”Sendikasyon kredilerinde sorun yok”

Ziraat Bankası GM Çağlar, yaklaşık 4 milyar dolarlık sendikasyon geri ödemesi olduğunu bildirdi

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

MARDİN - Ziraat Bankası Genel Müdürü Can Akın Çağlar, bankaların, sendikasyon kredileriyle ilgili hazırlıklarını yapmış göründüğünü belirterek, "Problem yok. Kamu garantisi için de çok abartılı bir ihtiyaç olduğunu düşünmüyorum" dedi.

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren'in GAP Eylem Planı çerçevesinde Mardin incelemelerine katılan Çağlar, basın mensuplarıyla düzenlendiği sohbet toplantısında Ziraat Bankasının yılın 9 ayında 92 milyar YTL'lik bir aktif büyüklüğe ulaştığını, 9 aylık karın da 2 milyar 66 milyon YTL olduğunu bildirdi.

Bankanın net karının ise 1 milyar 627 milyon YTL belirlendiğini anlatan Çağlar, net karda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 12'lik bir azalma meydana geldiğini belirtirken, bu düşüşün tarımsal kredilerdeki düşük faizlerden kaynaklandığını izah etti.

Çağlar, global finansal krize rağmen Ziraat Bankasının reel sektöre ve tarıma kesintisiz desteğinin devam ettiğini söyledi. Bu çerçevede son 1 yıllık dönemde toplam kredilerde yüzde 43 oranında bir artış kaydedildiğini ve 28,2 milyar YTL'lik kredi hacmine ulaşıldığını vurguladı.

"Bize yönelmeyi teşvik etmemek için faizi aşağıda tutuyoruz"

Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Genel Müdür Çağlar, kriz dönemlerinde kendilerine mevduat akışı olacağı yönünde bir anlayış bulunduğuna dikkat çekerek, şunları söyledi:

"Buna mahal vermemeye çalışıyoruz. Bize yönelmeyi teşvik etmemek adına faizleri aşağıda tutuyoruz. Ekim'de 1,3 milyar YTL mevduat artışı oldu. Bunun 600 milyon YTL'si zaten normal mevduat artışı. Yaklaşık 400 milyon da, dolar ve euro gibi yabancı paraların YTL'ye çevrilmesinden kaynaklandı. Bunları çıkardığımızda 200-300 milyon YTL gibi bir giriş oldu. Bu da 75 milyar YTL'lik mevduat içinde küçük bir rakam."

 "22 bin kişi döviz satıyorsa, 3 bin kişi alıyor"

Çağlar, Ekim başından bu yana 9 milyar dolarlık döviz tevdiat hesabının da YTL'ye döndüğünü bildirdi. Dövizde hareket yaşanan dönemlerde, yüksek satışların görüldüğüne işaret eden Çağlar, "Mesela 22 bin kişi döviz satıyorsa, 3 bin kişi alıyor. Kurların daha yukarı gitmemesinde, yerleşiklerin dövizi elden çıkarıp, YTL'ye dönmesi de etkili oldu" diye konuştu.

Bankaların döviz kredi borçları bulunduğu, bu nedenle kredileri geri çağırdıkları yolundaki haberlerin bankaların yıl sonuna doğru yapacakları sendikasyon kredisi geri ödemelerinden kaynaklandığını ileri süren Çağlar, şu değerlendirmede bulundu:

"Yaklaşık 4 milyar dolarlık sendikasyon geri ödemesi var. Herkes hazırlığını yapmış görünüyor. Merkez Bankası da, bu süre içinde elindeki rezervleri kullandırabileceğini ifade etmişti. Pek problem gözükmüyor. Kurlar üzerinde de baskı olmaz diye düşünüyorum.

ABD'de her zaman Türk bankalarının durumunu sorarlardı. İlk defa kendileri nasıl iyi olmaya çalıştıklarını anlattılar. Bize, 'İlk defa krizi konuşuyoruz. Ama bunun içinde Türkiye yok' denildi. Bu Türk bankacılığı açısından keyifli bir durum."

"Reel sektör, finansmanda kendini daha iyi yerlere getirebilir"

Kriz ortamında reel sektör için ne yapılabileceğinin sorulması üzerine Çağlar, TL likiditesinde ciddi bir problem gözükmediğini, bu dönemdeki sorunun döviz likiditesinden kaynaklandığını söyledi.

Dünyada finansal kuraklık yaşandığını kaydeden Çağlar, "Herkes, sendikasyonunu ödemek için, reel sektörü 2. plana bırakmış görünüyor. Risk yönetimi çok önemli. Likidite yönetimi de bu dönemde ön planda. Reel sektör, makinanın en iyisini alıyor, en iyi ekiple çalışıyor. 'Finansmancın var mı' diye sorduğunda, 'Var, 20 yıllık muhasebecimiz' deniliyor. Reel sektör, finansman konusunda kendini daha iyi yerlere getirebilir diye düşünüyorum" açıklamasında bulundu.