Sicil Affı, Komisyon'dan geçti
Bankalara zorunlu hüküm getirilemeyeceğini söyleyen Çağlayan, konuyla ilgili Merkez Bankası ve BDDK ile görüş alışverişinde bulunduklarını bildirdi
ANKARA - Kamuoyunda 'Sicil Affı' olarak bilinen karşılıksız çek, protestolu senetler ile kredi ve kredi kartları borçlarına ilişkin kayıtların dikkate alınmamasını içeren yasa tasarısı, TBMM Sanayi ve Ticaret Komisyonu'ndan geçti.
Tasarının kanunlaşması durumunda; karşılıksız çek, protestolu senetler ile kredi kartları borçlarını yasanın yürürlülük tarihinden önce veya yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 6 ay içinde yapılandıran ya da ödeyenler, borcun tamamının ödenmesini takiben Merkez Bankası tarafından oluşturulan kara listeden çıkartılacak.
Çağlayan: Bankalara zorunluluk yok
Yasa tasarısıyla ilgili milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, tasarı hazırlanırken, her türlü olasılığı serbest piyasa kuralları içinde ve genel hukuka aykırı olmayacak şekilde düzenlemeye çalıştıklarını dile getirdi. Sicil affı konusunda bankalara zorunlu hüküm getirilemeyeceğini söyleyen Çağlayan, bu konuyla ilgili Merkez Bankası ve BDDK ile görüş alışverişinde bulunduklarını bildirdi.
2003'teki düzenlemeyle farkı
"Tasarının, 2003 yılında yapılan sicil affı düzenlemesinden ne farkı var?" sorusunu da yanıtlayan Çağlayan, "Yeni yapılan düzenlemenin, 2003'ten dünyalar kadar farkı var. 2003'teki kanun yürürlüğe girmeden evvel ve o kanun çıktıktan sonraki 3 ay içinde borçlarını ödeyenlerin kayıtlarını, Merkez Bankası siliyordu. O günkü kanun 25 Aralık 2003 tarihinde çıktı. 25 Mart 2004'te yürürlüğü sona erdi. Bizim bu düzenlememiz ise 25 Mart 2004'ten alıyor, tasarıda teklif edilen süre, 6 ay, bunu da koyduğumuz zaman süre, 2009'un 6-7-8. ayına kadar çıkıyor" diye konuştu.
Kendisinin de tasarıyı hazırlarken, bankalara zorlayıcı hüküm koymak için yola çıktığını ancak, Merkez Bankası ve BDDK ile yaptığı görüşmeler sonucunda böyle bir düzenlemenin yapılamayacağı kararına vardıklarını bildirdi.
"Kredi kartlarıyla ilgili çalışmalarımız da var"
Çağlayan, şu anda Ekonomik Koordinasyon Kurulunda, karşılıksız çekler, çeklerin vadesi ve rıza dışındaki istismarı ortadan kaldırmaya yönelik teknik çalışma başlattıklarını hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Bu çalışma da kredi kartlarıyla ilgili çalışmalarımız da söz konusudur. Kredi kartlarında şahsa limitlendirme üzerinde duruyoruz. Kredi kartlarının yapılandırılmasıyla ilgili 2006 yılında çıkan kanundan, o tarihteki kredi kartlarının sadece yüzde 27'si yeniden yapılandırma müracaatı yapmış. Şu anda 42 milyon kredi kartı olduğu söyleniyor. 42 milyon kredi kartının yüzde 50'si aktiftir. Zaman zaman basında, kredi mağdurları 42 milyon diye haberler çıkıyor. Her birimizin cebinde 3'er, 5'er tane kredi kartı var. Hiçbir ayrım yapmaksızın söylüyorum; sokaktaki vatandaşımız için de not alan basın mensuplarının da bizim de cebimizde 3'er, 5'er tane kredi kartı var. 42 milyon kredi kartı var ve bunların hepsini dikkate alıyoruz ve dersimizi çalışarak geliyoruz. Bu, tedbirlerin bir tanesidir. Diğer konularla ilgili teknik çalışmalar devam ediyor. Bu konuyla ilgili önümüzdeki günlerde Ekonomik Koordinasyon Kurulunda tekrar bir araya geleceğiz. Kurulda görüşmeler yapılacak, hangi konuda lüzum varsa, gereği yapılacak."