Şimşek: Haber etkisi kötü, kendisi değil

Başbakan Yardımcısı Şimşek, AB'nin Türkiye fonlarında kısıtlamaya gideceği haberlerinin ortamla uyumlu olduğu için ekonomiyi etkilediğini söyleyerek, "Bunun haber etkisi çok kötü, kendisi değil" dedi.

YAYINLAMA
GÜNCELLEME

Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek katıldığı bir televizyon programında gündeme dair soruları yanıtladı.

AB'nin 2018 bütçesinde Türkiye için öngörülen fonlarında 105 milyon euro kesintiye gidilmesini kararlaştırdığının hatırlatılması üzerine de Şimşek, "Bir şey değil, haber etkisi çok kötü ama kendisi hiç anlamlı değil. 2018 yılında muhtemelen Türkiye, küresel sistemden minimum 210 milyar dolarlık kaynak bulacak, yani yaklaşık 180 milyar euro. Bu 180 milyar euronun içinde 105 milyon eurodan bahsediyorsunuz." dedi.

Şimşek, Türkiye'nin hiçbir zaman Avrupa'dan gelecek kaynağa, yardıma sırtını dayamadığını, böyle bir beklentisinin olmadığını vurguladı.

Başbakan Yardımcısı Şimşek, "Biz zaten uluslararası piyasalarda hakkımızla, saygınlığımızla, şirketlerimizin, Hazine'nin ortaya koyduğu performansıyla, kaynak noktasında bugüne kadar sorun çekmedik. Şimdi bu üretilen spekülatif nitelikli haberler ortamla uyumlu olduğu için bizi etkilemeye başladı." diye konuştu.

AB'nin Türkiye'nin en büyük ticaret ortağı olduğuna işaret eden Şimşek, Türkiye'nin en çok doğrudan yatırım çektiği, en çok turistin geldiği, en çok finansmanın sağlandığı bölgenin Avrupa Birliği olduğunu söyledi.

Şimşek, "AB ile ilişkiler kopuyor' dediğiniz an, aslında hedef Avrupa Birliği ilişkileri değil, hedef Türkiye ekonomisi." dedi.

Türkiye'ye yardımlarda 105 milyon euroluk kesintiTürkiye'ye yardımlarda 105 milyon euroluk kesinti

"Altın tahvili konusu çarpıtılıyor"

Altın tahvili konusunun çarpıtıldığını dile getiren Şimşek, "Türkiye'nin kaynak ihtiyacı yüksek. AB'nin 3 katı daha fazla büyüyoruz. Bu kaynak Türkiye'de var ama atıl durumda. O altınları kasada saklayacaklarına devletin kasasına teslim etsinler. İstedikleri zaman geri alabilirler de. Biz bir de yıllık yüzde 2,5 gibi bir getiri veriyoruz. Bizim borçlanmada sorunumuz veya bu altınlara ihtiyacımız yok. Bunlardan ülke kazansın istiyoruz. Bu altınlar rezervin bir parçasıdır ve sisteme giriyor. Bunları yatırımlara dönüştürüyoruz" diye bilgi verdi.

İlk sonuçlara göre bütün çabalara rağmen 2,5 ton altın geldiğini ifade eden Şimşek, "370 milyonluk bir kaynak üretildi. Bu, Hazine ihtiyacından kaynaklanmıyor. Kampanyaların etkinliğini artırmamız lazım soru işaretlerini gidermemiz lazım" yorumunda bulundu.

"Türk bankalarının verdiği kredilerin yüzde 3'ü problemli"

Türk bankacılık sisteminin çok sağlıklı olduğunu dile getiren Şimşek, dünyada sermaye yeterlilik rasyosu yüzde 8 iken Türk bankacılık sektörü için bu oranın yüzde 17,2 olduğunu söyledi. 

Aktif kalitesi açısından bakıldığında da Türk bankalarının verdiği kredilerin yüzde 3'ünün problemli olduğunu anlatan Şimşek, aynı oranın Avrupa için yüzde 5 düzeyinde bulunduğunu ifade etti. 

Şimşek, bankacılık sisteminin likiditesinin iyi olduğunu ve risk almadığını belirterek, "Küresel krizde bankaların aktiflerinin sermayeye oranı 30-40 kattı. Türkiye'de şu anda 8-9 kat. Karlılıkta sorun var mı? O da makul. Enflasyon yüzde 12 civarı, karlılık yüzde 14. Aşağı yukarı sermayesini enflasyona karşı reel olarak koruyan bir sistemden bahsediyoruz." dedi. 

"Türkiye'nin fon ihtiyacı büyük"

Bankacılık sisteminin şu an itibarıyla 2 trilyon lira kredi kullandırdığına işaret eden Şimşek, "Türk bankacılık sektörü bu denli sağlam ama bir özelliği var. Türkiye'nin fon ihtiyacı büyük. Biz hızlı koşmak istiyoruz, büyümek istiyoruz. Her şeyi bugün yapmak istiyoruz. Yarına bakmak istemiyoruz. Şehir hastanelerini, yolları bugün yapmak istiyoruz. Böyle olunca bizim kendi tasarruflarımız bize yetmiyor. Bankacılık sektörünün 100 lira mevduatı varsa 126 lira kredi vermiş. Bunu nasıl yapmış? Dışarıdan kaynak almış." diye konuştu.

6 bankaya yönelik yaptırım iddiaları

6 Türk bankasına yönelik yaptırım iddialarına da değinen Şimşek, bu iddiaların hedefinin doğrudan doğruya Türkiye ekonomisi olduğunun altını çizdi. Şimşek, "Türk bankacılık sistemi, şu anda finans sistemimizin yüzde 88'ini oluşturuyor. Finans sisteminin yüzde 88'ini oluşturan bir bileşeni hedef alıyorsunuz." değerlendirmesinde bulundu. 

Gerçeği yansıtmayan haberlerin ekonomiyi etkilediğine işaret eden Şimşek, bir tek banka dışında, İran ile olan ticari ilişkilerde bir döneme ilişkin bazı işlemlerin sorgulanması haricinde kendilerine bir şey ulaşmadığını söyledi.

Şimşek, "Buna rağmen birden çok bankayla sistemin tamamını hedef almak iyi niyetten uzak." dedi.