HÜSAD Başkanı ve tesis sabihi Coşkun, kamuoyunun yanlış bilgilendirildiğini savundu / Tek üretici biziz, İstanbul'da sadece 2 kaçak maytap tesis var

İSTANBUL - İstanbul Davutpaşa'da kaçak olduğu iddia edilen maytap tesisinde meydana gelen patlama ile ilgili ilginç bir sonuç ortaya çıktı. Venüs Coşkunlar Havai Fişek Genel Müdürü ve Havai Fişek Üreticileri, Satıcıları ve Atıcıları Derneği (HÜSAD) Başkanı Arif Coşkun, Davutpaşa'da meydana gelen kazada, "Havai fişek" üretici ve satıcılarının yanlış bilgilendirme yüzünden zan altında kaldığını, sektörde tek havai fişek üreticisinin kendileri olduğunu bildirdi. Coşkun, bunun dışında 16 kadar da ithalatçı firma bulunduğunu kaydetti. Kamuoyunda, bu kazaya havai fişek üretiminin sebep olduğu gibi yanlış bir izlenim bulunduğunu ve sektörün ve müşterilerin bu nedenle tedirgin olduğunu belirten Coşkun, yetkililerden kamuoyunu doğru bilgilendirmelerini istedi. "Havai fişek her yerde üretilemez" Söz konusu kazanın, dernek üyesi olmayan ve kaçak meşale ile maytap üretimi yapan bir firmadan kaynaklandığını savunan Coşkun, Türkiye'de bu işi yapmanın şartlarının inanılmaz zor olduğunu bildirdi. Coşkun, "Buna nasıl göz yumuldu, anlamış değilim. Bu olayda üretenin suçu bir ise buna göz yuman bin suçludur" dedi. Patlamanın meydana geldiği tesiste maçlarda kullanılan meşale ve doğum günlerinde kullanılan tel maytap üretimi yapıldığını tahmin ettiklerini belirten Coşkun, "Havai fişek öyle ufak yerde mümkün değil, üretilemez. Bunu üretmek için çok büyük tesise ihtiyaç var. Ayrıca kolay bir iş değil ve tamamen sır bir sanat. Zaten üretseniz de satamazsınız. Geniş mekana, büyük fırınlara ihtiyacınız olur" diye konuştu. "Kaçak tesislerin yerlerini bilmiyoruz" İstanbul'da sadece iki merdivenaltı maytap üretim tesisi bulunduğu bilgisine sahip olduklarını, ancak bunların yerlerini bilmediklerini kaydeden Coşkun, bu kişilerin kayıtdışında bulunmalarının sebebini şöyle açıkladı: "Bugün böyle bir tesisin arazi maliyeti en az 10 milyon YTL. Kanuni şartlara göre bina üretimi maliyeti de bir bu kadar tutuyor. Ama bunları yaptıktan sonra hemen ruhsat alamazsınız. En az iki yıl uğraşmanız gerekir. Hadi bu kadar parayı ve emeği sarf ettiniz diyelim. Bir tek maytap üretimi ile bu yatırımı geri dönüştürmek mümkün değil. Çünkü örneğin biz; 337 kalem ürünümüz var." Üretim koşullarının şartları: Üretim koşullarının 87/12028 sayılı kanunun ilgili tüzüğüne göre belirlendiğini belirten Arif Coşkun, havai fişek, maytap ve meşale tarzı üretimler için gerekli olan şartları şöyle sıraladı: . Öncelikle sanayinin içinde değil, 'alanında' olma şartı. Fabrika en az 300 dönüm arazide olmalı. . Fabrika ana yola bir kilometre, köy yollarına 300 metre, okula ise 2 kilometre uzaklıkta olmalı ve çevre binalara uzaklık sınırı 250 metre. . Binalar kesinlikle tek katlı olacak. (Çok katlı bina ise, üretim çatıya yakın bölümde yapılmalı.) . Bina çatısı, en ufak bir tehlike anında hemen yıkılıp, açılacak şekilde, olmalı. Yoksa en ufak bir patlamada, bomba etkisi yapar. . Binanın bir duvarı kesinlikle zayıf olmalı. Mesela hemen kırılacak bir cam olabilir. . Bu maddeleri üreten binalar betonarme olmamalı. . Bu tip işyerlerinde en büyük tehlikelerden biri insan vücundaki 'elektrik' olduğundan, üretim tesisleri, statik elektriği alacak şekilde demir oksitle betone edilmeli. Tüm makine ve techizat topraklanmalı. . Radyasyon için özel paratonerler kullanılmalı . Fabrikadan içeri giriş çıkışları kontrol altında tutacak özel eğitimli güvenlik bulunmalı, çakmak, sigara kibrit gibi her türlü tehlike yaratacak madde asla içeri sokulmamalı. . Kuru zemin tehlike yarattığı için, üretim alanında yerler mutlaka ıslak olmalı. Çin ölümlerde liste başı Dünyanın en büyük havai fişek ve maytap üreticilerinden Çin, bu sektörde kötü üretim ve depolama koşulları nedeniyle, ölümlerin de en çok yaşandığı yerlerin başında geliyor. Yılda yaklaşık 450 kişinin bu tip kazalarda can verdiği ülkede, son olarak 27 Ağustos'ta bir havai fişek fabrikasında meydana gelen patlamada 4 kişi ölmüş, 50'den fazla kişi yaralanmıştı. TMMOB: Ruhsat denetimsizliği var TMMOB Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Başkanı İlter Çelik, patlamanın meydana geldiği işyerlerinde İş Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü hükümlerine uygun olmayan bir şekilde üretim yapıldığı ve ruhsat konusunda da tam bir denetimsizlik içinde olduklarını öne sürdü. Yıldırım: İstanbul'daki binaların yüzde 60'ı ruhsatsız İstanbul Ticaret Odası (İTO) eski Başkanı Mehmet Yıldırım İstanbul'daki binaların yüzde 60'ının ruhsatsız olduğunu iddia ederek, "Bina ruhsatsızsa, içindeki nasıl yasalara uygun çalışacak?" dedi. Patlama sonrası, tam bir yetki karmaşası yaşandığını kaydeden Yıldırım, belediye, valilik ve bakanlıklar arasında tam bir yetki karmaşası yaşandığını ve bir türlü sorumlu bulunamadığını dile getirdi. Yıldırım, "Bir işyeri kurarken, hangi sektörde faaliyet gösterecekseniz, o ilgili bakanlıktan başlıyor, birçok yer dolaştıktan sonra, belediyeden çıkıyorsunuz. Bu süreç içinde de eğer rüşvet vermezseniz, eliniz boş dönersiniz. Sonra da böyle bir katliam yaşandığında ortalıkta kimseleri bulamazsınız. Şimdi yazık değil mi, 20 tane can bir hiç uğruna feda oldu" diye konuştu.