”Makul düzeyde vergi ile harcamaları sürdürme üzerinde çalışıyoruz”

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, "torba kanun" olarak nitelendirilen Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun Tasarısının görüşmelerine devam edildi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

 

ANKARA - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, kazancı olan herkesten makul düzeyde nasıl gelir toplanabileceği ve bu gelirlerle harcamaların nasıl sürdürüleceği konusunda çalıştıklarını bildirdi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, "torba kanun" olarak nitelendirilen Bütçe Kanunlarında Yer Alan Bazı Hükümlerin İlgili Kanun ve KHK'lere Eklenmesi ile Bazı Kanun ve KHK'lerde Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Tasarısının görüşmelerine devam edildi.

Mehmet Şimşek, IMF ile görüşmeler kapsamında Mayıs 2008 sonrası dönemde özellikle ağustosta IMF'nin yayınladığı 2 rapordan sonra orta vadeyi içeren güçlü bir programı beraber yapıp uygulayabilme konusunda çaba sarf ettiklerini belirtti.

Maliye Bakanı olduktan sonra IMF ile görüşmeleri bıraktığını anımsatan Şimşek, görüşmeleri bıraktığı zaman gerek yapısal reform, gerekse makro çerçeve konusunda çok ciddi fikir ayrılıkları bulunmadığını ifade etti.

Görüşmelerde sıkıntılı olan kısmın "alınması gereken bütçe tedbirlerinin miktarı" ile ilişkili olduğuna işaret eden Şimşek, "Bizim önerimiz bu yıl için milli gelirin yaklaşık yüzde 1'i, gelecek yıl için yüzde 2'si kadardı. 2011 yılında da buna devam edilecekti. Öngörüldüğü gibi 2010'dan sonra Türkiye ekonomisi ciddi bir ivme kazanırsa bu önlemlerle birlikte faiz dışı denge açısından, genel kamu dengesi açısından ciddi tedbirler içeriyordu. O günden beri ben müzakerelerin içerisinde değilim" diye konuştu.

Kayıt dışının azaltılması

Mehmet Şimşek, kayıt dışının sonuçlarının ağır olması gerektiğini, vergi kaçakçılığına karşı hapis cezasının artırılmasının Meclis gündeminde olduğunu belirtti.

"Bir yıl içerisinde gelir-gider uyumunu aramak yani bir tür çapraz denetim müessesesini oturtmak Türkiye açısından önemli" diyen Şimşek, vergi gelirinin gayri safi hasılaya oranının yüzde 18 civarında olduğunu kaydetti.

Kamu harcamalarının kısılmasının gerekli, ancak sıkıntılı olduğunu söyleyen Şimşek, şöyle devam etti:

"Mutlaka kayıt dışını azaltmaya yönelik tedbirler almamız lazım. Bizim Gelir İdaresinde yaklaşık 15-16 bin civarında gelir uzmanı, uzman yardımcısı insan kaynağımız var. Onları acaba daha farklı nasıl eğitebiliriz, yetkilendirebiliriz. Bu insan kaynağı vasıtasıyla denetimlerimizi nasıl artırabiliriz, acaba denetim birimlerini nasıl daha güçlendirebiliriz? Bütün bunlar gündemdeki üzerinde çalıştığımız konular. Önümüzdeki aylarda Türkiye'de bir kazancı olan hemen hemen herkesten daha makul düzeyde nasıl gelir toplarız ve harcamalarımızı nasıl bu gelirle idame ederiz? Şu anda en fazla kafa yorduğumuz konu bu. Sıkıntılı olan bu konu üzerinde de çalışmalarımızı sürdürüyoruz."

Bütçedeki bozulma

Mayıstan sonra hafifte olsa bütçede bir toparlanma olduğunu bildiren Şimşek, kriz nedeniyle dünyada bütçe açıklarının arttığını, gelirlerinin düştüğünü ifade etti.

Türkiye'de son 3 ayda gelir indirimine gidildiğini anımsatan Şimşek, "Bütçe açığı bu sene artacak, ama bütçe açıklarında ciddi bir azalma olduğu da ortada. Bu zaten kamu sektörünün borçlanma miktarına, borç limitlerine ve harcamalara da yansımış durumda. Gerek AB tanımı, gerekse bizim standart maliye ve IMF tanımı olsun bütçe dengelerinde son yıllarda çok önemli iyileşmeler yaşandı" diye konuştu.

Tasarıda yer alan elektrik ve hava gazı tüketim vergilerinin belediyelerin bütçesi yerine genel bütçeye aktarılmasına ilişkin düzenlemeye de değinen Şimşek, şunları söyledi:

"Bütçe dengelerinde ciddi bir bozulma var. Geçen seneden itibaren mahalli idarelere daha fazla para aktarmış durumundayız. Dışarıdan gelen çok büyük şok var, bunun yansımaları var. Şunu da kabul ediyorum tabi bütçedeki bozulma sadece bu şokla açıklanamaz. Bütçedeki bozulma bizim aldığımız bir takım idari kararların da sonucudur. Vergi indirimleri, bir sürü tedbir karar alındı."

Velilerden bağış alınması

AK Parti Balıkesir Milletvekili Ali Osman Sali, okul aile birlikleri tarafından, okullarda hizmetli ve güvenlik işlerinde çalıştıranların giderlerini karşılaması için aidat adı altında velilerden para alınmasına, bu aidat miktarının valilikler tarafından belirlenmesi ve maddi durumu iyi olmayan ailelerin aidatlarının sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıfları tarafından karşılanmasına ilişkin önerge verdi.

Sali, zorla bağış veya yardım alınmayacağı konusunun yasalarda bulunmasına rağmen, uygulamanın böyle olmadığını, çocuğu ilköğretim okuluna giden her veliden 'dönem aidatı' adı altında para toplandığını bildirdi.

Sali, önergesinin içeriğinde öngörülen düzenlemenin ciddi sistem değişikliği gerektirdiğini, bu yöndeki değişikliğin Milli Eğitim Bakanlığı yetkilileriyle görüşüldükten sonra yapılması gerektiği gerekçeyle önergesini geri çekti.

"Valiler vergi toplama yetkisine sahip değil"

CHP İstanbul Milletvekili Esfender Korkmaz, velilerden aidat alınmasının "gizli vergi" anlamına geleceğini belirterek, valilere velilerden vergi toplama yetkisi verildiğini, bu yöndeki düzenlemenin teklif dahi edilemeyeceğini söyledi.

AK Parti İzmir Milletvekili Tuğrul Yemişci ise okullarda bağış toplanmasına yönelik velilerin şikayetleriyle karşı karşıya kaldıklarını bildirdi.

Yemişci, zorunlu ihtiyaçlar için okul aile birlikleri kanalıyla yardım, bağış veya aidat adı altında para alınması için düzenlemenin yapılması gerektiğini savundu.

MHP Antalya Milletvekili Mehmet Günal, tasarıda yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumlardaki personelin geçici görevlendirmelerinde yapılan fazla ödemelerin tahsilinden vazgeçilmesine ilişkin düzenlemeyi eleştirdi.

RTÜK üyesi 4 kişinin Bakan onayı olmadan usulsüz bir şekilde gittikleri yurt dışı görevinde 40 bin TL'lik harcama yaptıklarını iddia eden Günal, düzenlemeyle bu alacaklardan vazgeçilmek istendiğini savundu.

AK Parti'li milletvekillerinin verdiği önerge doğrultusunda alacakların tahsilinden vazgeçilen fazla ödemelere "usulüne ve ilgili mevzuatına uygun yapılan görevlendirme" şartı getirildi.

Bu düzenlemeye göre; düzenleyici ve denetleyici kurumların başkan ve üyeleri ile diğer kurum personeline, usulüne ve ilgili mevzuatına uygun yapılan geçici görevlendirmeleri nedeniyle 1 Ocak 2006 ile 27 Mart 2009 tarihleri arasında gündelik, konaklama ve ulaşım giderleri olarak fazla yapılan ödemeler hakkında borç çıkarılamayacak, çıkarılmış olan borç tutarlarının tahsilinden vazgeçilerek, borç takibi işlemine son verilecek.

Komisyonun öğleden sonraki görüşmelerinde 7 madde daha kabul edildi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanı Sait Açba, tasarının 17. maddesinin kabul edilmesi üzerine, görüşmelere yarın saat 11.00'de devam edileceğini bildirdi.