Rüzgar türbinlerini ExxonMobil yağlayacak

Rüzgar türbinlerini ExxonMobil yağlayacak

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

İSTANBUL - Dünya Endüstriyel yağ pazarının yaklaşık yüzde 12'sini elinde bulunduran ExxonMobil, Türkiye'deki madeni yağ üretimini yıl sonuna kadar 100 bin tona çıkarmayı planlıyor. Türkiye pazarının yüzde 17'sine hakim şirket, üretimde geçen yıla oranla yüzde 18 büyümeyi planlıyor. ExxonMobil, Türkiye'ye bağladığı Balkanlar, Orta Asya cumhuriyetleri ve İsrail'den oluşan 20 ülkede üretim ve satışlarına Türkiye üzerinden devam ediyor. ExxonMobil Küresel Endüstriyel Yağlar Pazarlama Müdürü Ian Davidson Türkiye gibi gelişmekte olan pazarların, sektör açısından büyük fırsatlar taşıdığını dile getirdi. Rüzgar enerjisi ile ilgili yatırımları dikkatle takip ettiklerini söyleyen Davidson, bu santrallarda kullanılacak endüstriyel yağ ihtiyacını karşılamak için çalışma yaptıklarını söyledi. Davidson, dünyada rüzgar türbinlerinin yüzde 60'ında Mobil yağlarının kullanıldığını ve burada elde ettikleri birikim ve deneyimleri Türkiye'ye taşımak istediklerini vurguladı. Türkiye'nin rüzgar enerjisi kullanımında henüz emekleme aşamasında olduğunu aktaran Davidson, bu nedenle buradaki çalışmaların ilk dolum yerine bakım üzerine yoğunlaştığını ifade etti. Davidson, rüzgar türbinlerindeki yağ kullanımının genelde üretim aşamasında gerçekleştiğini anlatarak, bu alanda gerçekleştirmeyi planladıkları çalışmalar ile ilgili şu bilgileri verdi: "Rüzgar türbinlerinin içindeki dişli kutusu ya da rulmanlar üretildikleri yerde doldurulurlar. Türkiye'de türbin üretimi olmadığı için, böyle bir ihtiyaç yok. Ancak 3 yıl içinde bakım dolumları pazarı oluşacak. Rüzgar türbinlerinin ömrü genel olarak 20 yıl. Bu durumda kalan 17 yıl için de yağ sağlama fırsatımız olacak." Üretimin yüzde 40'ı ihracat Türkiye'de 2006 yılında 75 bin ton, 2007'de 85 bin tona ulan madeni yağ üretiminin bu yılın sonunda 100 bin tona ulaşacağını kaydeden Davidson, Türkiye'de gerçekleştirilen üretimin 20 ülkenin ihtiyacını karşıladığını söyledi. Üretimin yüzde 40'ının ihraç edildiğini kaydeden Davidson, Türkiye'nin gelişmekte olan bir pazar olduğunu dile getirdi. Yükselen enerji ve petrol fiyatlarına da değinen Davidson, bu kalemlerdeki yüksek maliyetlerin kendilerini çok zorladığını belirtti. Düşük fiyatlı ham petrol döneminin sona erdiği görüşünü paylaşan Davidson, AR-GE'de verimliliğin önem kazandığına dikkat çekti.