Endüstriyel mutfakçılar Türk lezzetlerine elçi olacak
Türkiye’yi lezzet durağı haline getirmek istediklerini dile getiren TUSİD Başkanı Ahmet Gürkaynak, "Endüstriyel mutfak üretimimizin bilinirliliği, Türk mutfağından önde gidiyor. Devletin tarifleri gün yüzüne çıkarmasının ardından bunun anlatılmasında elçi olacağız” dedi.
HANDAN SEMA CEYLAN
Dünyanın 125 ülkesindeki tesislere imza atan endüstriyel mutfakçılar, Türk lezzetlerinin de elçisi olacak. Avrupa’nın dört ana mutfak imalatçısı arasında yer alan sektör, 200 milyar dolarlık dünya endüstriyel mutfak piyasasının 3.5 milyar dolarlık kısmına hakim. Her yıl yüzde 10 büyüyen endüstriyelciler, Türk mutfağının tanınırlığından daha önde olduklarını ve Türkiye’deki lezzetlerin tanıtılmasında gönüllü elçi olacaklarını dile getirdi.
Endüstriyel Mutfak, Çamaşırhane, Servis ve İkram Ekipmanları Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TUSİD) Başkanı Ahmet Gürkaynak, HOSTECH 2018 hazırlıkları arasında, sektörün de hedefl erini büyüttüğünü söyledi. 2018 yılında 23’üncüsünü düzenleyecekleri Uluslararası Otel, Restoran, Kafe, Pastane, Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı’nı 24-27 Ekim arasında gerçekleştireceklerini belirten Gürkaynak, “Bir taraftan fuarın hazırlıklarını sürdürüyoruz bir taraftan da dünya mutfaklarındaki etkinliğimizi artırmak için beyin fırtınası yapıyoruz” dedi. Gürkaynak, “Fuarımız, sektörün Türkiye’deki en büyük fuarı. İki yılda bir gerçekleştirdiğimiz fuarda, yaklaşık 25 bin metrekare alan satıyoruz. Özellikle yabancıların bildiği, gelmeyi tercih ettiği bir fuar” diyerek, şunları kaydetti: “Bir önceki fuarımızı geçen sene tam 15 Temmuz’dan sonra yaptık. ‘Ağustos’ta fuarı iptal edelim mi’ diye konuşurken, inanılmaz başarılı bir organizasyon gerçekleştirdik. Sadece VIP olarak bizim getirdiğimiz yaklaşık 450 kadar firma, 850 kişi kadar da yabancı katılımcı vardı. Dış ticaret dengesinde de açık vermeyen bir sektörüz. Üretim çeşidimiz fazla, lojistik avantajımız var. Onun için sektörümüz her türlü krize rağmen büyümesini sürdürüyor. Türkiye’nin her yerinden yaklaşık 300 üyemiz var.”
“Türkiye’yi lezzet durağı haline getirmeliyiz”
Türkiye’nin geniş bir mutfak kültürü olduğunu anlatan Gürkaynak, “Yüzde 1’ini bile ev dışına yansıtamıyoruz. ‘Dışarda yemek yiyeceğiz’ dediğinizde dökün; 100 çeşit bile çıkaramazsınız. Halbuki Türkiye’nin mutfağında binlerce çeşit yemek tarifi var. Ayrıca yurtdışında da kebap, döner, lokum ve baklava dışında pek bir lezzetimiz bilinmiyor. Bu da bizim gerçeğimiz. Türkiye’yi lezzet durağı haline getirmeliyiz. Devletimiz 2023’e kadar gastronomi turizminde yatırım yapma kararı aldı. Endüstriyel mutfak üretimimizin bilinirliliği, Türk mutfağından önde gidiyor. Devletin tarifl eri gün yüzüne çıkarmasının ardından bunun anlatılmasında elçi olacağız. İşimiz aşçılarla muhatap olmaksa, bunun bir yerinde olmamız lazım” diye konuştu.
Dünyanın her yerinde projelere imza attıklarını ifade eden Gürkaynak, ülkelere göre değişen taleplerin hepsine Türk mutfağının çeşitliliği sayesinde kolayca adapte olabildiklerini belirtti. Gürkaynak, “Endüstriyel mutfak dediğimizde 5 binden fazla ürün çeşidi var. Her ürün grubunda farklı avantajlarımız var. Kiminde lojistik avantajımız var, bazı ürünlerde işçilik avantajımız öne çıkıyor. Bizler geniş bir yemek kültürünün üzerinde oturduğumuz için her mutfağın anlayışına çabuk uyum sağlayabiliyoruz. Balığı öne çıkmış bir ülkede, o balığın kaç derecede pişeceği ile ilgili bir hafızamız var. Bunu da işimize güzel yansıtıyoruz” dedi.
Güney Amerika ülkeleri ve Avustralya’ya odaklanacaklar
Turizmde geçtiğimiz yıllarda kriz yaşanmasına rağmen büyüme trendlerinin son bulmadığını kaydeden Gürkaynak, “Yakın pazarlara hakimiz. Avrupa, Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetleri'nde önemli pazar paylarımız var. Ur-Ge projemiz kapsamında Güney Afrika’da tanıtım yaptık. Önümüzdeki yıl ana hedef olarak Güney Amerika ve Avustralya’ya yöneleceğiz. Üyelerimizin gitmekte zorlanacağı uzak pazarlara onları taşımak istiyoruz” diye konuştu.
“Mutfaktaki curcunayı iyi dizaynla önlüyoruz”
Türkiye’nin endüstriyel mutfakta iyi mühendislikle öne çıktığını kaydeden Gürkaynak, “5 yıldızlı bir otelin mutfağını en randımanlı çalışacak şekilde dizayn ediyoruz. Yanlış dizayn edilmiş bir mutfak işlerin gecikmesine neden olur. Mutfaktaki curcuna hiç bitmez. Türk firmaları artık bunu çok güzel dizayn edebilen bir halde. Avrupa’daki yeni trend mutfakların açıkta olması. Ya bir camın arkasındalar ya da tamamen açıklar. Fastfoodcularda nasıl mutfağın içini görüyorsak, biraz öyle oldu. Dizayn konusunda dünyanın önde gelen isimlerinden üreticilerimize eğitim sağlıyoruz” diye konuştu.
Ev tipinden ayrılmak ÖTV'den kurtulmak istiyorlar
TUSİD Başkanı Ahmet Gürkaynak, sektörün sorunlarına da değinerek, şunları kaydetti: “Tüm buzdolaplarında ÖTV var. Bu sektörün bir karın ağrısı. Bir endüstriyel mutfakta farklı ürünlere göre farklı dereceleri olan buzdolaplarınız olması gerekir. Meşrubat koyduğunuz bir dolaba et koyamazsınız. 5 yıldızlı bir otelde en az 25 buzdolabı vardır. Bizim üretimimizin ev tipinden ayrılması lazım. Bunun için bazı çalışmalara başladık. Önce Türkiye İhracatçılar Meclisi'nde endüstriyel mutfağı ayırma çalışmalarımız var. GTIP numaralarımız da ev tipi ile aynı. Bizden alınan ürünle katmadeğer yaratılıyor. Son tüketiciye hitap etmiyoruz. Bunun göz önüne alınması lazım.”