Otomatik BES'te yeni adım talebi
24 Haziran seçimleri sonrası oluşan yeni yönetim sistemi, sektörleri de hareketlendirdi. BES sektörünün temsilcileri, tasarruf artışı için özellikle otomatik katılımın güçlendirilmesini istedi.
Serhat ALİGİL
Türkiye, ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçti. Her alanda hem düzenlemeler yapılıyor hem politikalar belirleniyor. Bu kapsamda sektörler de yeni yönetimden beklentilerini gündeme getirmeye başladı. Sigorta sektörü varlıkların risklere karşı korunması için hayati önem taşırken, bireysel emeklilik sistemi (BES) ise ülkenin büyük ihtiyacı tasarrufun artılması için en sağlıklı yollardan biri.
Az da olsa işveren katkısı
İşte bu nedenle sektör temsilcilerinin görüşlerini sayfamıza taşıdık. Son verilere göre gönüllü BES’te 7 milyon katılımcı ve devlet katkısı dahil 81,6 milyar lira fon büyüklüğüne ulaşıldı. Otomatik BES’te ise 4,2 milyon çalışan ve 3,1 milyar liralık fon var. Otomatik BES nedeniyle gönüllü BES’in büyüme hızı son iki yıldır yavaşlarken, halen 45 yaş altı çalışanların otomatik katılımla BES’e dahil edilmesine devam ediliyor.
Gönüllü BES’in 7 milyon katılımcı seviyesinde stabil hale geldiğini, asıl büyümenin otomatik katılımdan geleceğini vurgulayan Anadolu Hayat Emeklilik Genel Müdürü Uğur Erkan, “Otomatik katılımda bugün ‘10-49 çalışan’ fazındayız. 2019’da ‘5-9 çalışan’ fazına geçilecek ve döngü tamamlanacak. Ayrıca 2019 başında daha önceki fazlarda cayma hakkını kullananları yeniden sistemin içine alacağız. Böylece tasarruf artışı için vazgeçilmez bir sistem olan BES’te çok önemli bir aşamaya geleceğiz” dedi.
Bu noktada yeni yönetimden beklentilerini ifade eden Erkan şunları anlattı:
“Otomatik katılımın cazibesini artıracak, kimsenin ayrılmak istemeyeceği bir yapıya dönüştürecek yeni yollar bulmalıyız. 12-13 milyon kişinin kalıcı olacağı bir sistem haline getirmeliyiz. Bu seviye her yıl 20 milyar liralık katkı payı demek. Bu noktada bizim temel önerimiz küçük de olsa işveren katkısıdır. Bu tür yeni yolları tartışmalıyız.”
Garanti Emeklilik Genel Müdürü Burak Ali Göçer de şu vurguyu yaptı:
“Tasarruf oranının 2023’te hedeflenen yüzde 30 seviyesine yükselebilmesi için, en önemli araçların içinde gönüllü ve otomatik BES yerini koruyacak. Emeklilik döneminde ikinci bir gelir elde edilmesini sağlamak için tamamlayıcı emeklilik programlarının desteklenmesi gerekiyor. BES ve hayat sigortalarındaki özendirici uygulamaların artmaya devam edeceğini düşünüyorum.”
‘Net ve iyi anlatmalıyız’
Yeni sistemle bürokratik zaman kayıplarının ortadan kalkacağına, sektörün beklediği değişimin hızla gerçekleşeceğine inandığını belirten MetLife Genel Müdürü Deniz Yurtsever, BES’in önemine dikkat çekti. Sektör olarak otomatik BES’i daha iyi ve net anlatmalarının çok önemli olduğunu ifade eden Yurtseven, ilgili yasaların güncellenmesinin de sisteme ivme katacağını söyledi. Yurtseven şu öneriyi yaptı: “Devlet teşviklerine işveren katkısı da eklenirse sisteme çok daha fazla katılım ve cayma oranlarının da en az seviyeye inmesi mümkün olacaktır.” Hayat branşını da değerlendiren Yurtseven şu yorumu yaptı: “Buranın geleceği ihtiyari ürünlerde diyebiliriz. Sektör olarak eğitim sigortası, kritik hastalıklar, işsizlik sigortalarında büyümeliyiz.”
'Hayatdışı'cıların temel talebi sıkı diyalog ve bilgi
Sigorta sektöründe, ilk 5 ayda yüzde 20,4 artışla 23,7 milyar liralık prim üretildi. Bunun 20,5 milyar lirası ‘hayatdışı’ndan. Toplam tazminat ilk 3 ayda 7,2 milyar lira oldu. Ancak sektör ‘kasko’dan ‘yangın’a düşük penetransyon, trafikte tavan fiyat, acentelerin gelir yetersizliği gibi sorunlarla karşı karşıya. Sigorta bilincini artırmak için yeni yönetimden öncelikle yakın diyalog ve sinerji talep ettiklerini belirten Generali Sigorta Başkanı Mine Ayhan “Çünkü sigorta her konuyla ilgili. Bugüne kadar Hazine, İçişleri ile iyi diyalog içinde olduk. Bunun artması ve diğer yönetim birimlerine yayılması büyük önem taşıyor” dedi. Somut öneriler de yapan Ayhan, trafik ve kaskoda daha sağlıklı tarifeler için sürücülerin ‘ceza puanları’nı sektörün görebilmesini talep etti. Zorunlu trafikteki SGK payı da azaltılmalı. " Doğa Sigorta Üst Yöneticisi Nihat Kırmızı, yeni yönetimi ‘icraata yönelik bir kabine’ olarak niteleyerek şu konunun altını çizdi: “Ekonomik kalkınma aynı zamanda sektörümüzün en önemli sorunu olan düşük sigortalılık oranının da artışını sağlayacak. Daha etkin ve hızlı karar alabilen yönetim sistemiyle yerli üretimin artması sanayimizin güçlenmesi bekleniyor, bu durum sektörümüzde hasar maliyetlerinin düşmesine ve yine önemli bir sorun olan düşük kârlılığın yükselmesine imkan sağlayacak.”