”Halka açık şirketler borsa yönetiminde söz sahibi olmalı”
SPK Başkanı Akgiray, halka açık şirketlerin birlik olmalarını faydalı olarak gördüğünü söyledi
İSTANBUL - Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Vedat Akgiray, halka açık şirketlerin borsanın yönetiminde, uygun bulunursa mülkiyetinde de söz sahibi, yer sahibi olmasını istediklerini bildirdi.
Akgiray, ABD'li danışmanlık şirketi Grayling ve Yatırımcı İlişkileri Derneği'nin (TÜYİD) sponsorluğunda TÜYİD Yönetim Kurulu Üyesi ve Yayın Çalışma Grubu Başkanı Funda Güngör, Orhun Köstem ve Haluk Özdemir'in kaleme aldığı "Sermaye Piyasalarına Açılan Pencere: A'dan Z'ye Halka Açılma ve Yatırımcı İlişkileri" adlı kaynak kitabın tanıtımı için Sakıp Sabancı Müzesi'nde düzenlenen tanıtım kokteyline katıldı.
Burada konuşan Akgiray, kitabın tüm yatırımcılara çok yararlı olacak bir referans kitap olduğunu söyledi.
"Halka arz seferberliği"ni başlatmaya uğraştıklarını dile getiren Akgiray, "Bu konuda çok ciddiyiz. Halka arz seferberliği için derneğe biraz masraf çıkacak belki, ama kitaptan bol bol kullanmak istiyoruz" dedi.
Borsaların yeniden yapılanmasının söz konusu olduğunu ifade eden Akgiray, "Halka açık şirketlerin, borsanın yönetiminde, uygun bulunursa mülkiyetinde de söz sahibi, yer sahibi olmasını istiyoruz. Şu anda halka açık şirketlerin birleşebilecekleri tek çatı bu dernek. Dolayısıyla şirketlerin bu çatı altında birlik olmalarını faydalı görüyorum" diye konuştu.
TÜYİD Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Haşimoğlu
TÜYİD Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Haşimoğlu da dernek olarak ilk defa iş ve ekonomi dünyasıyla buluştuklarını söyledi.
TÜYİD'in, ocak ayında kurulduğunu ve mart ayında üye kaydına başladıklarını hatırlatan Haşimoğlu, üye sayılarının 100'ü aştığını belirtti.
Amaçlarının Türkiye'de yatırımcı ilişkileri konusunda mesleki standartların oluşturulması ve su standartların, dünya normlarına yaklaştırılması için faaliyet göstermek olduğunu anlatan Haşimoğlu, şunları kaydetti:
"Bu yolla piyasalarımızın ve şirketlerimizin değerlerinin artırılmasına katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz. Düzenleyici kuruluşlarla yakın ilişki içinde olarak, hukuki altyapının geliştirilmesini istiyoruz. Uluslararası iş birlikleri geliştirerek bunları Türkiye'de de uygulamayı amaçlıyoruz ve yatırımcı ilişkileri alanında çalışan personelin etkin bir şekilde kullanabileceği bilgi paylaşım platformu kullanmayı da hedefliyoruz."
Haşimoğlu, bu amaçlar doğrultusunda bazı eğitim çalışmaları yaptıklarını ve bu çalışmaların da devam edeceğini belirterek, son olarak Grayling'le birlikte çıkardıkları "Sermaye Piyasalarına Açılan Pencere: A'dan Z'ye Halka Açılma ve Yatırımcı İlişkileri" kitabının da sermaye piyasalarında fon yaratmak isteyen yatırımcılara önemli bir kaynak kitap olacağına inandıklarını ifade etti.
Funda Güngör ise yıllardır inandığı bir mesleği yaptığını, ancak mesleğine ilk başladığı yıllardan bu yana kendilerine kılavuz olabilecek bir yayın bulamadıklarını bildirdi.
Türkiye'de son yıllarda iş çevresinde önemi giderek artan sermaye piyasaları, halka açılma ve yatırımcı ilişkileri konularında Türkçe'de yayınlanmış kitap sayısının sınırlı olması ve gerekli bilgileri tek bir kaynakta toparlayan bir yayının olmayışının, kendilerini bu kitabı hazırlamaya yönelttiğini dile getiren Güngör, şunları söyledi:
"Kitabın, bu alandaki önemli bir eksikliği dolduracağına inanıyoruz. Kitap, halka açılmayı planlayan ya da halka açık olan şirketler için yükümlülükler, iletişim araçları ve en iyi uygulamalar çerçevesinde gerekli olan temel bilgileri, uzman görüşleri ve tavsiyeleri tek bir çatı altında toparlıyor. Kitabımızda hem sermaye piyasaları hem de yatırımcı ilişkileri konusunda çok detaylı bilgilere yer vererek, uzmanlardan üniversite öğrencilerine ve akademisyenlere kadar birçok kesime faydalı olacak bir bilgi kaynağı oluşturmayı amaçladık."