MB: Döviz kurundaki gelişmeler enflasyonu yükseltecek

MB: Döviz kurundaki gelişmeler enflasyonu yükseltecek

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Merkez Bankası, artan gıda ve enerji fiyatları ile süregelen küresel belirsizliklerin enflasyondaki düşüşü geciktirdiğini belirtirken, "Kısa vadede döviz kuru gelişmelerinin gecikmeli etkileri temel enflasyon göstergelerini olumsuz etkilemeye devam edecek" öngörüsünde bulundu. Merkez Bankası, mart ayı fiyat gelişmeleri değerlendirmesini açıkladı. Mart ayında tüketici fiyatlarının yüzde 0,96 oranında arttığı ve yıllık enflasyonun yüzde 9,15 olduğu anımsatılan açıklamada, işlenmemiş gıda fiyatlarında gözlenen kısmi düzeltmeye rağmen işlenmiş gıda fiyatlarının yüksek oranda artmaya devam etmesinin gıda grubundaki enflasyonun düşüşünü engellediği belirtildi. YTL'nin yakın dönemde değer kaybetmesinin de enflasyon üzerinde olumsuz etkileri olduğu kaydedilen açıklamada, kiradaki olumlu seyrin sürmesine karşın yemek ve ulaştırma hizmetleri fiyatlarındaki yükseliş nedeniyle hizmet grubu enflasyonunun da arttığı ifade edildi. Enflasyon orta vadede düşüşe geçer Bu gelişmeler doğrultusunda temel enflasyon göstergelerinin yukarı yönlü bir hareket sergilediğine işaret edilen açıklamada, "Sonuç olarak, artan gıda ve enerji fiyatları ile süregelen küresel belirsizlikler enflasyondaki düşüşü geciktirmektedir. Kısa vadede döviz kuru gelişmelerinin gecikmeli etkilerinin temel enflasyon göstergelerini olumsuz etkilemeye devam edeceği tahmin edilmektedir. Bununla birlikte, iç talepteki yavaşlamanın devam etmesi orta vadede enflasyonun tekrar düşüş eğilimine gireceğine işaret etmektedir" denildi. Enerji fiyatlarına ilişkin risklerin önemini korumaya devam ettiği belirtilen açıklamada, hava ve yağış koşullarının bir önceki seneye kıyasla daha ılımlı seyretmesinin yılın geri kalan döneminde işlenmemiş gıda fiyatlarının göreli olarak daha olumlu gerçekleşebileceğine işaret edildi. Buna karşın, yıllık fiyat artış oranı yüzde 20,14 seviyesine ulaşan ekmek ve tahıl ürünlerinin yanında diğer alt gruplarda da yüksek fiyat artışlarının sürmesinin, gıda fiyatlarına ilişkin riskleri belirginleştirdiğinin altı çizildi. Açıklamada, "Mart ayında, gerek işlenmiş gıda ürünleri ve enerji fiyatlarındaki yüksek oranlı artışların birikimli etkileri gerekse Yeni Türk Lirası'ndaki değer kaybının doğrudan yansımaları Özel Kapsamlı TÜFE Göstergeleri'ni olumsuz etkilemiş ve tüm göstergelerin yıllık artış oranlarında yükselişler gözlenmiştir" denildi. Çağlayan: Çift haneli enflasyon toplumun düşmanıdır Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, çift haneli enflasyonun "toplumların düşmanı" olduğunu ifade ederken, elde edilen makroekonomik kazanımların korunmaya devam edeceğini söyledi. Çağlayan, "Bu konuda gevşeme olmadı, olamaz, olmayacak. Çift haneli enflasyon her zaman yaşadığı toplumun düşmanı olmuştur" dedi. Zafer Çağlayan, Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri toplantısında gazetecilerin enflasyonla ilgili sorularını yanıtladı. Enflasyon hedeflemesinin bağımsız kuruluş olan Merkez Bankası tarafından yapıldığını belirten Çağlayan, "Konulan hedefe yaklaşım, verilmiş olan enflasyon hedefleri arasındaki toleransta Merkez Bankası'nın sorumluluk alanı içindedir" dedi. Hükümetin temel önceliğinin tek haneli enflasyonun sürdürülebilir kılmak olduğunu dile getiren Çağlayan, özellikle dünyada ve Türkiye'deki gıda ve petrol fiyatlarındaki yükselişin enflasyonun artışında etkili olduğunu söyledi. Çağlayan, "1980 yılında iş hayatına girenler tek haneli enflasyonun nasıl olduğunu, tek haneli enflasyonla nasıl yaşandığını, nasıl iş yapacağını bilmezdi" diye konuştu. Enflasyonun tek haneye düşürüldüğünü anımsatan Çağlayan, önemli olanın tek haneli enflasyonun sürdürülebilir ve kalıcı olması olduğunu kaydetti. Çağlayan konuşmasına şöyle devam etti: "Bu noktada elde edilen makroekonomik kazanımlar korunmaya devam edecek. Bu konuda en ufak bir gevşeme, en ufak kararlılıktan dönüş şeklinde bir şey söz konusu olmadı, olamaz, olmayacaktır. Bunun altını çizmek zorundayız. Çift haneli enflasyon her zaman yaşadığı toplumun düşmanı olmuştur." Çağlayan, değerlendirme kuruluşunun notla ilgili indirimi çok fazla önemsemediğini belirterek, dünyada pek çok değerlendirme kuruluşu olduğunu, değerlendirme kuruluşlarının da değerlendirilmesi gerektiğini kaydetti. Goldman Sachs: Merkez Bankası ihtiyatlı Goldman Sachs, TCMB'nin yayınladığı aylık enflasyon raporuna ilişkin yaptığı değerlendirmede, TCMB'nin yüksek enflasyon rakamlarını gıda ve enerji fiyatlarında yaşanan artış ve YTL'deki değer kaybıyla ilişkilendiğirdiğini belirtti. TCMB'nin YTL'deki değer kaybının yerel fiyatlar üzerinde güçlü baskı yaratabileceğine dikkat çektiğini de ifade eden Goldman Sachs, ancak TCMB'nin ekonomideki aşağı dönüşten endişe duyduğuu vurguladığına da dikkat çekti. TCMB'nin enflasyonist baskıları frelmek için para politikasını sıkılaştırmaya istekli olmadığını ifade eden Goldman Sachs, TCMB'nin açıkca göreceli fiyat şoklarının yarattığı enflasyonist etkilere ve kurdaki zayıflığa yanıt vermeyeceğini not ettiğini belirtti. Goldman Sachs, TCMB'nin açıklamalarının Banka'nın YTL'ye likiditeyi sıkıştırarak ve yüksek faiz farkı ile destek vermeye devam edeceği görüşünü desteklediğini savundu. Goldman Sachs, faiz artırımının ise en son müracaat edilecek seçenek olarak görüldüğünü de vurguladı.