“Gerekli parasal sıkılık düzeyine yaklaşıldı”
Merkez Bankası, yılın son faiz kararını piyasa beklentilerine paralel olarak 250 baz puan artırarak yüzde 42,50’ye yükseltti. Gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığı vurgulanan PPK metninde, “Fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerekli parasal sıkılığın gerektiği müddetçe sürdürüleceği değerlendirilmiştir" denildi.
Birol BOZKURT
Merkez Bankası yılın son faiz kararını verdi. Para Politikası Kurulu (PPK), dün yaptığı toplantıda politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan artırarak yüzde 42,50'ye yükseltti. Haziran ayından bu yana faizleri her ay artıran Merkez Bankası, toplamda 3 bin 400 baz puan artış yapmış oldu. Banka faiz artırım sürecine başlamadan önce politika faizi yüzde 8,5 seviyesinde bulunuyordu.
Kasım ayında sınırlı bir artış kaydeden manşet enflasyonun son enflasyon raporunda sunulan görünümle uyumlu seyrettiği belirtilen yılın son PPK duyurusunda, yurt içi talebin mevcut seviyesi, hizmet fiyatlarındaki katılık ve jeopolitik risklerin enflasyon baskılarını canlı tuttuğu ifade edildi. Öte yandan yakın döneme ilişkin göstergelerin, parasal sıkılaştırmanın finansal koşullara yansımasıyla yurt içi talepteki dengelenmenin sürdüğüne işaret ettiği belirtildi.
Kurulun enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışlarında sınırlı bir iyileşmenin başladığını değerlendirdiği bildirilen duyuruda, şu ifadelere yer verildi: "Dış finansman koşullarındaki belirgin iyileşme, rezervlerde süregelen artış, talepteki dengelenmenin cari işlemler hesabına desteği ve Türk lirası varlıklara yurt içi ve yurt dışı talebin güçlenerek artması, döviz kuru istikrarı ve para politikasının etkinliğine güçlü katkıda bulunmaktadır. Bu çerçevede, aylık enflasyonun ana eğilimindeki düşüş sürmektedir."
“Sıkılaşma gerektiği müddetçe sürecek”
Duyuruda, Kurulun, dezenflasyonun tesisi için gerekli parasal sıkılık düzeyine önemli ölçüde yaklaşıldığını değerlendirerek parasal sıkılaştırma hızını yavaşlattığı belirtildi. Kurulun, parasal sıkılaştırma adımlarını en kısa zamanda tamamlamayı öngördüğü bilgisi verilen duyuruda, fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerekli parasal sıkılığın ise gerektiği müddetçe sürdürüleceğinin değerlendirildiği ifade edildi.
Duyuruda, Kurulun, mevcut mikro ve makroihtiyati çerçeveyi piyasa mekanizmasının işlevselliğini artıracak ve makro finansal istikrarı güçlendirecek şekilde sadeleştirdiği bildirildi. Duyuruda ayrıca kredi faizlerinin hedeflenen finansal sıkılık düzeyiyle uyumlu olduğu değerlendirilirken, Türk lirası mevduat payının artırılmasına yönelik düzenlemelerin parasal sıkılaşma eşliğinde aktarım mekanizmasını güçlendirmeye ve bankacılık sisteminin fonlama kompozisyonunu iyileştirmeye devam ettiği vurgulandı.
“TCMB reel faiz hesabı yapıyor”
Faiz kararının beklentilere paralel olduğunu söyleyen İktisatçı Prof. Dr. Sinan Alçın, “Bu kararda piyasa katılımcıları anketinde 2024 yılsonu enflasyon beklentisinin medyanda 41,5 olduğu hatırlandığında TCMB’nin beklenen enflasyon üzerinden reel faiz hesabı yaptığını anlıyoruz. Elbette TCMB’nin 2024 yılsonu enflasyon tahmininin yüzde 36 ve enflasyon hedefinin de yüzde 5 olduğunu da hatırlamak gerekiyor.
Kasım ayındaki gibi Aralık ayında da parasal sıkılaşmanın sonuna gelinmekle birlikte miktar kısıtlaması yönünde adımlar atılacağının sinyalini alıyoruz. Nitekim PPK kararı sonrası paylaşılan basın bülteninde TL Depo Alım İhaleleri yoluyla sterilizasyon yapılacağı duyuruldu. Son dönemde döviz rezervindeki artış ve yükselen TL mevduat faizleri nedeniyle parasal genişlemenin yarattığı enflasyonist etkinin hafifletilmesi amaçlanıyor.
Bir diğer karar politika faiz artışının kredi kartı nakit kredilerine geçen ay olduğu gibi yansıtılmaması kararı. Bu durum da özellikle mevcuttaki kredi kartı birikmiş borçları ve bu borçlar içerisinde temel tüketim mallarının ağırlığının dikkate alındığı anlaşılıyor. TCMB’nin bugünkü kararı ile parasal sıkılaşmayı ocak ayına taşıyarak 45 düzeyinde faiz artırımına ara verebileceğini ancak yerel seçim nedeniyle para politikasına yönelik oluşan şüpheleri dağıtmak için de miktarsal sıkılaştırma önlemlerinin çeşitlenerek artacağını öngörebiliriz” diye konuştu.
“Merkez’in mesajları piyasalar için pozitif”
Merkez Bankası’nın faiz kararını değerlendiren Ata Yatırım Hazine GMY Etem Öztekin, “Enflasyonla mücadeleye kararlılıkla devam edileceği yönündeki açıklamalarını gayet pozitif ve hem yerli hem yabancı yatırımcılar nezdinde güven tazeleyen bir nokta olarak görüyoruz. Bu minvalde, parasal aktarım mekanizmasının güçlendirilmesi ve sterilizasyonu araçlarının çeşitliliğini artırmak amacıyla Türk Lirası depo alım ihaleleri düzenleyeceğini açıklaması da bu kararlılığı teyit eder nitelikte. Metinde önemli gördüğümüz satır başlarından biri de kredi faizlerinin ‘hedeflenen finansal sıkılık düzeyi ile uyumlu’ olduğu açıklaması.
Politika faiz oranı artışının, önümüzdeki günlerde piyasadaki kredi faizlerine yukarı yönlü pek fazla etki etmemesini bekleyebiliriz. Fonlama maliyetleri bir hayli artmış olan ticari işletmelerin zorlandığını çok fazla duymakta olduğumuz bu konjonktürde, o tarafta ekstra bir maliyet artışının beklenmemesi açısından özellikle metne konulmuş bir cümle gibi görüyoruz. Özetle, enflasyonla olan zorlu mücadelede, geçilmesi gereken bir virajın daha kazasız ve başarılı bir şekilde alındığını düşünüyor, yeni yılda bu atılan adımların meyvelerinin alınacağı günleri ümitle bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
“Ocak ayında 250 baz puan artış olur”
Ocak toplantısında 250 baz puan daha artışla %45 faiz ile artış döneminin sonuna gelineceğini söyleyen İnfo Yatırım Satış ve Pazarlama Direktörü Sertaç Ekeke, “Beklentiler dahilinde gelen faiz kararı sonrası 7.500 seviyesi aşağıda 7.750 seviyesi yukarıda önemini koruyor. Özellikle 7.500 seviyesinin altında günlük kapanışın olması durumunda düzeltme hareketinin derinleşmesi beklenebilir. Orta uzun vade de endekste pozitif görüşümüzü koruyoruz ancak henüz kaybedilen risk iştahının geri gelmemesi ve faiz artırımlarının devam edeceği beklentisi ile bir süre daha düzeltme baskısı ve dip arayışları devam edebilir” ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası rezervleri 142,5 milyar dolarla rekor kırdı
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) toplam rezervleri, 15 Aralık haftasında bir önceki haftaya göre 1 milyar 154 milyon dolar artışla 142 milyar 528 milyon dolara çıkarak tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Buna göre, 15 Aralık itibarıyla Merkez Bankası brüt döviz rezervleri, 890 milyon dolar artışla 95 milyar 399 milyon dolara yükseldi. Brüt döviz rezervleri, 8 Aralık'ta 94 milyar 509 milyon dolar seviyesinde bulunuyordu.
Söz konusu dönemde altın rezervleri de 265 milyon dolar artarak 46 milyar 864 milyon dolardan 47 milyar 129 milyon dolara çıktı. Böylece Merkez Bankasının toplam rezervleri, 15 Aralık haftasında bir önceki haftaya göre 1 milyar 154 milyon dolar yükselişle 141 milyar 374 milyon dolardan 142 milyar 528 milyon dolarla tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştı. Toplam rezervlerde mayıs sonundan 15 Aralık ile biten haftaya kadar geçen sürede artış, 44 milyar 70 milyon dolar olurken, söz konusu artış yüzde 44,8'e karşılık geldi.
Menkul kıymet tesis oranı düşürüldü
Merkez Bankası, yabancı para yükümlülükler için yüzde 5 olarak uygulanan menkul kıymet tesis oranının yüzde 4'e indirileceğini açıkladı. TCMB'den yapılan açıklamada ayrıca, 29 Aralık 2023 tarihinde sonlanacak olan kredi büyümesine göre menkul kıymet tesisine ilişkin geçici uygulamanın 6 ay süre ile uzatılacağı belirtildi. Deprem bölgesine kullandırılan kredilerin menkul kıymet tesis uygulamasından muafiyetine yönelik hususların da Haziran 2024’e kadar devam edeceği söylendi. TCMB'nin açıklamasında Türk lirası mevduatın önceliklendirilmesine ilişkin politikalar kapsamında Türk lirası mevduatı destekleyici adımlar atılmaya devam edileceği ifade edildi.
Kredi kartı faiz oranları değişmeyecek
Merkez Bankası, kredi kartı azami faiz ve üye iş yeri azami komisyon oranlarının mevcut seviyelerinin üzerine çıkmamasına yönelik referans orana üst sınır getirdi. Buna göre, referans oranın mevcut seviyesi 3,11 üst sınır olarak belirlenirken, bu seviyenin altındaki oranlar için mevcut hesaplama yönteminde bir değişiklik yapılmadıKredi kartı işlemlerinde uygulanacak azami faiz oranları ile üye iş yerlerine uygulanacak azami komisyon oranlarının hesaplanmasında kullanılan referans oran, Bankalarca Ticari Müşterilerden Alınabilecek Ücretlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Tebliğ (Sayı: 2020/4) kapsamında belirlenen yöntem ile hesaplanarak ilan ediliyor. Referans oran, 32-45 gün vadeli Türk lirası mevduata bankaların uyguladıkları ağırlıklı ortalama akım faiz oranı ile politika faiz oranının yüzde 10 fazlasının düşük olanı dikkate alınarak hesaplanıyor.
TL depo alım ihaleleri düzenlenecek
Merkez Bankası, kullanılan sterilizasyon araçlarının çeşitliliğini artırmak amacıyla Türk lirası (TL) depo alım ihaleleri düzenleneceğini duyurdu. Söz konusu duyuru, TCMB Para Politikası Kurulunun politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını 250 baz puan artırarak yüzde 42,50'ye yükseltmesinin ardından geldi. Duyuruda, "Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Kanunu'nun 52'nci maddesinde, para politikası hedefleri çerçevesinde para arzının ve likiditenin etkin bir şekilde düzenlenmesi amacıyla açık piyasa işlemleri yapılabileceği düzenlenmiştir. Parasal aktarım mekanizmasının güçlendirilmesi ve kullanılan sterilizasyon araçlarının çeşitliliğini artırmak amacıyla TL depo alım ihaleleri düzenlenecektir" ifadesi kullanıldı.