İsmail Gülle isyan etti! İthalat yapmak yerine yerli ürün alma zamanı
Deprem sonrası kur avantajı nedeniyle bazı firmaların Türkiye’de üretilen ürünleri ithal etmeye başladığını belirten İsmail Gülle, “Kâr önemli ancak hiçbir şey Türkiye’den önemli değil. Ülkende ürettirip ülkenden alacaksın” dedi.
Hamit VAROL
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) eski Başkanı ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclis Üyesi İsmail Gülle, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası başka kamu olmak üzere tüm STK’lar ve Türk halkının büyük bir dayanışma sergilediğini söyledi.
Bir grup gazeteci ile bir araya gelen Gülle, büyük hasarların yaşandığı 11 ilin ekonomik olarak yeniden ayağa kalkmasının zaman alacağını ifade ederek, böyle bir dönemde iş insanlarının bölgeye desteğini sürdürmesi gerektiğini bildirdi.
Deprem bölgesindeki fabrikaların çalışmasının, iş gücünün yeniden harekete geçmesinin önemli olduğunu ifade eden Gülle, ancak bazı firmaların bölgeden mal almak yerine kur avantajını fırsat olarak görerek ithalata yöneldiğini kaydetti.
Son 8 ayda dövizin belli bir yerde kalması nedeniyle bazı hazır giyim markalarının ithalata yöneldiğini, özellikle Bangladeş’ten kendi markalarıyla ürün getirdiğini ifade eden Gülle sözlerini şöyle sürdürdü: “Kâr önemli, ancak hiçbir şey Türkiye’den önemli değil.
Deprem bölgesinde yavaş yavaş açılan fabrikalar iş bekliyor. Ancak hazır giyim markalarımız bu dönemde ithalata yöneldi. Fabrikalarımızın çalışması dururken, biraz daha ucuz, biraz daha bu dövizin vermiş olduğu avantajı kullanarak ithalata yönelmeyi de çok doğru bulmuyorum.
Bana göre; çok etik değil, özellikle bugün etik değil. Bu kadar yerli üretim kapasitemiz varken, bugün bunu bizim üretmemiz gerekiyor. Netice itibarıyla yüzyılın felaketini yaşadığımız yerde ülkeden, büyümeden, kalkınmadan, gelişmeden, ihracattan bahsedeceksek biraz daha gerçekçi olmamız lazım, biraz daha duygulu olmamız lazım, bu ülkeyi normalinden daha fazla sevmemiz lazım.
Normalden daha fazla sevmek demek; ‘bugün menfaatini değil, ülkeni düşüneceksin’ demek. Ülkende ürettirip ülkenden alacaksın.” Son dönemde ihracatçıların kurda yükseliş talebini değerlendiren TİM eski Başkanı Güle, ‘ihracat deyince kur, kur deyince ihracat’ın ayrılmaz iki terim olduğunu söyledi.
Gülle, “Kur, tabii ki önemli bir parametre. İşin sonu belki bununla gidiyormuş gibi gözüküyor ama tamamen kurun üzerinden bakarsak da bizi daha yanlış bir yere götürür.
Paramızı değersizleştirerek, ‘kurla rekabeti kaybediyoruz, ihracat yapamıyoruz’ gibi bir algıyı vermek de Türkiye için yanlış olur. ‘Kur varsa ihracat var, kur yoksa ihracat yok’ gibi bir algı yaratmak, yapılana haksızlık olur.
Kur, elbette rekabet için bir etkendir ama tek başına tek etken değildir. Biz değerlerini ucuza satan değil, ihracat birim kilogramını yükselterek, daha değerli ve verimli üreterek ilerleme yolunu tercih etmeliyiz” şeklinde konuştu.
“Bize gelenler artık Uzakdoğu’ya gidiyor”
İsmail Gülle, Türkiye’nin 2022’yi 255 milyar dolar ihracatla kapattığını, bu yılki hedefin ise 275 milyar dolar olduğunu söyledi.
Gülle, yaşanan felakete rağmen bu hedeften sapmamanın çok önemli bir başarı olacağını kaydetti. 2021’de ihracatta başarı hikayesi yakaladıklarını, Türkiye’nin lojistik ve tedarik avantajıyla fazladan 25 milyar dolar ihracat yapıldığını hatırlatan Gülle, “2023 yılında 25 milyar doların ne kadarı tutulabilir?
Gördüğüm kadarıyla lojistik ve tedarik avantajıyla bize gelenle müşteriler, maliyetler nedeniyle Uzakdoğu’ya gidiyor. Bu yüzden başka enerji olmak üzere maliyetlerde düşüş yapılmalı” şeklinde konuştu.