”Gelecekte sınırlı sektöre odaklanmak istiyoruz”
Sabancı, Financial Times Deutschland'ın "Portre" bölümüne konuk oldu
İSTANBUL - Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Almanya'da yayın yapan Financial Times Deutschland'da (FTD) yer alan yazıda, gelecekte daha sınırlı sayıda sektöre odaklanmak istediklerini, ancak yine de geniş profilli bir grup olarak kalacaklarını bildirdi.
Sabancı Holdingden yapılan yazılı açıklamada, FTD'nin, tam sayfa olarak yayımlanan "Portre" bölümüne Güler Sabancı'yı konuk ettiği bildirildi. Andrzej Rybak tarafından gerçekleştirilen ve "Çağdaşlığın Üstadı" başlığıyla kaleme alınan röportajda, Sabancı'nın iş dünyasındaki yeri, yönetim anlayışı, kadınları geliştirmek ve onların ekonomiye katılımlarını artırmak için geliştirilen projelere verdiği desteğin "geniş" olarak yer aldığı belirtildi.
Yazısına "Sabancı Holdingin Yönetim Kurulu Başkanı Güler Sabancı, Türkiye'deki en güçlü girişimcilerden biri. Sabancı, sürekli kırdığı yeni ciro rekorlarıyla saygınlık kazanıyor ve kadınların ülke ekonomisindeki yükselişini destekliyor" diye başlayan Rybak'ın, şöyle devam ettiği belirtildi:
"Güler Sabancı, bürosuna varmak için koridorları hızla geçerken etrafına talimatlar yağdırıyor ve bürosuna vardığında pencereden aşağı bakarak, İstanbul'un son yıllarda muazzam bir değişime uğradığını söylüyor, '20 önce burada fakirlerin yaşadığı gecekondular vardı, şimdi hepsinin yerine yeni inşaatlar yapılıyor, gerisinde kaldığımız Avrupa'ya yetişiyoruz' dedi."
Sabancı'yı, "Türkiye'nin Batıya açılan modern bir temsilcisi" olarak tanımlayan yazıda, Sabancı'nın AB'ye giriş için verdiği destek anlatılırken, "Hiçbir kuruluş AB'ye girmek için onun kadar çaba sarf etmiyor. Sabancı, uluslararası gazeteler için yorumlar kaleme alıyor, brifingler veriyor, genişlemenin avantaj ve dezavantajlarını tartıyor, anlaşmazlık noktalarına çözüm önerileri getiriyor ve korkuları dağıtıyor. 'Türkiye demokrasisini, insan haklarını ve sosyal sistemlerini güçlendirmek zorunda. Ancak Türkiye, kuşkusuz Avrupa'ya ait' diye de ekliyor" denildiği kaydedildi.
Sabancı'nın 2004 yılında Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlendiği, bugüne kadar olan süreçte Holdingin cirosunu yaklaşık 10 milyar euroya çıkararak, bankacılık ve sigortacılık, otomotiv ve lastik sanayi, çimento, perakende ve enerji olmak üzere 5 sektörde faaliyet gösterdiği kaydedilen haberde, Güler Sabancı'nın, merhum Sakıp Sabancı için dile getirdiği "26 yıl onun yönetiminde çalıştım, ne biliyorsam, ondan öğrendim" görüşlerine yer verildiği belirtildi.
FTD'nin, yazısında, Sabancı hakkında farklı isimlerin dile getirdiği görüşlere de yer verdiği ifade edilerek, "Güler Sabancı'nın yönetimi bugün artık sorgulanmıyor. Onun yönetimindeki grup her zaman yeni ciro rekorları kırıyor. Garanti Menkul Kıymetler Baş Analisti Mahmut Kaya, 'Grubu nereye götürmek istediği hakkında net bir fikri var. Birçok erkeğe nazaran sözünü çok daha iyi geçirebiliyor' diyor. Avusturyalı ortağı Verbund'un Başkanı Michael Pistauer ise onun güvenilirliğini ve dinamizmini takdir ediyor" denildi.
"Geniş profilli bir grup olarak kalacağız"
Güler Sabancı'nın ekip çalışmasına verdiği öneme değinilen yazıda, Sabancı'nın, "Bir topluluk içinde hiç kimse kendi başına karar veremez. Sorumluluğu devretmek gerekir" şeklindeki sözlerine yer verilirken, kendisinin, strateji ve uluslararası bağlantıların korunması konusunda yetkili kişi olduğu, işletmenin yönetimini ise kurmaylarına bıraktığının kaydedildiği bildirildi.
Haberde, Sabancı'nın başkanlığı üstlendikten sonra Holdingi yeniden yapılandırdığı ve bazı iş kollarından çıkarak yeni alanlara yatırım yaptığına dikkat çekilirken, Sabancı'nın bu konuyla ilgili "Gelecekte daha sınırlı sayıda sektöre odaklanmak istiyoruz. Ancak yine de geniş profilli bir grup olarak kalacağız" sözlerinin vurgulandığı kaydedildi.
Güler Sabancı'nın ailedeki yerinin anlatılmasıyla devam eden yazıda, Holdingin kurucusu olan dedesi Hacı Ömer Sabancı'nın kendisine olan düşkünlüğüne ve Sabancı'nın iş hayatına 22 yaşında, kendisine en fazla yükselme imkanı vaad eden lastik fabrikasında başladığı bilgilerine yer verildiği bildirildi. Lastiklerle ilgili olarak Sabancı'nın, "Lastikleri otomobillerin ayakkabıları olarak tasavvur ediyordum ve ben ayakkabıları severim" ifadesinin okuyucularla paylaşıldığı ifade edildi.
Haberde, "erkekler dünyası" olarak tanımlanan iş dünyasında, Güler Sabancı'nın çok saygın bir yeri bulunduğuna, hızlı analiz etme ve karar alma yetilerine sahip olduğuna dikkat çekildiği kaydedildi.
"Holdinge kadın yöneticiler istihdam edecek"
FTD'nin, Güler Sabancı'nın ve Sabancı Vakfının kadınlarla ilgili projelere verdiği öneme dikkat çektiği belirtildi. "Bir kadının, kendisini kanıtlamak için bir şansa ihtiyacı vardır. Ailemin desteği olmasa, ben de bu yükselişi başaramazdım" ifadelerine yer verilen yazıda, Sabancı'nın, kadınları teşvik etmek için gelecek yıllarda Holdingde kadın yöneticileri istihdam etmeyi tercih edeceği vurgulandı.
Sabancı Vakfının UNDP ve İçişleri Bakanlığı ile birlikte gerçekleştirdiği, kız çocuklarının eğitiminin ve kadınların meslek imkanlarının iyileştirilmesinin hedeflendiği "kadın dostu şehir" projesine ve Teknosa'nın tüm ülkede kadınlar için düzenlediği bilgisayar kurslarına ilişkin bilgilere yer verilen yazıda, Sabancı'nın "Bir şeye yüreklendirmek için kadınları cesaretlendirmek lazım. Başarabileceklerine inanmalılar" sözlerinin altının çizildiği belirtildi.
Yazıda, Güler Sabancı'nın, kadınların desteklenmesi ile ilgili olarak kendisinin kadınlara bir örnek olup olmadığına ilişkin bir soruya, "Bana, benim bir örnek olduğumu söylüyorlar. Ben bir örnek oluşturmak için çalışmadım. Ben, neyi istiyorsam onu yaptım. Ama beni örnek olarak kabul etmelerinden gurur duyuyorum. Holdingimizin bu kadar yüksek bir itibara sahip olması bana gurur veriyor" şeklinde yanıt verdiği bildirildi.
Güler Sabancı'nın başarılı bir yöneticilik dışında neler yaptığı konusunda yazıda şu görüşlere yer verildi:
"Sabancı, başarılı bir yöneticiden çok daha fazla bir kişilik. Kendisi aynı zamanda ülkesinin elçisi. Sabancı, Dünya Ekonomi Forumunda Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a eşlik ediyor, Amsterdam'da Hollanda Kraliçesi Beatrix ile birlikte bir Türkiye sergisi açıyor. Louvre Müzesi'nin de Picasso resimlerini ödünç verdiği bir sanat müzesini başarıyla yönetiyor ve gelecek nesillerin eğitimi ile ilgileniyor. İstanbul'daki Sabancı Üniversitesinde ülkenin gelecekteki ekonomi elitleri öğrenim görüyor.
Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyen Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy'e karşı, Sabancı, 'Türkiye'nin sunacak çok şeyi olduğunu Avrupa'ya göstermeliyiz. Söz konusu olan sadece 70 milyon tüketicinin yer aldığı bir pazar değil, öncelikle bizim muhteşem kültürümüz söz konusu' diyor.