"Çoğunluk hisseyi alana kadar 'dev'lerle yarışacağız"
Cardtek Group’un müşterileri sadece Türkiye’deki bankalar değil. En büyük müşterilerinden biri MasterCard olan grubun yeni hedefi, Amerika kıtasını Cardtek yazılımlarıyla tanıştırmak.
Cardtek Group'un müşterileri ne sadece bankalar ne de belediyeler... En büyük müşterilerinden biri MasterCard olan grubun şimdiki rotası Amerika kıtası.
Smartsoft markasıyla Türk bankacılık sektöründe, ödeme sistemlerinde getirdiği çip kullanımıyla tanınan Cardtek Group'un ünü, uzun süredir sınırları aştı. Avrupa'nın pek çok noktasında ya şirket kurarak ya da ürünlerini satarak var olan şirket, yakın gelecek içinse rotasını Amerika kıtasına çevirmeye hazırlanıyor. Azerbaycan'da ve Dubai'de kurulan şirketin ardından, İtalya ve Polonya'da da benzer bir uygulamaya gideceklerini belirten Cardtek USA Başkanı Gökhan İnönü, "Dünya devleriyle çoğunluk hisseleri bizde kalana kadar rekabet edeceğiz. Şu an bizim gibi şirketleri satın almayı düşünen yabancılar yerine, bizim türümüz bir firmayla stratejik ortaklık kurmaya gönüllü dünya devleri lazım. Eğer onu başarabilirsek teknoparklardan 2023'te 10 milyar dolarlık ihracat yapılması hedefi katlanır" yorumunu yapıyor.
Türkiye'deki kartların %70'inde Cardtek var
Bugün Türkiye'deki banka ve kredi kartlarının yüzde 70'i, Cardtek şirketlerinin geliştirdiği yazılımlarla basılıyor. Şirket Türkiye'nin önde gelen, yeni kurulan ya da büyüme rüzgarını arkasına almış hemen tüm bankalarla çalışıyor. Sadece banka kartlarının değil; ulaşımda kullanılan temassız kartların temellerini de atan şirket, bu konuda da kendini sadece Türkiye ile sınırlandırmamış. Fransa'da ulaşımda kullanılan temassız kartların da yaratıcısı Cardtek.
En büyük müşterilerinden biri MasterCard
MasterCard'ın Polonya'da kurduğu Tribeca isimli şirket de çoktan Cardtek'in müşterileri arasındaki yerini almış. Dünyadaki kartların yaklaşık yüzde 40'ını elinde bulunduran MasterCard ile iş ortaklığını değerlendiren İnönü, "MasterCard o şirket üzerinden cep telefonuyla ödeme işlemlerini tüm Avrupa'da uygulamak istiyor. O sistemi de biz kurduk. Bizim müşterimiz artık 'A' bankası ya da 'A' belediyesi değil. Bizzat MasterCard'ın kendisi bizim müşterimiz. Sistem şu an çalışıyor ama uygulamaya geçmedi" bilgisini veriyor. Bu ortaklık MasterCard ile yapılan tek anlaşma değil. Şu an için 14 ülke ile anlaşılan ancak hedef ülke sayısının 25 olduğu diğer projeyi anlatan İnönü şunları söylüyor: "25 ülkede karttan karta para gönderme, telefondan hesaba gönderme gibi çok sayıda işleri MasterCard, bizim şirketimiz üzerinden yapacak. Avrupa'dan da Bağımsız Devletler Topluluğu'ndan da Asya'dan da müşteriler var."
Gelirin yüzde 40'ı her yıl Ar-Ge'ye aktarılıyor
"Yıllık gelirimizin yüzde 40'ını Ar-Ge'ye harcıyoruz" diyen İnönü, bu oranın eşdeğer şirketlerle kıyaslandığında oldukça etkileyici olduğunu söylüyor. Şirkette bugün 239 kişi çalışıyor ve çalışanların yüzde 76'sını teknik ekip oluşturuyor. İnönü çalışan personelin yaş ortalamasının oldukça düşük olduğu hatırlatmasında bulunarak, "Burada çalışanlar işinin gurusu. Bizden daha tüketici bir nesil geliyor. İnanılmaz talepleri var, bir iş yaparken azla yetinmiyorlar" diyor.
"Gittiğimiz her ülkede yerelleşiyoruz"
Azerbaycan örneğinden yola çıkarak, "Gittiğimiz her yerde lokalleşmeye çalışıyoruz. Yapmaya çalıştığımız o ülkedeki insanları çalıştırmak. Çünkü işin içinde olmanız gerekiyor. Yerel olabilmek çok önemli. Özellikle Ortadoğu'da ve Türki coğrafyada" değerlendirmesini yapıyor. İnönü önümüzdeki dönemde Polonya ve İtalya'da açılması planlanan şirketler için ise "Bahsettiğimiz tüm noktalarda elimizdeki tüm ürünlerimizin ve çözümlerimizin yaygınlaştırılmasını amaçlıyoruz. İtalya'da mobil üzerinden bir anlaşma imzalamak üzereyiz. Ama orda fiilen bulunmaya başladığımızda grubun diğer çözümleri de sunulmaya başlayacak" bilgisini veriyor.
MasterCard'ın akredite ettiği ilk servis sağlayıcısı
SmartSoft 2010 yılında Türkiye'nin MasterCard tarafından ilk akredite edilmiş servis sağlayıcısı ünvanını aldı. İş ortağı ve distribütör ağıyla beş kıtada yüzden fazla müşterisi olan grup, yüksek teknoloji odaklı ürünler ve hizmetler sunuyor. 2009 yılında CordisNetwork ve CredoWork şirketlerini kuran grup, 2011 yılında kurulan Phaymobile şirketi ile mobil ödeme sektörüne de girmiş oldu ve aynı yıl Cardtek Group adını aldı. Grubun yurtdışı faaliyetleri Cardtek USA markasıyla sürdürülüyor.
Teknoparklar ticarethane gibi düşünülmemeli
"Teknokentler amacına uygun kullandırılırsa 10 milyar dolarlık ihracat bile az. Bir şey değil" diyen Cardtek USA Başkanı Gökhan İnönü, bu noktada devletin yardımlarının oldukça önemli olduğunu vurguluyor ve ekliyor, "Devlet beni büyütmeli ki ben global bir firma haline geleyim ve daha iyilerini yapalım. Faydalanma noktasına geldiğinizde teknoparklar çok verimli değil. Aslında teknoloji şirketi olmadığı halde teknoparkta bulunan bazı firmalar yüzünden biz pastadan hak ettiğimiz dilimi alamıyoruz. Teknokenti ticarethane gibi düşünürseniz, hedeflere ket vurmuş oluyorsunuz zaten."
[PAGE]
Pamukkale'den 3 kıtaya ihracat yapıyor
Deterjan üreten de petrol sondajı yapan da Denkim'i tercih ediyor. Üretiminin yüzde 95'ini ihraç eden Denkim, Pamukkale Teknokent'e sığmayarak, kapasite genişletmeye hazırlanıyor.
Denkim Kimya, 1995 yılında kuruldu. Şirket, selüloz türevi ve sodyum tuzu olan CMC (Sodyum Karboksimetilselüloz) imalatı ve ihracatı yapıyor. Yani, hem deterjan üreticisine, hem petrol sondajı ya da kağıt imalatı yapan bir şirkete ürün tedarik edebiliyor. Denkim Pazarlama Müdürü Orçun Alptekin, üretimlerinin yüzde 95'ini ihraç ettiklerini belirtiyor ve ekliyor: "Ürünlerimiz dünya genelinde deterjan petrol sondajı, boya, kağıt, tutkal gibi farklı endüstrilerde ara malı olarak kullanılıyor. Önümüzdeki yıllarda kapasite artırımına da gidebiliriz."
Denkim'in üretim yaptığı alanları, "Müşterilerimizin üretimlerinde önemli olduğu için olmazsa olmaz" diyerek anlatan Alptekin, "Deterjan sanayinde kullanılan CMC, yıkanan çamaşırlardan ayrışan kirin, durulama suyu ile atılırken, çamaşırın başka bir yerine yapışmamasını sağlar. Elinizde hissettiğiniz kayganlığı verir. Ama kiri çamaşırdan ayıran kimyasal başkadır, onu bu şekilde durularken atılmasını sağlayan başka. Bunlar bir araya gelir ve adına "deterjan" dediğimiz ürün oluşur. Bizim ürünlerimiz zaten dünyada üretilen ürünler, bizim keşfettiğimiz ya da sadece birim ürettiğimiz ürünler değil. Kalite ve fiyat mukayesesine bağlı olarak müşterilerimiz bizi tercih ediyor" açıklamasını yapıyor.
Bin tonluk üretimden, 20 bin tona ulaştı
Şirket, faaliyetlerine 1995 yılında başlamış. "Önceleri yıllık bin ton civarında bir kapasite ile kiralık bir yerde, sınırlı kapasitede makineler ile imalata başladık. Zaman içinde şirketimiz yaptığı yatırımlar ile bugün itibariyle yıllık 20 bin ton üretim yapar hale geldi" diyen Alptekin, Pamukkale Üniveristesi Kampüsü'nde yer alan Teknokent'teki şirketleriyle hedeflerine ulaşmaya çalıştıklarını söylüyor.
Şeker isteyene şeker, tuz isteyene tuz veriyoruz
Deterjan imal eden bir firmayla, kağıt imalatı yapan bir firmaya verdikleri ürünlerin toz şeker ve tuz gibi birbirinden ayrıldığını belirten Alptekin, "Mısır unundan baklava yapamazsınız ama kepek unu ile de pirinç unu ile yatığınız bir şeyi yapamazsınız. Bizimki de bunun gibi... CMC, üretimde girdileri değiştirilerek farklı endüstrilerin ihtiyacına uygun şekilde üretilir. Kimyadaki adı CMC olarak geçer ama hangi tip olacağı yani hangi endüstriye uygun üretileceği bu değişiklikler ile belirlenir" diyor. Denkim'in ihracat yaptığı firmalar arasında Henkel, P&G, Rectkitt Benckiser gibi dünyaca ünlü şirketler bulunuyor. Alptekin, ihracat-ithalat dengesinin değiştiğini ise şu sözlerle değerlendiriyor: "Türkiye'deki imalatçılar, söz konusu ürünlerin ithalatına ihtiyaç duymuyorlar. Firmamızın ihracat yapmaya başlamasıyla da bir anda Türkiye'den ithalat yapar duruma geçtiler. Bu örneği başta Avrupa ülkeleri olmak üzere pek çok ülke için verebiliriz. Kendi ülkesinde yerel imalatçısı olmayan ülkeler de Avrupa malları yerine bizim ürünlerimize yönelerek ekonomiye katkı sağlıyor."
Cironun yüzde 95'i ihracattan geliyor
2012 yılında 19 milyon dolar ciroya ulaşan Denkim, bu yıl için ise fazladan bir büyüme beklemiyor. Cirosunun yüzde 95'ini yurtdışı satışlardan elde eden firma, bu yıl da bu oranı korumayı hedefliyor. Bugün mavi ve beyaz yaka toplam olmak üzere 125 kişi istihdam ettiklerini kaydeden Alptekin, "Çeşitli ülke ve müşteri bazındaki girişimlerimizin durumuna da bağlı olarak 2014 için belki ihracat ciromuzu arttırmaya yönelik imkanlarımız oluşabilir ancak bunu söylemek için şu an erken" diyor.
3 kıtada 30 ülkeye ihracat yapıyoruz
Denkim'in ihracat yapmadığı ülke hemen hemen yok. Avrupa'daki tüm ülkelere ihracat yaptıklarını söyleyen Alptekin, Afrika, Ortadoğu, ve Uzak Doğu'nun da listeye dahil edildiğinde 30'un üzerinde ülkeye ulaştıklarını belirtiyor. Alptekin, teknokentte yerleşik bir şirketin avantajlarını ise şu şekilde sıralıyor: "Devletimizin verdiği maddi avantajların yanında, üniversite ile birlikte iş yapmak, üniversitenin bilgi kaynağına ulaşabilmek, burada birlikte çalışma imkanı yakaladığımız bilim insanları ile daha değişik projelere yönelebilme ve bunun yanında Ar-Ge çalışmalarımızda süreklilik imkanını yakalamak diyebiliriz."
Adı: Denkim
Faaliyet Sektörü: Kimya
Teknokent: Pamukkale Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi
[PAGE]
Bir yıl önce Ar-Ge'ye başladı ihracatı yüzde 53 arttı
30 yıllık bir tekstil şirketi olan ve üretimini son bir yılda Ar-Ge ile geliştiren Gamateks, Pamukkale Teknokent'te bulunan Ar-Ge ofisiyle ihracatını bir yılda yüzde 53 artırdı.
Gamateks, kökleri 30 yıla dayanan bir tekstil şirketi. Denizli'den, Mısır'a kadar uzanan konfeksiyon işletmelerine sahip olan şirket, yaklaşık bir yıl önce Pamukkale Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi'nde açtığı Ar-Ge ofisiyle kendisine yeni hedefler belirlemiş. Ar-Ge ofisini rekabette hayatta kalmak için atılan adımlardan biri olarak gösteren Gamateks Genel Müdürü Özgür Aydınlı, Marks&Spencer, Tesco, Benetton gibi dünyaca ünlü çok sayıda markayla çalıştıklarını belirterek, "Üretim-süreç geliştirme yatırımlarımız ve ciddi bir bütçeyle gerçekleştirdiğimiz "Plan A" projesi ile Marks&Spencer'dan dünyanın ilk ve tek çevreci boyahanesi unvanını aldık" diyor.
Aydınlı, büyük ve yabancı şirketlerle çalışmanın kendilerine büyük sorumluluklar yüklediğini belirtiyor. Teknolojik yenlikleri sürekli takip etmek zorunda olduklarının altını çizen Aydınlı, "Bu da bizi rekabetten hiçbir zaman kopmayan, diri bir firma haline getiriyor. Önemli müşterilerimizden Marks&Spencer ve Tesco, fast fashion felsefesi ile ürettiğimiz moda hazır giyim ürünlerini tercih ederken Benetton'a mamul kumaş satışı gerçekleştiriyoruz" değerlendirmesini yapıyor.
Bir yılda ihracatımız %53 arttı
Teknoparklarda çalışan şirketleri "her şeyden önce bilimsel bilgi ve literatüre en yakın şirketler" olarak tanımlayan Aydınlı, bu durumun da şirketin yenlik yapma yetisini artırdığını sözlerine ekliyor. Teknoparklarda proje yürüten firmalar için sağlanan muafiyetlerin firmaların Ar-Ge'yi daha kolay gerçekleştirebilmesinin önünü açtığını ifade eden Aydınlı, Ar-Ge'nin şirkette neleri değiştirdiğini ise şu sözlerle açıklıyor: "2012 yılında ihracatımız tutarı bir önceki yıla göre yüzde 53'lük bir artış gösterdi ve TİM'in ilk 1000 ihracatçı firma sıralamasında 615. Sıradan 388. sıraya yükseldik. İhracatta elde ettiğimiz bu başarı ile ülkemiz ekonomisine katkı sağlıyoruz, ihracat artış oranımızı daha da geliştirerek koymaya da devam edeceğiz."
En iyi ürünü yapmanın yolu Ar-Ge'den geçiyor
Gamateks'in ev tekstili, ev giyimi ve hazır giyim sektöründe üretim yaptığını belirten Aydınlı, "Denizli Organize Sanayi Bölgesi'ndeki 2 işletmesinde dokuma, örme, terbiye, boya ve baskı üniteleri ile günlük 35 ton kumaş, Denizli merkezinde 2, Afyonkarahisar'ın Dazkırı ilçesinde 1 ve Mısır İskenderiye'de 1 adet konfeksiyon işletmesi ile aylık 2 milyon adet dikili ürün üretimi ile dünyanın en ünlü markalarıyla çalışıyoruz" sözleriyle şirketin pek çok alanda tekstil sektörüne hizmet verdiğini söylüyor. Çağın şartlarına uymak söz konusu olduğundaysa Ar-Ge ve Ür-Ge faaliyetlerini işaret eden Aydınlı, "Teknolojilerle üstün ürünler ortaya çıkarmanın yolunun Ar-Ge, Ür-Ge ve yenilikçilikten geçtiğini biliyor, artık bu doğrultuda yatırımlar yapıyoruz. Bu anlamda atacağımız adımlar, yenilikçilik çalışmaları ve markalarımız ile firmamızın ismini küreselleşen dünyaya duyurmak en büyük hedefimiz" diye konuşuyor.
'Gelecek 5 yılda dünya markası olacağız'
Gamateks geçtiğimiz yıl 170 milyon TL'lik ciro elde etmiş. Kendilerini bugün 2 bin 200 çalışanı olan bir aile olarak tanıtan Aydınlı hedeflerini, "Başta İngiltere ve İtalya olmak üzere Avrupa, Amerika, Kanada ve Mısır'da yer alan dünyanın saygın markalarına ihracat yapıyoruz. Geçtiğimiz yıl ciromuzun 64 milyon doları ihracattan elde edildi. 2013 yılı için belirlediğimiz hedefler ise ciroda 209 milyon TL sınırını zorlamak, istihdamda yüzde 10'luk bir artış ve ihracatta 70 milyon dolara ulaşmak" sözleriyle açıklıyor.
"Önümüzdeki 5 yıl sonunda Gamateks'i bir dünya markası olarak görmek istiyor, bu hedefe ulaşabilmek için marka yönetimi çalışmaları gerçekleştiriyoruz" diyen Aydınlı, 5 yıl içinde devlet destekli projeleri hayata geçirmenin yanı sıra Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı nezdinde bir Ar-Ge Merkezi olmayı da hedef listesine koyduklarını ifade ediyor.
Adı: Gamateks
Faaliyet Sektörü: Tekstil
Teknokent: Pamukkale Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi