Kur ve arzdaki artış döviz bazında kiraları düşürdü
Kur ve arzdaki artış, eylül ayında döviz bazında tüm sektörlerde kiraları düşürdü.
Gayrimenkul danışmanlık şirketlerinden Cushman & Wakefield'ın perakende, ofis ve sanayi/lojistik sektörlerini kapsayan üçüncü çeyrek raporundan derlenen bilgilere göre, bu yılın üçüncü çeyreğinde bir önceki döneme kıyasla yüzde 12 artışla toplam 92 bin 603 metrekare yeni ofis alanı tamamlanarak pazara girdi ve toplam arz 5,5 milyon metrekareye yükseldi.
Üçüncü çeyrekte kiralama işlemlerinde bir önceki çeyreğe göre yüzde 14,9, geçen yıla göre ise yüzde 68 artış kaydedildi. Yılın üçüncü çeyreğinde yaklaşık 84 bin 903 metrekare toplam kiralama işlemi gerçekleştirildi. 2017 Ocak-Eylül dönemi için toplam işlem 226 bin 599 metrekareye yükseldi.
Kiralar TL bazında düşme yönünde eğilim göstermezken, kurdaki artış, tüm sektörlerde kiraları döviz bazında düşürdü. Ana cadde mağaza kiraları eylül ayında geçen yılın aynı dönemine göre döviz bazında İstanbul'da yüzde 23, Ankara'da yüzde 24 ve İzmir'de yüzde 35 azaldı.
"Talebin canlı kalacağı tahmin edilmektedir"
Cushman & Wakefield Yönetici Ortağı Tuğra Gönden, iyimser tablonun ofis pazarındaki kiralama işlemleri ve yatırımlarının lehine olsa da kurdaki dalgalanmaların, döviz bazında birincil kira seviyelerini negatif yönde etkilemeye devam ettiğini, arzın daha yavaş da olsa kısmen artmaya devam ettiği ofis pazarında talebin, ekonomideki canlanma nedeniyle arttığını söyledi.
Gönden, birincil getiri oranlarının kısa vadede mevcut seviyelerinde kalmasının beklendiğini ve izleyen dönemde kiraların döviz bazında düşmeye devam edeceğini belirterek, "Kiralar, TL bazında stabil kalmaya devam ediyor ve hatta artışlar mümkün. Son çeyrekte ekonomik aktivitelerin yavaşlama ihtimali olsa da, kira seviyeleri üzerindeki baskı devam edeceğinden talebin canlı kalacağı tahmin edilmektedir." diye konuştu.
90 bin metrekare depo ve lojistik alan kiralama işlemi gerçekleştiğini kaydeden Gönden, arsa maliyetlerinden dolayı modern depo alanı arzının düşük kaldığını, burada ana lokomotifin mal sahipleri olduğunu belirtti.
Gönden, Türkiye ekonomisinde yılın ikinci çeyreğinden bu yana görülen toparlanmanın sanayi ve lojistik pazarındaki yatırımlar üzerinde olumlu etkileri bulunduğunu ifade ederek, "Kurdaki dalgalanmalara ve iş dünyasındaki belirsizliklere rağmen sektörün yıl sonuna kadar canlılığını koruyacağını öngörüyoruz." dedi.