'Kalite, hız ve uygun fiyatımız Avrupa'yı cezbediyor'
Ambalaj Sanayicileri Derneği Başkanı Sarıbekir, "Kalite, hız ve uygun fiyatımız Avrupa'yı cezbediyor. Mesafe uzaklaştıkça ambalaj satılması zorlaşıyor. Firmalar ürün ellerine 2-3 günde ulaşsın istiyor. Bu yüzden yakın konumda olmak çok önemli." diye konuştu.
Türkiye ambalaj ve paketleme sektörü, Almanya'nın Düsseldorf kentinde üç yılda bir yapılan ve dünya ambalaj sektörünün en büyük fuarı olan Interpack Fuarı'na geniş katılım gösterdi.
5-10 Mayıs tarihleri arasında düzenlenen fuarda 191 Türk firmasının stant açtığı bilgisini veren Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, bu yıl fuarı 100 binden fazla ziyaretçinin gezdiğini söyledi.
Sarıbekir, "Firmalarımız bu fuara çok büyük ilgi gösterdi. Çünkü en büyük pazarımız bu ülkeler. Bugün TIR'la 3 günde Avrupa'nın istediğimiz ülkesine ambalaj malzemesini gönderebiliyoruz. Birçok sektöre göre daha az rekabet ile karşılaşıyoruz. Çünkü Çin'den boş ambalajın Avrupa'ya gelmesi hem pahalı, hem de uzun sürüyor." dedi.
Sektörün 100 binin üzerinde istihdam sağladığını anlatan ASD Başkanı Sarıbekir, "Her ne kadar teknoloji gelişse de görmek ve dokunmak fuarları öne çıkarıyor. Bu yüzden fuarları destekliyoruz. Mısır, İran ve Dubai olmak üzere bölgesel fuarlara katılıyoruz. Interpack'ta 191 firma ile katılımcı sayısında dördüncü sıradayız. Birinci ülke 733 firma ile Almanya, 451 firma ile İtalya ikinci, Çin 285 ile üçüncü. Bizden sonra; Hollanda 122, ABD 111, Fransa 106, Hindistan 91, İspanya 89 firma ile fuarda yer alıyor." şeklinde konuştu.
250 milyon dolarlık metal ambalaj ihracatı
Aynı zamanda İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) yönetim kurulu üyesi de olan Zeki Sarıbekir, sektörün ihracat potansiyelini de değerlendirdi.
Sarıbekir, Türkiye'den ihraç edilen ambalajların başında plastik, metal, flexible ve kâğıt ambalajların geldiğini ifade etti.
"Ülke olarak metal ambalajlarda da gayet iyi bir konumdayız" diyen Sarıbekir şöyle konuştu:
"En son teknoloji bizde, baskı kalitemiz çok yüksek. Bunun için de iyi fiyatlarla Avrupa'daki firmalara tedarikçi olabiliyoruz. Sektörde en yüksek ciroyu plastik yapıyor. Metal ambalaj ikinci sırada yer alıyor. İDDMİB verilerine göre 250 milyon dolar metal ambalaj ihracatımız var. İhracatımızın yaklaşık yüzde 60'ını Avrupa'ya gerçekleştiriyoruz. Kalite, hız ve uygun fiyatımız Avrupa'yı cezbediyor. Mesafe uzaklaştıkça ambalaj satılması zorlaşıyor. Firmalar ürün ellerine 2-3 günde ulaşsın istiyor. Bu yüzden yakın konumda olmak çok önemli."
"Afrika pazarı gelecek vaat ediyor"
Metal ambalajın, özellikle gelişmekte olan ülkelerde soğuk zincir olmadığından yiyecekleri tüketiciye ulaştırmanın en sağlıklı ve en ucuz yolu olduğuna dikkat çeken Sarıbekir, "Soğuk zincir ve süper marketler geliştikçe daha kısa ömürlü olan farklı ambalaj türleri de devreye girebiliyor. Bir konserve, teneke kutu içindeki salça veya yağ üç dört sene +40 dereceden, -40 dereceye kadar hiçbir sıkıntı olmadan, içindeki ürün bozulmadan Afrika'ya da Sibirya'ya da gidebiliyor. Afrika bu alanda gelecek vaat ediyor. Kuzey Afrika, Mısır, Cezayir ve Fas'ta kuvvetliyiz. Güney Afrika'da uzaklıktan kaynaklanan sıkıntıyı kalite ve uygun fiyat politikamızla aşacağız" dedi.
"Metal ambalaj çevrecidir"
Metal ambalajın doğada tamamen geri dönüştüğünü anlatan Sarıbekir şunları söyledi:
"Metal ambalaj toprakta 3 senede paslanıp gidiyor. Metal, topraktan gelip toprağa giden bir ambalajdır. Bu yüzden çevrecidir. Gıdanın yanı sıra kozmetikte, basınçlı kaplarda, içecek kaplarında, endüstriyel kimyasal ve tehlikeli maddelerde kullanılıyor. Dış ticaret fazlası veren bir ambalaj türüdür. Ham maddemizi Erdemir'den, boyalarımızı yerli firmalardan alıyoruz. Yerli firmaların içine ürün doldurup yaptıkları ihracatın yanı sıra boş ambalajları da Avrupa'ya, Ortadoğu'ya, yakın çevremize ve Rusya'ya satıyoruz."