Halkbank, reel sektöre 20 milyar dolar kredi kullandırdı
Banka, bu yolla 20 katlık 'kredi büyümesi' sağladı
İZMİR - Banka olarak 2008 yılı Mart ayı sonu itibariyle reel sektöre 20 milyar dolar kredi kulladırdıklarına işaret eden Halk Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın, bu şekilde 20 katlık bir kredi büyümesi gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Toplantısına konuk konuşmacı olarak katılan Aydın, oda meclisi üyelerine banka hakkında bilgi verdi.
Aydın, Halk Bankası'nın 70 yıllık tarihi boyunca ''Üreten Türkiye'ye katkıda bulunmayı'' kendine görev edindiğini ifade etti.
Bankanın bu görevini yerine getirirken zaman zaman zorlandığı dönemler olduğunu, ancak 2003 yılından itibaren başlanan yeniden yapılanma süreciyle bankanın bu işlevini çok daha iyi bir şekilde yerine getirdiğini belirten Aydın, ''Biz, 2001 krizinden sonra 2003 yılında iş başına geldik. Bankanın reel sektöre o dönemde verdiği kredi miktarı 500 milyon YTL. 2008 Mart sonu itibariyle ise reel sektöre 20 milyar dolar kredi kullandırdık'' diye konuştu.
Aydın, bu iyileşmeyi, ''Pamukbank birleşmesindeki başarı'', ''müşteri odaklı bankacılık anlayışına geçiş'' ve özellikle ''şube müdürlerinde risk iştahı'' yaratarak sağladıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
''Böyle yaptığımız içindir ki yaklaşık 20 katlık bir kredi büyümesi gerçekleştirdik. Ancak tabi ki ekonomide işler iyiye giderken kredi vermek çok kolay, ama ekonomide daralma yaşandığı dönemlerde bu verdiğiniz kredilerin yönetilmesi de en az kredi vermek kadar önemli.
İşte Halkbank'ın bütün özelliği de burada. Biz burada devreye giren bankayız; ne yapıyoruz? Firmanın ciddi anlamda ayakta kaldığını gördükten sonra, gerek yeniden yapılandırma gerek vade uzatımları yapıyoruz. Sadece İzmir'de bu şekilde son dönemde yaptığımız yeniden yapılandırma, 70 adet firmada 30 milyon doların üstünde. Yani onlara hayat suyu verdik. Vermeye devam edeceğiz. Yoksa biz sadece her şeyin olumlu gittiği bir dönemde kredi veren, ama en ufak bir bozulma olduğu zaman teminatı direkt paraya çevirmeye çalışan, yani iş adamlarının deyimiyle (şemsiyeyi yağmurlu günde kapatan) bir banka değiliz. Biz şemsiyeyi dört mevsim açık tutan bir bankayız.''
Çalık'a kredi şartları 'müşteri sırrı'
Hüseyin Aydın, sunumunun ardından EBSO Meclisi üyelerinin sorularını yanıtladı.
Bir meclis üyesinin Sabah-ATV medya grubunun özelleştirmesinde Çalık Grubu'na sağlanan finansman imkanına anlam veremediklerini belirtmesi üzerine Aydın, yapılan bir kredilendirme işleminde, kredi verilen kuruluşla ilgili ''hangi düzeyde araştırma yapıldığı, hangi teminatların alındığı'' gibi konuların Bankacılık Kanunu gereği ''müşteri sırrı'' niteliğinde olduğundan açıklanamayacağını söyledi.
Ancak bu konuda yaşanan tartışmalar üzerine kamuoyuyla daha önce bazı bilgileri paylaştıklarını ifade eden Aydın, şöyle konuştu:
''Halk Bankası, daha önce proje finansmanı yapmayan bir bankaydı, ama banka 2006 yılından başlayarak proje finansmanı yapmıştır. Türkiye'de Özelleştirmenin sattığı veya bir başka şekilde herhangi bir firma satın almayla ilgili yapılan sendikasyonların tamamına bakın. Türkiye'nin en büyük özelleştirmeleri var. Bu tarz yaptığımız proje finansmanında, firmalardan ne almışlar? Genelde alınan şudur; firmanın hisse senedi rehini... ağırlıklı olarak alınan işler budur ve onun dışında bu satın alma işleminden sonra o firmanın fon yaratma kapasitesi ölçülüyor. (Bu, bunu ödeyebilir mi) diyoruz. İkincisi (bizim kaynağımız bu vadeyle uyumlu mudur), üçüncüsü de (bizim fiyatlamamız, bize bir şey kazandırır mı?)
Biz, Türkiye'nin çok büyük, ilk 500'deki firmalarına da kredi verdik. Hiçbiri tartışma konusu olmadı. Bu yaptığımız işlemde de hisse senedi rehini alınmıştır. İpotek alınmıştır. Firmanın bütün nakit akışı, birlikte hareket ettiğimiz ilgili banka ile birlikte bizden geçmektedir. Dolayısıyla, diğer finansmanlarda yaptığımızdan, hepsinden farklı teminatlar da temin etmişizdir.''
ATV-Sabah fonlaması, Halkbank'a 'artı değer' kazandırdı
Aydın, kredi verilen grubun, fon yaratma değerine ilişkin, özel bir bankanın çalıştığı bağımsız araştırma kuruluşuna yaptırdıkları inceleme sonucunda ''medya sektöründe herhangi bir büyüme olmaması, reklam pastasının artmaması gibi bütün negatif unsurlar satın alındığında bile, bu satın alma işleminin fonlanmasının bankaya artı değer kazandırdığını'' tespit ettiklerini belirtti.
Burada, Halk Bankası ile ilgili asıl sorulması gerekenin, bankanın bir zamanlar ''para piyasalarından gecelik borçlanmadığı takdirde kasasını bağlayamaz durumda bulunması'' olduğunu ifade eden Aydın, sözlerini şöyle tamamladı:
''Bankanın o dönemde likidite problemi vardı. Bugün o Halk Bankası'ndan bir kalemde sizin de miktarını bildiğiniz kadar bir krediyi ödeyebilecek bir konuma geldi. Açık ve net söylüyoruz; yaptığımız bu işlem bankacılık teamüllerine, ticari teamüllere uygundur. Bizim bu gruba yaptığımız kredi miktarının, yaklaşık 2 katından fazla grup kredisi olan en az 4 tane firmamız vardır.''
Meclis toplantısında EBSO üyelerinin Halk Bankası'ndan uygun koşullarda kredi kullanmasına olanak tanıyan bir de protokol imzalandı.