“Kadın sayısının artışıyla mermer sektörü değişiyor”

Aile şirketi Özerler Holding'te çalışan Begüm Özer, erkek ağırlıklı bu sektördeki ilk yıllarında epey zorlanmış. İşini çok severek yaptığını belirten Özer’in rol modeli, kadınların okumasını ve çalışmasını destekleyen dedesi Yusuf Özer...

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

EMRE ALKİN

Bugünkü konuğumuz Begüm Özer... Afyonkarahisar’ın en eski sanayi kuruluşlarından Özerler Holding’in nesilden nesile aktarılan bilgi ve birikimini başarıyla üstlenmiş Begüm Hanım. Bir kadın olarak dedesi ve babasından öğrendikleriyle, onların da desteğiyle aile şirketinin devamlılığını sürdürüyor. Sektör ise zorlu: Mermer sektörü. Dile kolay... Rol modeli ise dedesi. Kendisiyle çocukluğu, aile hayatı ve iş serüveni hakkında samimi bir röportaj gerçekleştirdik. Paylaşmasak olmazdı...

Okuyucuların tanıması için tam olarak bugüne kadar ne yaptığınızı kısaca anlatır mısınız?

Doğma büyüme İstanbulluyum ama Afyonlu bir ailenin kızıyım. Kalabalık ve köklü bir ailede büyüdüğüm için her zaman geleneklerine bağlı yaşarım. Hayalimde her zaman hukuk okumak, iyi bir avukat olmak vardı. İçimde de hep ukde olarak kalmıştır ama kendimi siyaset okurken buldum. Aslında çok yabancı olduğumuz bir durum değil, büyük dedem rahmetli Kazım Özer, Adalet Partisi’nin kurucularındandı. Ben her zaman gündemi takip etmeyi ve okumayı seven bir kişi olduğum için bölümümü de severek bitirdim. Sonrasında aile şirketimizde siyasetten tamamen farklı bir yönde buldum kendimi. Kadınların her zaman çalışmasını, okumasını destekleyen rahmetli dedem Yusuf Özer, benim bu işte her zaman en büyük destekçimdi. Görüşlerimize değer verirdi, birlikte toplantılar; yurt içi- yurt dışı iş seyahatleri yapardık.

“Maden ocağı ziyaretlerini ailecek yapardık

Bu işe nasıl başladınız?

Dört kız kardeşiz. En büyük ablamla ben aile firmasındayız. Diğer iki kız kardeşim de kendi şirketlerindeler. Bize her zaman destek olan babam Muhsin Özer, bizi demokratik, ayaklarının üstünde durmasını bilen evlatlar olarak yetiştirdi. Annem ise bizim kızkardeşimiz gibi.

Eğitimimimizde, iş hayatımızda her zaman yol gösterenimiz, arkamızdaki en büyük desteğimizdir. Kardeşlerim Amerika’da eğitim aldılar. Ben aileme bağlılığımdan Türkiye’yi tercih ettim. Bu işe girmemde dört kızkardeş arasından mermer konusuna benim yakın olmam etkili oldu. Küçüklüğümden beri babam hep maden ocaklarını gezerdi, çok az bir araya gelirdik ve tatillerde bazen ocak ziyaretlerini ailece yapardık. Her gittiğimiz yerde babamın söylediği ‘’Bu şu taş, şu buranın taşı” lafları ister istemez benim de ilgimi çekti. İlk önce fuarlara katılarak başladım, daha sonra satış ve pazarlama bölümlerinde bulundum. Bu işin en zor kısmını haftada bin kilometreden fazla yol yapan babam üstleniyor.

İşimle topluma faydalı, birtakım sorumluluk getiren görevlerde bulunmak istedim. Yıllardır Türkiye Engelliler Spor ve Eğitim Vakfı (TESYEV) yönetiminde olmakla beraber bir sürü vakıfta da gönüllüyüm. Bunu daha büyük boyutlarda, daha fazla kişiye ulaşarak, gönüllüden öte bir iş kolu yapmak, ihtiyaç sahiplerine ulaşmak isterdim. Meselâ son zamanlarda hepimizin içini karartan, toplumların yüz karası çocuk istismarı konusunda Saadet Öğretmen hepimize örnek olmalı ve üzerimize düşen görevleri yerine getirmeliyiz.

Şirketimizin temeli 1948’e dayanıyor. Konveyör bant, mermer ve lastik ayakkabı (Derby) alanında ihracat yapan bir grubuz. Rahmetli dedem 65 yıllık bir sanayiciydi. Ailemin olduğu kadar, Afyon kentine ve ülkeme mal olmuş bir sanayi hareketinin de öncüsüdür. 65 yıldır ailem sanayi alanında yatırım yapmakta ve birikimlerini kentimize aktarmaktadır. 2005 yılında Anadolu’dan Avrupa’ya köprü olan Kosova’daki Newko Balkan L.L.C tesislerinde sanayi yatırımlarımıza hız verdik.

“Kurulu bir düzeni sürdürmekten mutluyum

Başka hangi mesleği tercih ederdiniz ya da ne yapmak isterdiniz?

Başka bir mesleği tercih edip etmemem konusunda tam emin değilim. Ailemle birlikte olmaktan, kurulu bir düzeni genç nesiller olarak sürdürebilme mücadelesinde bulunmaktan mutluyum. Böyle bir şansım olmasaydı, masa başı değil de daha hareketli bir işi tercih edebilirdim.

Bu işte ekmek var mı? Varsa nereden başlamalı?

Bu işte tabii ki ekmek var. İşin öğrenimi, deneyimi, insanın başarma hırsı mutlaka birtakım maddi sonuçları da olumlu yönde beraberinde getirecektir. İşini iyi yapanın ekmeği her zaman yanındadır.

“Dedem vefat edene kadar her sabah işe gitti

Yaptığınız işte örnek aldığınız kim ya da kimlerdir?

Dedem benim her zaman örnek aldığım kişiydi. Küçücük yaşında gece yarılarına kadar çalışarak resmen tırnaklarıyla kurup bizi bugünlere getirmiş kişidir. O zamanın şartlarına göre dil ve bilgisayar kullanmayı bilmeden yabancılarla her türlü işbirliklerinin öncüsü olup hep ileriyi düşünerek yaşamış, yenilikçi, teknolojiye açık bir insandı. 80 yaşında vefat edene kadar her sabah işine giden, iş aşkıyla yaşayan biriydi. Bizler tırnağı kadar olamasak da onun yolunda ilerlemeye çalışıyoruz.

“Aile firmasının güzellikleri olduğu gibi zorlukları da var ”

Sosyal medya yaptığınız işte ne kadar etkili?

Bizim sektörümüzün en etkili tanıtım yolu fuarlar. Yurtiçi ve yurtdışı hemen hemen hepsinin ilk katılımcılarındanız. Şimdi biraz etkisi azalsa da ihracat ve kendini tanıtım açısından fuarlara katılmalıyız. Bizim için çok önemli olan, senede bir yapılan Uluslararası İzmir Doğaltaş Fuarı bu sene 24. kez kapılarını açacak. Verona’dan sonra yapılan büyük fuarlardan.

Grubun diğer şirketleri için değil de mermer için konuşuyorum, sosyal medya ve basın her sektörde olduğu gibi bizim için de önemli ve etkili. Yeni ürün proje sunumunun yansımaları yeni bir müşteri getirir.

Yaptığınız iş dünden bugüne ne kadar değişti?

Aile firmasının güzellikleri olduğu gibi zorlukları da var. Kalabalık bir aile firmasında kuzenlerle dördüncü nesil olarak, grubumuzu birlik beraberlik içinde çok daha iyi yerlere getireceğimizi düşünüyor ve inanıyorum. Erkek ağırlıklı bir sektör olmasına rağmen işimi çok severek yapıyorum. Özellikle ilk girdiğim yıllarda çok zordu. Zamanla sektördeki kadın sayısının artışıyla mermer sektöründe değişimler oldu.

Bu konularda ilginizi çekebilir