Kayserili Railtur'un bojileri Avrupa raylarında dönüyor

İhtiyacı olan sarnıçlı vagonları üretecek firmalardan kısa sürede randevu alamayan Halis Turgut, kendini demiryolu sektörünün içinde buldu.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Hatice KEVEN

KAYSERİ - Petrol taşımacılığı yaparken ihtiyacı olan sarnıçlı vagonu üretecek firma bulamadığı için demiryolu sektörüne giren Halis Turgut, kurduğu Railtur adlı firmasıyla boji de üretir hale geldi. Türkiye'den ilk boji ihracatını da gerçekleştiren Railtur'un 1.500 bojisi şimdi Avrupa'nın demirağlarında dönüyor. Kendi taşımacılık şirketlerinde duyulan vagon ihtiyacına o dönemlerde tam kapasite çalışan vagon
üreticilerinden cevap alamadıklarını; ihtiyaçlarını gidermek için kendilerinin sarnıçlı vagon üretimine soyunduklarını belirten Railtur Vagon Endüstrisi AŞ Genel Müdürü Halis Turgut, bu alanda başarılı bir şirket olarak günümüzde faaliyetine devam ettiklerini belirtti.

Yaptıkları farklı üretimi ihraç ederek, Cumhuriyet tarihinde bir ilki gerçekleştirdiklerini anlatan Halis Turgut, şunları söyledi: "Bu da bizim için ayrı bir gurur kaynağı. Transtur adında petrol taşımacılığı yapan uluslararası bir nakliye şirketimiz var. Burada sarnıçlı vagon ihtiyacımız oldu fakat biz ihtiyacımızı karşılayabilecek bir firma bulamadık. 2006 yılında işe başladığımızda diğer vagon üreticilerinin kapasiteleri doluydu. Bu da bize avantaj olarak döndü. Yabancı firmalar alternatif arıyorlardı, biz de onlarla anlaştık. Bunlara bağlı olarak bir takım standartları da zaruret haline getirdik. Avrupa standartlarını aldık, buraya getirdik. Sektörün ihtiyacını gidermek için yepyeni tasarımlarla avantajları olan ürünler geliştirdik. Kendi sermayemizle kurulduk ve büyümeye devam ediyoruz."

Her yeni teknolojiyi getirmenin bir takım külfetleri olduğunu ama şuanda yaptıkları çalışmalarla örnek alınan bir firma olmayı başardıklarını söyleyen Turgut, "İlk üretime başladığımızda biz firmalara uyuyorduk. Çünkü bir marka değildik, bizi tanımıyorlardı. Teknolojimiz iyi, üretimimiz iyiydi ama güven oluşturmak için normalde 24 ay olarak uygulanan garanti süresini biz 48 aya çıkarmıştık. Sürekli gecemizi gündüzümüze katarak çalıştık, teknolojimizi sürekli yeniledik. Markamızı ve kalitemizi kanıtladık. Şimdi 24 ay garanti süresi veriyoruz. Güven ortamı oluştuğundan firmalar bize uyuyorlar. Türk sanayisinde de tamamen farklı bir ürün üretmiş olduk. Ürettiğimiz ürünler Türk markası olarak Avrupa'da kullanılıyor" şeklinde konuştu. Ürün gamı içerisinde sarnıçlı vagonun yanı sıra TÜBİTAK destekli ürünleri ‘boji'nin de
olduğunu aktaran Turgut, ürettikleri bojilerin Avrupa'da kullanılması ile de bu alanda da ilki başardıklarını kaydetti. Turgut, "Ürettiğimiz tanker vagonların yanı sıra yük vagonlarının altında hareketli parçalardan biri olan bojileri de kendi bünyemizde üretiyoruz. Yaklaşık 1.500'in üzerinde Avrupa'da dolaşan Türk bojileri var. TÜBİTAK tarafından ürünümüz boji desteklenmeye değer görüldü ve çalışmalarımızın yüzde 30'u desteklendi. Bu ürünümüzü 2010 yılında geliştirdik. Şimdi yeni projelerimiz
var. Taşımacılıkta en önemli unsur fazla yük taşıyabilmektir. Şuan ürettiğimiz Zacns tipi 95 metreküplük sarnıçlı vagonumuzla 65 bin 500 kilo yük taşıyabiliyoruz. Daha hafif dara (boş vagon) ağırlığa sahip yeni sarnıçlı vagonla yük taşıma kapasitesini artırmayı planlıyoruz. Yeni vagonla 3 bin kilo daha fazla yük taşıma taşıyabileceğiz yani taşıma kapasitesi 68 bin 500 kiloya olacaktır. Şu an tasarım aşamasında olan bu vagonu 2013 yılı ilk çeyreğinde üretmeyi planlıyoruz. Bu konudaki Ar-Ge çalışmalarımız devam ediyor" ifadesinde bulundu.

Yeni ürün alanında birden fazla ürün üzerinde çalıştıklarını bir diğer projelerinin de nakliyedeki yük aktarma sorunlarına çözüm olacağını vurgulayan Turgut, "Taşımada özel ürünlerde aktarma oldukça hem maliyetler artıyor hem de ürüne zarar verilebiliyor bu durumda hem nakliyeci ve hem de ürün sahibi zarar görüyor. Biz de bu tür sorunların olmadığı şuanda bir benzeri Amerika'da kullanılan bir sistemi ülkemiz şartlarına uygun olarak geliştirerek Türkiye'ye kazandıracağız. Bu sistemde kullanılacak dorse hem karayolu aracı hem de demiryolu aracı olarak kullanılabilecek, bu durumda ürün yüklendiği noktadan son müşteriye teslime kadar hiçbir aktarma olmadan taşınabilecektir. Bu taşıma sistemi çok zor bir teknolojiye sahip değil ama ülkemize katkıları çok olacaktır. Bu projemizi gelecek yılın sonuna kadar gerçekleştirmeyi planlıyoruz" şeklinde konuştu.

2013'te 35 milyon liralık ihracat hedefliyoruz

Şirketleri hakkında genel bilgi veren Turgut, "Şu anda 30 bin metrekaresi açık 7 bin 500 metrekaresi kapalı alana sahip fabrikamızda 150 kişilik istihdamımızla faaliyet gösteriyoruz. Ürünlerimizi şuan için Avrupa ülkelerine ihraç ediyoruz. İç pazardan gelebilecek talep doğrultusunda Türkiye içerisine de hizmetlerimizi sunabiliriz. 2011 yılı ihracat rakamımız 20 milyon lira civarında. 2012 yılı ilk altı aylık ihracatımız 6 milyon lira, Avrupa'da pazarındaki ekonomik daralmanın etkisinden dolayı üretimimiz yavaşlamış olduğundan 2012 yıl sonu ihracatımızın 15 milyon lira olmasını bekliyoruz. 2013 yılında ise 35 milyon liralık ihracat yapmayı hedefliyoruz. Ayrıca ürettiğimiz sarnıçlı vagonların tekerlek ve fren hariç her şeyini kendimiz üretiyoruz" şeklinde belirtti.

Demiryolu bu ülke için Çanakkale Savaşı neyse odur

Demiryollarının ülke için önemine vurgu yapan Halis Turgut, "Demiryolu bu ülke için Çanakkale Savaşı neyse o değerdedir. Çünkü artık savaşlar topla tüfekle yapılmıyor. İnsanlar geliştirdikleri ürünlerle, ürünlerini pazarlara sunmakla, sürekli gelişmekle silah oluşturuyorlar. Demiryolu sanayinde olan gelişmeler ülke sanayisini etkiliyor. Hükümetin belirlemiş olduğu 2023 hedeflerinin en büyük kalemini de yine ulaştırma yatırımları oluşturuyor. Ülkemizdeki yüklerin taşınması çok ucuza nakledilirse buradan artan kaynaklar da ülkemizin gelişmesi için çok farklı şekillerde değerlendirilebilir. Ayrıca demiryolu aracının 40-45 yıllık ömrü karayolu aracından daha fazla. Ürettiğimiz sarnıçlı vagonlarla karayollarındaki taşıma payının yüzde 75'ini demiryollarına çekebilirsek gelişmekte olan ülkemize büyük katkımız olur" diye konuştu.

Kayseri sanayiine 600’ün üzerinde kaynakçı kazandırdık

Kayseri’de metal ark kaynağı konusunda uluslararası sertifikasyonu olan ilk firmalardan biri olduklarını aktaran Genel Müdür Halil Turgut, "Aynı zamanda bir okul niteliğinde olan firmamızda İş-Kur ile beraber işçi yetiştiriyoruz. Bir ayda 25-30 kaynakçı yetiştirirken sadece 2-3 kaynakçı bize kalıyor. Geri kalanı Kayseri Sanayisi’ne kazandırdığımızdan dolayı da ayrıca mutlu oluyoruz. Çünkü işi bilen bir elemanın yaptığı ürünle bilmeyenin yaptığı iş bir olmuyor" diye konuştu.

Bu konularda ilginizi çekebilir