IFC'den Assan Alüminyum'a 30 milyon dolar kredi

IFC, şirketin modernizasyon ve enerji verimliliği projelerini desteklemek üzere kredi sağladı

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

İSTANBUL - Dünya Bankası Grubu kuruluşu Uluslararası Finans Kurumu (IFC), Assan Alüminyum Sanayi ve Ticaret A.Ş'ye, şirketin modernizasyon ve enerji verimliliği projelerini desteklemek üzere 30 milyon dolar kredi sağladı.

Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar, kredinin, IFC aracılığıyla bankalardan sağlanacak 30 milyon dolarlık diğer bir fazı daha bulunduğunu belirterek, bunun da önümüzdeki günlerde açıklanacağını bildirdi.

Kredi anlaşmasının imza töreninde konuşan Kibar, Assan Alüminyum'un, 2005 yılında Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) ihalesinde satın alınan Dilovası'ndaki fabrika ile birleşmek için geçtiğimiz yılın ekim ayında Assan Demir bünyesinden ayrıldığını belirterek, sağlanan kredinin, bu fabrikanın modernizasyonu için kullanılacağını kaydetti.

Kibar, Assan Demir olarak, IFC ile ilk kredi anlaşmasını 1994'te imzaladıklarını ve bunun, IFC'den sağladıkları 6. kredi olduğunu belirterek, bu süreçte aldıkları toplam kredinin 130 milyon doları aştığını kaydetti.

Bu kredi anlaşmasıyla finanse ettikleri modernizasyon ve teknolojik gelişmeyle, dünya pazarlarındaki gelişmelerini sürdürdüklerini ve üretimlerinin yüzde 60'ını dış pazarlara sattıklarını anlatan Kibar, "Gelişen ürün gamımızla daha önce ithal edilerek kullanılan bazı alüminyum ürünlerinin artık şirketimizce üretilmesi hedefimize de başarıyla ulaşılmaktadır" diye konuştu.

Kibar, farklı hedging programlarıyla emtia fiyatlarındaki dalgalanmalara ve kur risklerine karşı kendilerini koruduklarını belirterek, 8 yıl vadeli bu kredi ile vade ve faiz riskini de kontrol altına aldıklarını dile getirdi.

"Toplam 220 milyon dolarlık proje"

Konuşmasının ardından soruları yanıtlayan Kibar, Dilovası'ndaki fabrikanın satın alınması, ekipmanların modernizasyonu ve daha önce ithal edilen ürünlerin yerli üretimle ikame edilmesine yönelik projenin 220 milyon dolar büyüklüğe sahip olduğunu bildirdi.

2008 yılından itibaren aşama aşama devreye aldıkları projenin bu yılın ekim-kasım aylarında tamamlanmasını planladıklarını kaydeden Kibar "Bu kredinin, IFC aracılığıyla bankalardan sağlanacak 30 milyon dolarlık diğer bir fazı da var. O da önümüzdeki günlerde tamamlanacak. Mevcut fazın içindeki bir bölüm 3 yıl, diğer bir bölüm ise 5 yıl geri ödemesiz" şeklinde konuştu.

Kredi maliyetine ilişkin bir soru üzerine Kibar, "Mevcut piyasa koşullarında en ehven koşullarda" ifadelerini kullandı.

Kibar, emtia fiyatlarındaki dalgalanmalara ilişkin değerlendirmesinde ise, alüminyum fiyatlarının serbest piyasada arz-talep dengesine göre fiyatlandırıldığını, dünya genelinde yaklaşık 4,5 milyon tonluk bir stok göründüğünü, şirket olarak, hedge işlemleriyle finansal piyasa risklerinden arınmış bir politika uyguladıklarını anlatarak, alüminyum fiyatlarının önümüzdeki dönemlerde tekrar yükselme sürecine girmesini beklediğini dile getirdi.

Halka arz düşünüp düşünmediklerine ilişkin bir soru üzerine Kibar, şunları kaydetti:

"Assan Alüminyum olarak, konjonktür derlenip toplandığı zaman... Zaten kurumsal yönetimle ilgili de bir çalışmamız var. Mümkün olduğunca profesyonel arkadaşların işi götürdüğü bir sistematiğe doğru yöneliyoruz. Zamanı gelince açarız, paylaşmayı arzu ederiz. Konjonktürün biraz toparlanması lazım. 2010-2011 olabilir."

"Sakarya'daki yatırım için arazi tedarik edildi"

Bu yatırımlarla kriz sonrasına hazırlık yaptıklarını ifade eden Kibar, şöyle konuştu:

"Hem Tuzla hem Dilovası ile beraber üretim kapasitemiz yaklaşık 230 bin ton seviyesine çıkıyor. Bunun yüzde 60'ı ihracat. Yeni yaptığımız projede özellikle folyo kapasitemizi yükseltmemiz söz konusu. Bu iki tesisin toplamıyla 2011 yılında Avrupa'da 4. veya 5. büyük alüminyum proses etme tesisi, folyoda da 3. büyük tesis haline geliyoruz."

Kibar, Sakarya'da gerçekleştirmeyi planladıkları yatırıma ilişkin bir soru üzerine, özellikle ölçek olarak belli bir seviyeye ulaşacak yatırımlarda yol, su, elektrik, ulaşım gibi altyapı imkanlarının çok iyi tetkik edilmesi gerektiğini belirterek, "Şu anda o yatırım projemizle ilgili arazi tedarikini sağlamış bulunuyoruz. Diğer işlemlerle ilgili çalışmalarımız devam ediyor" dedi.

"50 yılda sürse, parayı geri toparlarız"

IFC Güney Avrupa ve Orta Asya Direktörü Shahbaz Mavaddat ise, Assan Alüminyum'a sağladıkları bu desteğin, IFC'nin kriz stratejisiyle örtüştüğünü belirterek, kriz döneminde güçlü temellere sahip ve genel ekonomiyi pozitif yönde etkileyecek şirketleri desteklemeyi amaçladıklarını bildirdi.

Mavaddat, "İyi müşterilerimize, yağmur yağdığında şemsiye uzatmaktan memnuniyet duyuyoruz" dedi.

2008 yılında Türkiye'de 13 projeye 680 milyon dolar yatırım yaptıklarını dile getiren Mavaddat, 2008-2011 döneminde Türkiye'de 2-2,5 milyar dolar yatırım planladıklarını hatırlattı.

IFC'nin Türkiye'de, altyapı ve iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik projelere ağırlık verdiğini belirten Mavaddat, önceliği mevcut müşterilerine verseler de diğer müşterileri göz ardı etmediklerini, özellikle mikro finansman konularına odaklandıklarını bildirdi.

Mavaddat, IFC'nin Türkiye'deki toplam kredi portföyünün 1,8 milyar dolar civarında bulunduğunu, bunun yüzde 50 kadarının leasing, mikro finans, sigortanın da dahil olduğu finans sektöründe, yüzde 20'sinin altyapı ve enerji alanında bulunduğunu dile getirdi.

Buna ilave olarak yurt dışına yatırım yapan Türk firmalarına 400 milyon dolarlık kredi verdiklerini belirten Mavaddat, "Kötü krediler her finansal kurum gibi bizde de var. Ancak tipik bir ticari bankadan çok daha düşük seviyede. IFC ile ilgili şunu söylemem gerekiyor, biz bu parayı mutlaka bir şekilde toplarız, 50 yıl bile sürse" şeklinde konuştu.

Şirketlere doğrudan sermaye yatırımları ile de destek sağladıklarını ifade eden Shahbaz Mavaddat, 1,8 milyar dolarlık portföylerinin yüzde 20'sinin bu tür işlemlerden oluştuğunu aktardı.