam mal ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13.3 artışla 64 milyar 749 milyon dolara yükselirken, toplam mal ithalatı ise yüzde 0.8 azalarak 93 milyar 691 milyon dolara indi.

Hizmet gelirlerindeki artış etkili
Ocak-mayıs döneminde "hizmetler dengesi" kapsamındaki taşımacılık, turizm, yurt dışı müteahhitlik, sigortacılık, finansal, resmi ve ticari hizmetler ile ilgili diğer alanlardan geçen yıla göre yüzde 0.8 artışla toplam 12 milyar 240 milyon dolarlık bir gelir elde edilirken, bu alanlardaki toplam döviz harcaması ise yüzde 9.3 azalarak 7 milyar 701 milyon dolara geriledi. Böylece hizmetlerden beş ayda elde edilen net döviz geliri geçen yıla göre yüzde 24 oranında bir artışla 4 milyar 539 milyon dolara çıktı.

[PAGE]

Turizm kan kaybediyor

Hizmetler dengesi kapsamında en büyük kalem olan turizm gelirinde ilk beş ayda düşüş yaşanırken, Türklerin yurt dışındaki turizm harcamalarının çok daha hızlı azalması, bunu bir ölçüde dengeledi. Geçen yılın aynı dönemine göre toplam turizm geliri yüzde 5.4 düşüşle 5 milyar 949 milyon dolara geriledi. Aynı dönemde Türklerin yurt dışındaki turizm harcamaları ise yüzde 27 düşüşle 1.5 milyar dolara indi. Böylece net turizm geliri yüzde 5'lik bir artışla 4 milyar 449 milyon dolar olarak gerçekleşti. 

Dış ticaret ve hizmetler dışında önemli kalem olan ve ücret ödemeleri ile yatırımlardan kar transferlerini kapsayan "gelir dengesi" kaleminde ise beş ayda net 3 milyar 214 milyon dolarlık bir çıkış yaşandı.  Ancak bu alandaki net döviz gideri,  geçen yılın aynı dönemindekinin yüzde 18.9 altında gerçekleşti. Beş aylık dönemdeki cari transfer girişi ise yüzde 6.9 azalışla 566 milyon dolar oldu.

[PAGE]

Dış kaynak girişi yavaşladı

Ocak-mayıs döneminde gayrimenkul alımları ve yabancı sermayeli şirketlerin dış ortaklarından kredi kullanımları da dahil net doğrudan yatırım girişi 3 milyar 833 milyon dolarla geçen yılın aynı dönemindekinin yüzde 19.3, portföy yatırımlarına yönelik sıcak para girişi de 6 milyar 805 milyon dolarla geçen yılın yüzde 55 altında kaldı. Aynı dönemde kredi kullanımları ile yabancıların mevduatından oluşan "diğer yatırımlar" kalemindeki net artış da 10 milyar 401 milyon dolarla geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 11.9 daha düşük kaldı. Beş ayda resmi rezervlerde ise geçen yıla göre yüzde 76.5 daha az olmak üzere 1 milyar 916 milyon dolarlık artış yaşandı.
Bu gelişmelerle ocak-mayıs döneminde, sermaye ve finans hesapları kapsamında toplam net hareket geçen yılın aynı ayına göre yüzde 16.8 düşüşle 25 milyar 735 milyon dolar olarak gerçekleşti.
"Net hata ve noksan" kaleminde izlenen kaynağı belirsiz dış sermayede ise beş aydaki toplam net giriş 1 milyar 316 milyon dolar olarak gerçekleşti. Kayıt dışı sermaye girişini gösteren bu kalemde nisan ve mayıs ayında hareketin aleyhte olduğu, iki ayda toplam 2.4 milyar dolarlık bir net çıkış yaşandığı belirlendi.

cari1.jpg

cari3.jpg

[PAGE]


'Cari açığı kalıcı olarak çözeceğiz'

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, cari açığın yıl sonunda 65 milyar dolar civarında ve GSYİH'ya oranının yüzde 8'in altında olmasını beklediğini bildirdi. ödemeler dengesi verilerini değerlendiren Çağlayan, Çağlayan, büyüme, enflasyon, ihracat rakamlarından sonra cari açık rakamlarının da Türkiye ekonomisinin yoluna emin adımlarla ilerlediğini gösterdiğini ifade etti. Çağlayan, Mayıs ayı cari açık rakamının beklentilerin altında gerçekleşmesinin de bu sevinçli haberlerden biri olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: "Cari açığın gerilemesinde dış ticaret açığının Ocak-Mayıs döneminde yüzde 22.4 oranında azalarak 28.9 milyar dolar düzeyine inmesi ve hizmet gelirlerimizin geçen yılın Mayıs ayına göre yüzde 5, geçen yılın Ocak-Mayıs dönemine göre ise yüzde 1 oranında artarak 12 milyar 240 milyon dolara ulaşması önemli rol oynadı. Türkiye'nin büyük potansiyeli bulunan hizmet ihracatına sağlanan desteklerle hizmet gelirlerimiz gelecek yıllarda önemli ölçüde artacak ve cari açığın kapanmasına yardım edecek." Bakan Çağlayan, Türkiye'nin cari açık sorununu bu defa kalıcı olarak bir daha ortaya çıkmayacak şekilde çözmek için çalıştıklarını vurgulayarak, "Uygulamaya koyduğumuz yeni teşvik sistemimiz, özellikler uluslararası doğrudan yatırımcılar için büyük fırsatlar sunuyor. Uluslararası doğrudan yatırım girişlerinde önümüzdeki dönemde yaşanacak gelişmelerle birlikte cari açık konusunda çok daha olumlu gelişmelere şahit olacağız. Cari açığın yıl sonunda 65 milyar dolar civarında olmasını ve GSYİH'ya oranının yüzde 8'in altında olmasını bekliyorum."

'Yumuşak iniş süreci devam ediyor'

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye'nin cari açık problemini iyi yönettiğini bildirdi. Yumuşak iniş sürecinin devam ettiğine işaret eden Şimşek, Euro Bölgesinde derinleşen krize rağmen, Mayıs ayında cari açığın daralmaya devam ettiğini ve 67 milyar dolara gerilediğini kaydetti. Bakan Şimşek, enerji dışı cari açıktaki iyileşmenin ise daha da belirginleşerek 16.2 milyar dolara gerilediğine ve milli gelirin yüzde 2'sine düşmüş olduğuna dikkati çekti. Cari açığın finansman kalitesinin de iyileşmeye devam ettiğini kaydeden Şimşek, finansman kalitesi bakımından önemli olanın küresel doğrudan yatırımlar olduğunu, uzun vadeli kredilerin ise Şubat 2010'da -5,1 milyar dolar iken, Mayıs 2012'de 27,2 milyar dolara yükseldiğini kaydetti. Bakan Şimşek, "Sonuç olarak Türkiye cari açık problemini iyi yönetiyor" dedi.

 

[PAGE]

İstanbul Üniversitesi İktisat Teorisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Kaya Ardıç, cari açıktaki düşüşün, sürpriz olmadığını söyledi. Düşüşteki ana etmenin, yavaşlama olduğuna dikkati çeken Ardıç, ithalatın azalması, buna karşılık ihracatın artmasının cari açığı düşürdüğünü ifade etti. Kaya Ardıç, düşüşün ne kadar sürdürülebilir olduğuna dikkat edilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Türkiye'ye baktığınızda birçok ülkenin imrenerek baktığı bir ekonomi görünümünde ama bu olumlu görünüm, ne kadar sürdürülebilir? Çünkü Türkiye ekonomisindeki yapısal kırılganlıklar sürüyor. Cari açıktaki düşüş, olumlu ama aşırı sevinmeyi gerektirecek bir durum yok" dedi.

"Geçici bir sonuç mu görmek gerekir"

Türkiye Ekonomi Kurumu Başkanı Prof. Dr. Ercan Uygur cari açığın düşmesini olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi. Sanayi üretim endeksindeki artışa rağmen cari açığın düşmesinin daha da olumlu bir gelişme olduğunu vurgulayan Uygur, şöyle konuştu: "Buna karşın, cari açıktaki düşmenin nereden kaynaklandığını net olarak bilmiyoruz. Cari açığın düşmesi devam ediyor, bu iyi ama bazı etmenlerle geçici bir sonuç mu elde edildi onu da bir görmek gerekir. Bunun sürdürülebilir bir düşüş olması önemli. Petrol fiyatlarındaki düşüşün, ithalattaki düşüşün bir yansıması mı bu? Bunlar olabilir. Sonuç olarak cari açığın düşmesi iyi bir haber ama biraz daha bekleyip resmin tamamını görmek gerekir."

Global Menkul Değerler Stratejisti Gökhan Uskuay, cari açıkta iyileşmenin, ihracattaki artış hızının korunması ve ithalatta petrol fiyatlarında gerilemenin etkisi ile ılımlı seyrettiğini belirtti. Yurtdışından finansmanın son iki ayda cari açığı olumlu etkilediğini dile getien Uskuay, şunları ifade etti: "Mayıs ayı cari açık rakamı 5.8 milyar dolar ile beklentilerin altında kaldı. İlk beş aylık kümülatif açık 64.7, yıllık kümülatif açık 66.9 milyar dolara geriledi. Cari açıkta iyileşme, ihracattaki artış hızının korunması ve ithalatta petrol fiyatlarında gerilemenin etkisi ile ılımlı seyrediyor. Cari açığın finansmanı son iki ayda bankacılık sektörünün yurtdışından borçlanması ve özel sektörün kredi talebi etkili."

BETAM Araştırma Uzmanı Dr. Zümrüt İmamoğlu cari açığın azalmasında en önemli faktörün iç talepteki yavaşlamaya paralel olarak ithalat talebindeki gerilemenin olduğunu söyledi. İmamoğlu, "BETAM cari açığın ekim ayına kadar gerilemeye devam ederek 60 milyar dolar civarında kalacağını tahmin ediyor. Açığın finansmanında ise sorun gözükmüyor. Mayıs ayında Türkiye'ye 8 milyar doların üzerinde sermaye girişi gerçekleşti. BETAM ikinci çeyrekte cari açığın GSYH'ın yüzde 8.5'ine düşeceğini tahmin ediyor. Yıl sonunda ise bu oran yüzde 8'in altında kalabilir. Bu da Türkiye'nin kriz sonrası taşıdığı tek finansal risk faktörü olan cari açığın daha sürdürülebilir seviyelere yaklaştıracaktır..

Garanti Yatırım Ekonomisti Gizem Öztok Altınsaç, mayıs ayı cari açık rakamlarına ilişkin, açığın beklentilerden hızlı düştüğünü belirterek, "Dolayısıyla lirayı kısa vadede destekler" dedi. Altınsaç, Ödemeler Dengesi mayıs ayı rakamlarının açıklanmasının ardından yaptığı değerlendirmede, şunları ifade etti: "Cari açık beklentilerden iyi geldi. 6,2 milyar dolarlık beklentiye karşılık gerçekleşme 5,8 milyar dolar. Açık beklentilerden hızlı düşüyor, dolayısıyla lirayı kısa vadede destekler. Benzer şekilde faizde yüzde 7,80'e doğru hareket de olası."

Finansbank Ekonomisti Başak Karaaslan, doğrudan yabancı sermaye yatırımların 1.3 milyar dolar olduğunu, bunun dışında bankaların yurt dışından borçlanabildiğine dikkati çekti. Karaaslan, şöyle konuştu: "Net hata noksanda bir çıkış var ama toplama baktığımızda resmi rezervlerde artış var. Genel tabloya baktığımızda yıllık birikimli cari açığın daraldığı söylenebilir. Nisan ayında 69 milyar dolarken bu ay 67 milyar dolara geriledi. Yıl sonu cari açık beklentimiz 62.9 milyar dolar seviyesi. Petrol fiyatlarında ilave bir düşüş tahminimizi aşağı yönlü çekmemizi sağlayabilir ama şu an için bir değişim yok. Dış dengedeki düzeltmenin devam ettiğini ve dış dengede daralmanın sürdüğünü söyleyebiliriz."

Trakya Üniversitesi İktisat Bölümü Başkanı Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu, yerli yatırımcının, yurtdışı portföy yatırımlarını azalttığını belirterek, "Avrupa ve ABD'de yaşanan krizin hala çok yaygın bir şekilde devam etmesi nedeniyle Türk yatırımcısı, yurtdışındaki portföylerinin 592 milyon dolarlık kısmını boşalttı. Yabancı yatırımcı ise Türkiye'ye yatırımlarını sürdürüyor. Portföy yatırımlarının güzel gelmesine rağmen Türkiye daha çok yeniden borçlanma yoluyla cari açığın finansmanını sağladı. Yabancı yatırımcı Türkiye'ye güvendi, portföy yatırımı yaptı. Türkiye'ye güven devam etti ve Türkiye'ye doğrudan yabancı sermaye yatırımı hız kazandı" diye konuştu.

Anadolu Yatırım Araştırma Müdürü Gülizar Türk, cari açığın beklentilerin altında geldiğini vurguladı. İhracattaki yükseliş trendinin devam etmesi ile ilgili olarak Türk "Global ekonomilerde krizin daha da derinleşmemesi durumunda cari açığın yıl sonunda 65 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi muhtemel görünmekte. Cari açıktaki daralmanın Türkiye'ye sıcak para girişini de hızlandırması, cari açığın finansmanı açısından elimizi rahatlatan unsur olacaktır. Kredi derecelendirme kuruluşlarının da Türkiye'ye bakışında tedirginliği azaltacaktır" diye görüş bildirdi.

A Bank Başekonomisti Serdar Şenol, cari açık açısından olumlu bir tavrın önümüzdeki ayda da süreceğini söyledi. Şenol, petrol desteği ile açığın 60-63 milyar dolar bandına inebileceğini ifade etti. Bu ay önemli bir faktörün de finansman dengesi tarafında gerçekleştiğini belirten Şenol, şu değerlendirmede bulundu: "TAV'ın satışından kaynaklı doğrudan yatırımlarda artış var. Krediler tarafında güçlenme var. Reel sektörün kredi borç çevirim oranı aylık bazda baktığımızda krizden bu yana bu kadar yüksek olmamıştı. Borç ödemesi ve yeniden borçlanması yüzde 151 gibi gayet yüksek. Finansman dengesi açısından daha ılımlı bir skor görüyorum. Aylık bazda baktığımızda Merkez Bankası'nın daha rahat davranmasını destekleyecek bir veri olarak değerlendiriyorum."